Seçim atmosferine girildiği günden beri yapılan konuşmalar ülkenin tansiyonunu sürekli yükseltiyor!

Barış ve huzura olan özlem giderek artıyor!

Gerilim ise tavan yapıyor!

Gerilimin en büyük nedenini ise başta iktidar ve ana muhalefet partilerinin liderleri olmak üzere siyasi parti sözcüleri oluşturuyor!

Hiç alttan alan yok!

Her biri diğerinin üzerine üzerine gidiyor!

Sesleri ne kadar yüksek çıkarsa, konuşmaları ne kadar sert olursa o kadar prim yapacaklarını sanıyor olmalılar ki gerilimin üzerine adeta körükle gidiyorlar!

Peki, bu yüksek tansiyon ve tırmanan gerilim ülkenin hayrına mı?

Hiç ülke hayrına olur mu, elbette ülke siyaseti bu yüksek tansiyon ve tırmanan gerilimden olumsuz etkileniyor!

Tavandaki bu çekişme tabana da sirayet ediyor!

Ve düne kadar dostça ilişkiler içinde olan insanlar tavandaki insanların izledikleri politikalar yüzünden birbirlerine düşman kesilip selam vermez hale geliyor!

Neredeyse unutmak üzere olduğumuz kutuplaşmalar yeniden başlıyor!

İzlenen bu politikalar yeniden mahalle ve köylerin ayrışmasına yol açarsa bizim açımızdan sürpriz olmayacak!

Liderlerin birbirleri hakkında kullandıkları üslup tabandaki taraftarları da oldukça menfi etkiliyor!

Endişemiz odur ki, seçim öncesinde kullanılan bu çirkin ve tahrik dolu üslup seçim sonrasında ülkede kapanmaz yaraların açılmasına neden olacaktır!

Partilerin ve liderlerin birbirlerini eleştirmelerinden daha doğal bir şey düşünemiyoruz!

Elbette birbirlerini eleştirecekler ve kendilerinin daha doğru politikalar izlediklerini savunacaklar!

Ama bunu yaparken ölçüyü kaçırmamaya azami ölçüde riayet etmek zorundadırlar!

Riayet etmezler, ağızlarına geleni beyinlerine hiç danışmadan ulu orta söyleyecek olurlarsa bugün olduğu gibi ortaya korkunç bir risk çıkacaktır!

Liderler üsluplarına dikkat etmemeye devam ederlerse, seçim konuşmalarını bu minval üzere sürdürürlerse korkarız ki seçim sonrasında hiç istenmeyen tablolar ortaya çıkacaktır!

Liderler sadece bugünleri düşünerek konuşamazlar!

Konuşma yaparken yarınları da göz önüne almak durumundadırlar!

Liderler ülkede gerilimi artırıcı konuşmalar yapma yerine gerilimi azaltıcı ve barışı sağlayıcı konuşmalar yapmaya özen göstermeliler!

Son olarak imam-cemaat ilişkisini hiç gözden uzak tutmadan "imam şunu yaparsa cemaat bunu yapar" düsturunu kendilerine ilke edinerek üsluplarına çeki düzen vermelidrler diyoruz!