Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

Domino etkisi

Domino etkisi

Bin Ali rejimi tarafından yasaklanan El Nahda hareketinin lideri olan Gannuşi Tunus’a dönme hazırlığında.. Gannuşi, bir Milli Mutabakat hükümeti kurularak ülkenin seçime götürülmesi ve yeni bir Anayasa yapılmasını istiyor ve bunun zaman alacağını söylüyor. El Nahda’nın başkanı Gannuşi ile eski Başbakan Muhammed Gannuşi arasında hiçbir akrabalık bağı bulunmuyor.
Tunus’da başlayan olaylar “Tunus intifadası” olarak yorumlanıyor..
Tunus ateşi daha ilk günden Mısır’ı ve Cezayir’i etkilemeye başladı bile.. Kuzey Afrika’da Fransa aleyhtarı gösteriler her gün biraz daha güçleniyor.. Ancak batı yanlısı yöneticiler direnişlerini sürdürüyorlar.. Fransa b. Ali’yi ülkesine kabul etmese de, gelişmeler karşısında sessizliğini koruyor.. AB henüz bu konuda bir tavır ortaya koymadı.. Batılı ülkeler vatandaşlarını bölgeden geri çekerken, Yahudi işadamları da bölgeden ayrılmaya devam ediyor..
Bölgedeki devletlerin hükümetleri güvenlik tedbirlerini en üst düzeye çıkarırken asker ve polis gücü alarmda. Hükümetler zam kararlarının dondurulduğunu, geri çekildiğini ya da belli bir süre yeni bir zam yapılmayacağı teahhüdünde bulunuyorlar. Görünen o ki, Tunus ayaklanmasından sonra bölgede hiçbir şey, bir daha eskisi gibi olmayacak..
Tunus’da ortaya çıkan halk hareketi, hibrit bir özellik taşıyor ve domino etkisi yapabilir..
Tunus küçük bir ülke. Fünye de küçük, ama büyük bir infilakı başlatabilir..
Tunus’ta yaşananlar bütün Kuzey Afrika ülkelerini etkileyecek bir derinliğe sahip.. Sadece devrim değil, yeni kurulacak hükümetin yapısı da, bundan sonrası için yol gösterici olacak..
Tunus’taki halk hareketi, Arap yarımadasındaki tüm hükümetleri etkileyecektir..
Doğuya doğru gidelim. Başta Azarbeycan olmak üzere, mesela Özbekistan da bu devrimden ilk etkilenecek ülkeler arasında yer alıyor..
Din ve ekonomi! Bugün siyasetin rotasını belirleyen bu iki şey ve bunlara ulaşmak için Adalet, Barış ve Özgürlük vadisinden geçmeleri gerekiyor..
Erdoğan Arena’da protesto edilse de, bugün birçok İslam ülkesinde rol model olarak görülen bir kişi.. Bundan sonra bu çizgideki her gelişmede Türkiye’den esen rüzgarların etkisi olabileceği gibi, bu yöndeki her kazanımın Türkiye’ye artı bir etkisi olacak, Türkiye’nin siyaseten ve iktisaden elini güçlendirecek bir gelişme olacaktır..
Tunus’taki değişim, laikçiler için de özel bir anlam taşıyor..
Bu sonuç, sadece b. Ali’nin değil, Fransa’nın kaybıdır.. Kuzey Afrika’da batı etkisinin sona ermeye başladığının bir göstergesidir..
Tunus isyanının arkasında ABD, İngiltere, İtalya, İspanya, Fransa, Rusya yok. Kimse yok..
Bir halk, inancı, tarihi, kültürü ve geleneği ile yüzleşiyor..
Aslında bu köhnemiş yapılar, batının desteği ile ayakta duruyordu. Ülke derin yapılar tarafından demir yumrukla yönetiliyordu.. Mutlu bir azınlık dışında yoksulluk her gün biraz daha artıyordu. Yolsuzluk ve rüşvet artık sınır tanımaz hale gelmişti. Muhalefet ise acımasızca bastırılıyordu.. Yargı güçlülerin çıkarlarını koruyordu.. Ahlaksızlık almış başını gidiyordu..
Tüm dünyanın darbecileri aynı karaktere sahip. Ve bunu herhalde en çok, en iyi bilen bir halk da bizim halkımız..
Tunus’da da Media, Mafia, Sermaye, Siyaset, Bürokrasi hepsi bu kirli ve kanlı oyunun içinde bir figürandı..
Bin Ali her şeyi yüzüne gözüne bulaştırdıktan sonra kaçtı gitti. Kimse kendini kabul etmedi. En son uçağı Cidde’ye indi.. Orada, hemen yanı başında Mekke ve Medine’de edilen dualar onu rüyalarında bile rahat bırakmayacaktır..
Günahlardan arınmak ve tevbe için de gittiği yer bir fırsat olabilir, eğer hâlâ inancını kaybetmemişse..
Suudi Arabistan b. Ali için iyi bir sığınak yeri gibi gözükse de, bu durum Suudi yönetimi için hiç de iyi bir sonuç doğurmayacaktır. Bir caniyi sahiplenmenin ötesinde, yargılanmasını engelleyerek, iade taleplerini geri çevirecek olursa, o zaman İslam dünyasında Suudi yönetimi b. Ali’nin suç ortağı gibi algılanabilir..
Bana kalırsa Suudi yönetimi bu belayı isteyerek başına sarmış olamaz.. Öyle ise bu sonucu doğuran ilişkilerin perde gerisini merak etmemek elde değil o zaman.. O takdirde, b. Ali’yi Suudi Arabistan’a yönlendiren irade yarın bir başka karar verebilir.. Gelişmeler bekleyecek ve göreceğiz.
Selâm ve dua ile..

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdurrahman Dilipak Arşivi