Merve Kavakçı İslam

Merve Kavakçı İslam

Partizan çatışma

Partizan çatışma

ABD Kongresi’ndeki Demokrat ve Cumhuriyetçiler uzun bir süredir birbirlerine diş biler hale gelmişlerdi. Başkan Obama’nın bütçe dağılımını reddeden Cumhuriyetçiler, son seçimlerde beklenmedik bir çıkışla partilerinin yıldızını parlatan “Çay Partisi” diye tabir edilen Sarah Palin liderliğindeki aşırı sağ eğilimli hareketin verdiği ivmeyle uzun süredir en iyi günleri yaşıyorlardı. Ta ki geçtiğimiz ay içinde yaşanan Tuscon, Arizona olaylarına kadar. İddiaya göre Sarah Palin’in konuşmalarını tabiri caizse kalbine yazan bir genç adam, halkla buluşma günü yapan Arizona’nın kadın milletvekili Gabriel Giffords ve yanındakilere bulundukları markette ateş açtı, aralarında dokuz yaşındaki bir çocuğun da bulunduğu altı kişiyi oracıkta katletti. Giffords ağır yaralı olarak kurtarıldıysa da gözüken, sonu bilinmeyen bir yolun daha en başında olduğu. İyileşip iyileşmeyeceğini söylemek için daha çok erken... Trajediyi Palin ve grubuyla, azmettiricilik adına direk bağlantılandıransa, Palin’in daha önceden kamuya açıkladığı hedef listesinde, Giffords’ı da durdurulması gereken siyasetçiler arasında saymış olması.
Katil şimdi hapiste, yargılanmayı bekliyor.
Tabii ilginçtir, konuyla ilgili yapılan tartışmaların hiçbirinde bu genç adama terörist gözüyle bakılmıyor. Tasnifler, tasvirler ‘akli dengesi bozuk, zavallı genç’in ötesine geçmiyor. Neden? Çünkü beyaz. Neden? Çünkü Hıristiyan. Neden? Çünkü adı Ahmed, Muhammed değil. Öyle olunca terörist ihtimali de bir anda kayboluveriyor. Psikolojik yardıma ihtiyacı olan bir zavallı var simdi toplumun karşısında...
Şimdi ABD bu olaydan kalan parçaları toparlamaya, kendine gelmeye çalışıyor. Tabii böyle bir trajedi şok tesiri yaparak uzun zamandır partizan bölünmüşlük yaşayan ülke insanını da bir araya getirdi. Kongre bir kaç gün yas tatili ilan etti, aralarında Başkan’ın da olduğu geniş katılımlı bir anma töreni yapıldı.
Obama burada yaptığı konuşmada birlik ve beraberliğin önemine, Amerikan demokrasisinin gücüne vesaire değindi. Olayın mağdurları, kurtulanlarla halk kucaklandı, ölenlerin arkasından dua edildi. Gözyaşları sel oldu. Siyasi havadaki bu yumuşama bu hafta Obama’nın verdiği halka sesleniş konuşmasında da hissedildi. Geleneksel olarak Demokrat ve Cumhuriyetçi parti mensuplarının karşılıklı köşelerde oturup dinlediği önceki konuşmaların aksine bu sefer milletvekilleri ve senatörler karışık oturma kararı alarak sembolik bir jest yaptılar.
Normalde birbirlerinin ensesinde boza pişiren iki parti mensupları kardeşlik resmi çizdiler.
Obama da konuşmasıyla parti sınırlarının ötesinde iki taraftan da alkış aldı. Zira söyledikleri kimsenin karşı çıkamayacağı uzlaştırmacı ifadeler içeriyordu. Asil ihtilaf konusu olan vergi düzenlemeleri, devlet bütçesi gibi konuların etrafında dans etmekle yetindi. ABD’yi tekrar ekonomik bir süper güç haline getirmenin yollarının aranması gerektiğini vurguladı.
Afganistan’daki ABD askerlerinin önümüzdeki Temmuz itibariyle evlerine döneceğinin ve Irak’taki müdahalenin sona ereceğinin müjdesini verdi. Bu arada Amerika’da yaşayan Müslümanların Amerika’nın bir parçası olduğunu dile getirerek “Bizim Müslümanlarla bir problemimiz yok” mesajını vermeye çalıştı. Konuşma, Obama’nın yapıcı tonuna binaen toparlayıcı oldu mu?.. Olduğu söylenemez. Demokrat ve Cumhuriyetçiler salonu terkeder terketmez boğaz boğaza kavgaya devam ettiler.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Merve Kavakçı İslam Arşivi