Abdurrahim Karakoç

Abdurrahim Karakoç

Diktatörün ibretlik hali

Diktatörün ibretlik hali

Mutlak surette Kemalistti...
Çünkü, Kemalist ilkelere sıkı sıkıya bağlıydı o...
Bin Ali idi... Bırakılsa Binbeşyüz Ali olurdu, amma şansı yaver gitmedi.
Kemalist Binali kuşu konacak meydan bulamadı sonunda.
Tıpkı İran şahı Rıza Pehlevi gibi korku sürgünü oldu...
Kesinlikle suç kendisindeydi...
Hiçbir diktatörlüğün ilelebed süremeyeceğini bilmesi icabederdi...
Amma aklına bile getirmedi...
Binali olarak diktatörlüğünü tamamladı...
Binbeşyüz Ali, üçbin Ali olma hayalleri sele gitti.
Benim aklıma gelenleri sayayım size:
Mısır’ın modern Firavunu Hüsnü... Binali’ye dört çeker bu kart yobaz...
Cezayir’in Buteflika’sı...
Kardeş Azerbaycan’ın yumuşak diken tabiatlı babasının oğlu İlham Aliyev...
Daha bir sürü kırık/sırık diktatör müsvettesi var... Hepsini saymak zahmet olacak... Belki siz de okumaya değer bulmazsınız...
Bazılarınız “Hepsi doğru da, İlham Aliyev nereden çıktı” diyebilir...
Babasının cebinden çıktı...
Sovyet politbürosunun 4 büyüğünden biri olan Haydar Aliyev nam başkâğıtçı komünistin evladıdır kendisi...
Meziyeti, bilgisinden dolayı seçilmedi Azerbaycan Cumhurbaşkanlığına.
Veraseten getirildi...
Sorsanız, o da Kemalist ilkeleri sayıp sıralayacak...
Şurası bir gerçektir, hiçbir Kemalist, Mustafa Kemal takipçisi değil... Sırf onu istismar etmek için rol keser...
Irkçı-kabileci Suudi hanedanlığının önde gelenleri herhalde Tunus diktatörüne Cidde havaalanını açtığından dolayı muayyen bir tarihte hesap verecektir.
Nevi şahsına ait diktatörlüğünü petrol kuyularıyla perdeleyen Suudi kralı bari en görkemli saraylarından birisini Binali ve efradına tahsis eylese...
Etmiştir herhalde...
Muhtemelen “Biz de kaçarsak ağırlayacak dostlarımız olsun” demişler.
Hey gidi dünya, hey!..
Peki niye Türkiye’den benzeri diktatörler çıkmıyor?
Çıkmıyor değil, çıkıyor, fakat Türkiye büyük bir ülke... Darbeyle gelen iktidar uzunboylu kalamaz... Nitekim hatırınızda yer eden darbeler şan olsun diye yapılmamıştı...
İdareden aciz kaldıkları için güya parlamenter sisteme geçiş yapıldı, bu arada darbe mimarları bir sıçrayışta Cumhurbaşkanı oldular...
Daha ne yapacaklardı sanki?
Akraba-i taallükat, eş, dost, yandaş, yoldaş, soldaş, kim varsa hepsini önemli mevkilere tutkalladılar...
Türkiye el’an diktatör demesek bile “eğiktatör”lerin pisledikleri sahaları temizlemektedir...
Ergenekon darbe heveslileri sanki Binali firarisinden daha mı az muhteristiler?..
Onlar da torunlarına:
“Biz de çıktık o tahta... Kaldık sekiz on hafta” diyeceklerdi...
Balyoz hareketlerini siz moloz hareketi mi bellediniz?
Sürgüne gönderilecek zevatın isimleri, adresleri, inanç haritaları tamamen çıkarılmıştı...
Şansları yaver gitmedi...
Emin olunuz ki “yaver” kelimesini kullandığımdan dolayı Yargıtay üyesi Hamdi Yaver Aktan beyden çekindim... Çünkü “Bu söz banadır” demiş olsa altından kalkamayacağım tazminata mahkûm edilirim...
Şansın yaver gitmesi bir deyimdir... Hamdi bey işkillenmesin...
Benim ülkem garib bir ülkedir...
İnsanları pasiftir, tevekkül sahibidir, ne gelirse sineye çekerler, fakat Yüce Allah (c.c.) nedendir bilinmez Türkiye’yi hep korur... Eğer korumamış olsa bizim aramızdan en az 50/60 tane Binali, beşbinali, onbinali çıkar...
“Öz gardaşık diyerek” bilmem ne kadar İlham aldığımız Aliyev’ler zuhur eder...
Allah’a şükür ki petrolümüz yoktur...
======================
Bir yanda kırıp döken yalancı yandaş güruh
Ve bir yanda nal söken talancı yoldaş güruh
Bir tarafta milletin huzurunu katleden
Köleliğe diz çöken plancı soldaş güruh.


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdurrahim Karakoç Arşivi