Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

Hayatım keşkelerle geçti

Hayatım keşkelerle geçti

Fatma Hanım, ben genç bir anneyim. Üç yaşındaki kızımın bakımıyla yakından ilgilenebilmek için işimden ayrıldım. Hayatım hep keşkelerle geçti. İki yıllık bir üniversite okudum ve her zaman "keşke dört yıllık okusaydım" dedim. Evlenip yuva kurdum, keşke birkaç yıl daha evlenmeseydim demeye başladım... Geçmişle ilgili pişmanlıklarımın hepsi bir yana, kitap okuma alışkanlığı kazanamadığıma gerçekten üzülüyorum. İş yerinde çalışırken de, "Keşke çalışmasaydım, evde olsam şimdi çok kitap okur kendimi geliştirirdim" diyordum. Şimdi evdeyim ama bir tane bile kitap okumadım, okuyamıyorum.

Geçen yıl, kitapçılara gittim ve elli tane kitap aldım. Her akşam başımı yastığa koyduğumda "Yarın bu kitapları okuyacağım" diyorum ertesi gün, hemen sıkılıyorum ve aldığım kitabı geri bırakıyorum. Kitaplar gözümde büyüdükçe büyüyor, sanki okusam bitiremeyeceğim, içinden çıkamayacağım" sanıyorum. Karşı komşum emekli bir öğretmen, çocuklarını evlendirmiş... Sürekli okuyor... Roman, psikoloji, felsefe, eğitime yönelik kitaplar elinden düşmüyor. Okuduğu kitapları bana özetliyor ve bunlardan faydalı olabilecek bilgileri not edip bana veriyor. Ona çok imreniyorum, keşke ben de okuyabilsem...!

Benim babam da emekli bir memurdur, evlenmeden önce bana kitaplar alır ve okumamı isterdi. Ama bunu bir baskı gibi hisseder ve okumazdım. Eşimin ailesi ise okumayı pek sevmiyor. Onlar evde oturan bir kadın için okumayı gereksiz görüyorlar. Bazen onlardan etkileniyor muyum diye düşünüyorum.

Biliyorum, kendimi geliştirmek ve kızıma iyi bir anne olabilmek için, okumalıyım. Kitaplarla içiçe bir hayat yaşamalıyım. Üstelik okuyan kültürlü insanların toplumdaki konumları farklı oluyor. Ben de okuyan bir insan olmak istiyorum ama yapamıyorum

Okuma alışkanlığı kazanabilmek için neler yapabilirim?

Okumaya hangi eserlerden başlamam uygun olur? Ş.D

Önce romanlardan başlayın

Anladığım kadarıyla, geçmişin etkisinde kalıyor ve zaman zaman içinde yaşadığın duruma uyum sağlamakta zorluk çekiyorsun. Fakat, böyle bir tarafının olduğunu fark edip, bunu bırakmak isteyen, güçlü bir yanın da var. Yani, sorunu görüp çözüme ulaşmak istiyorsun. Dolayısıyla, böyle bir yanının olması, işini kolaylaştırıyor ve seni arayışa itiyor. Sana tavsiyem, geçmişinle yaşadığın dönemlerde, neler kaybettiğini, bunun sana ne gibi zararlar getirdiğini görmen ve geleceğe yönelmendir. Elbette, geçmişin içinde, işimizi kolaylaştıran ve bize yol gösteren tecrübeler de vardır, fakat, bu yaşanan olumsuzluklarla alakalı olduğu zaman, kişinin yaşadığı anı ve karşısına çıkan fırsatları kaçırmasına ve zaman kaybetmesine de yol açabiliyor. Bu noktadaki kayıplarını göz önünde bulundurursan, bulunduğun durumu değerlendirme noktasında harekete geçmen kolay olabilir diye düşünüyorum.

Kitap okuma alışkanlığı kazanamıyorum diyorsun. Bunda, keşkelerle yaşıyor olmanın biraz etkisi olabilir. Fakat programlı bir çalışma sisteminin olmaması da böyle bir sonuç doğurabilir. Bunun için, önce kendine bir program hazırlayabilirsin. Mesela, ilk hafta elli sayfa, ikinci hafta yüz sayfa, üçüncü hafta yüzelli sayfa, dördüncü hafta iki yüz sayfa... olacak şekilde bir okuma periyodi çıkartıp ve odana asabilirsin. İlk günlerde, seni, yormayacak, ve sıkmayacak akıcı tarzda yazılmış romanlara başlayabilirsin. Sürekli takip ettiğin bir yazar varsa, onun çalışmalarına da öncelik verebilirsin. Romanla başlayan okuma çalışmalarına yavaş yavaş diğer türleri de dahil ederek okuma yelpazeni genişletebilirsin.

Ayrıca okuduğun eserlerden, özet çıkarabilir, ilgini çeken bölümleri not edebilir ve buradan çıkardığın sonuçları yorumlayarak yazabilirsiniz. Daha sonra bu notları yakınlarınla eşinle arkadaşlarınla paylaşarak öğrendiğin bilgilerden onların da faydalanmasını sağlayabilirsin. Bilgili insanların sosyal alandaki konumları daha farklıdır diyorsun. Gerçekten, bilgi insanlık tarihinde geçerliliğini hiçbir zaman kaybetmeyen bir güçtür. Fakat, biz Müslümanlar bu gücü, amacına uygun tarzda değerlendirerek, kendimize ve insanların faydalarına sunarız.

Senin bilgi aşkını, kitap okuma isteğini gerçekten takdir ediyoruz. Söylediğim tarzda bir okuma programı hazırlayıp, okuduğunu ve öğrendiklerini çevrendeki insanlarla paylaş... Bu, okuma serüveninde sana motivasyon kazandıracaktır...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi