Mehmet Barlas

Mehmet Barlas

Bin Ladinler doğmazlar şartlar onları üretir...

Bin Ladinler doğmazlar şartlar onları üretir...

Usame Bin Ladin'in öldürüldüğü haberi ertesinde tüm dünya medyasından yağmur gibi yorumlar yağıyor...
Bunlardan birini BBC'nin yorumcusu seslendirdi ve "Olay Amerika Birleşik Devletleri için bir istihbarat zaferidir" dedi.
Bu gerçekçi bir yorumdu.
Bin Ladin'i hedef alan operasyonun yapılacağını, Amerika müttefiki olan Pakistan'ın yönetimine bile bildirmemişti.
Pakistan topraklarında yıllardır saklanmayı başaran Bin Ladin'e dönük operasyonun duyulması halinde terörist liderin uyarılacağı ve yine kaçmayı başaracağı tahmin edilmişti.
Bu durumdan alınacak ders ortada.
Eğer bir süper devletin hayati saydığı çıkarları söz konusuysa, ne "Egemenlik" ne de "Müttefiklik" kavramları bir anlam taşır.
Bir süper devlet için dünya haritalarının tümü "Coğrafi haritalar"dır.

Süper devletin çıkarları
Ülkelerin sınırlarının da gösterildiği "Siyasi haritalar", sadece ve o da bazen Birleşmiş Milletler zemininde bir anlam taşır.
Bu hayati çıkarlar söz konusuysa Afganistan da, Irak da işgal edilebilir.
Pakistan yönetimine haber verilmeden Pakistan topraklarında operasyon yapılabilir.
Bin Ladin'in öldürülmesi ertesinde yapılan yorumlardan bir dikkat çekici olanı da Kalküta'dan, İndrajit yöresinden gelen blogdu.
"Bin Ladin gibi insanlar doğmazlar koşullar onları üretir... Yoksulluk, eşitsizlik, ayırımcılık, Bin Ladin'leri üretir. Bin Ladin'in öldürülmesi bu sorunları gidermeyeceği için endişeliyim" deniliyordu bu blogda.
Bin Ladin ve takipçilerini üreten Ortadoğu coğrafyasındaki sorunları düşündüğünüz zaman bu yoruma katılmak durumunda kalıyorsunuz.

Terör ve demokrasi
Şimdi Ortadoğu ülkelerinde kitleler Bin Ladin'in simgelediği "Terörizm"e değil "Demokrasi"ye kilitlenmiş olarak eylemler koymaktalar.
Ama temelde sorunlar yerlerinde durmaktalar.
Gazze'de durum aynı.
Nitekim Mübarek sonrası Mısır rejimi, Gazze'ye giden kapıyı açmaktan başka çare bulamadı.
Çünkü sorun sadece despotik rejimlerin varlığından ibaret değil.
Kim gelirse gelsin mesela "Filistin Sorunu" ile karşı karşıya kalacak.
Bin Ladin "İslam" ile "Terör"ü Batı dünyasının gözünde eş anlamlı kılmayı başardı.
Bunu "Başarı" gibi gören varsa, yükselen "İslamofobi"den de herhalde mutluluk duyuyordur.
Bu arada Obama'nın Bin Ladin'in öldürülmesini önümüzdeki Başkanlık seçiminde kullanacağını öngörmek de herhalde yanlış olmaz.
Biz bunun benzeri durumu, Öcalan'ın yakalanması sürecinin Ecevit ve Bahçeli'ye seçim kazandırmasında görmemiş miydik?

Denize gömülmek
Bin Ladin'in cesedinin "Denize gömülmesi" nin nedeni herhalde onun mezarının yatıra dönüşmesi endişesi olabilir.
Buna benzer bir duruma galiba bizde de Bediüzzaman Said Nursi'nin mezarının yerinin bilinmemesi ile tanık olmuştuk. 27 Mayıs 1960 darbesi ertesinde Said Nursi'nin naaşı Urfa'daki mezarından çıkartılıp bilinmeyen bir yere nakledilmemiş miydi?
Oysa El Kaide terörizminin İslam'daki alternatifi Said Nursi'nin barışçı öğretisidir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Barlas Arşivi