Haşmet Babaoğlu

Haşmet Babaoğlu

Kırılınca anlıyoruz; kalbimiz varmış!

Kırılınca anlıyoruz; kalbimiz varmış!

İnanıyorum ki...
Hepimizin geçmişinde bir "78 Yazı" var!
1978 yılında doğmuş olanların, 70'li yıllardan çok sonra dünyaya gelenlerin bile... "78 Yazı" var!
Hani...
Henüz yeniyetmeyken bizi önce aşkın coşkusuyla sonra da kalp kırgınlığıyla tanıştıran ve yerini hızla yetişkinliğin sonsuz güzüne terk eden o meşum yaz!
Hani bize "her şey ne kadar güzeldi ve nasıl oldu da bitti"yi öğreten yaz!
***

İyi de, neden "78 Yazı" diye soracaksınız, biliyorum.
Yann Tiersen'in aynı addaki 3 dakikalık piyano parçasını bilir misiniz? "Az nota, az akor ama öz müzik" diye özetlenebilecek bir parçadır.
İlk olarak Elveda Lenin adlı filmde şarkı olarak dinleyip sevmiştik. Fakat enstrümantal hali muhteşemdir.
İşte ben o eşsiz parçayı dinlediğimden beri...
Geriye dönüp baktığımızda kalbimizi sızlatan; bize ayrılığı öğreten, bir dünyayı yıkıp yenisini kurarak bizi "büyüten" hayatımızın o özel devresine "78 Yazı" adını veriyorum.
***

Dün bu köşe için yazmaya başlarken...
İstedim ki, bir taraftan da bu parça çalsın.
Youtube'u açtım. "Summer 78, Yann Tiersen" yazdım.
Karşıma Alberto Rosende Balazs'ın çektiği bir klip çıktı!
Seyrederken tutuldum kaldım.
Müzik kadar çarpıcıydı klip!
Gencecik bir kızın bir evi, bir aşkı, bir şehri terk edişini anlatıyordu.
Ama görüntüler sondan geriye doğru sarıyordu. Tıpkı görüntüdeki genç kızın aklından geçirdikleri gibi... "Nasıl birbirimize o lafları ettik, o güzel kara kedimi nasıl bırakabildim, kitaplarımı nasıl pencereden savurabildim... Keşke geriye dönebilseydik, keşke ama!.."
***

Sonuçta...
Yazmayı düşündüğüm ne varsa, hepsini bir kenara bıraktım.
Derken Youtube'un o sayfasında videoyu izleyenlerden birinin bıraktığı not gözüme çarptı. "Hayran olup şiirler yazdığım kızla lisede çıktık. Gün geldi, ayrıldık. Geçen hafta onunla karşılaştık. Yanında tıpkı annesi gibi gülümseyen yedi yaşındaki kızı vardı. Bu şarkı işte kalbimin o kırık tellerini titreştiriyor."
Bir başka Youtube ziyaretçisi ise şöyle bir not koymuştu: "Kalbimiz kırılıp parçalara ayrılmasaydı, onun bütün halini, yani varlığını nasıl bilebilirdik!"
İyisi mi!..
Bu yazı burada noktalansın!
(Meraklısı, sabah.com.tr'deki yazımdan Facebook sayfama tıklayarak söz konusu şarkı ve videoya ulaşabilir!)

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Haşmet Babaoğlu Arşivi