Abdurrahim Karakoç

Abdurrahim Karakoç

Biz ne zaman tahliye olacağız?

Biz ne zaman tahliye olacağız?

Önce bizim kim olduğumuzu anlatayım size..

Anadolu’nun ve öteki deyimle Türkiye’nin gerçek sahibi olduğumuza inanmışız.. 2011 yılı geldiğinde camuzlar domuzlara karıştı ve seçemez olduk.. Çünkü at izleri it izlerinin arasında kaybolmuştu..
Elbette herkese HAK ETTİĞİ HÜRRİYET verilmeli. Hak etmenin usulü ise tâ Yemen’den, Kosova’dan Çanakkale’den, Sakarya’dan beri, hiçbir zaman iç ve dış isyanlara bulaşmamış olmaktır.. Kanunların bahşettiği kadar bir hürriyet.. Kanunda yanlışlık varsa edeplice, akıllıca, adam gibi hareket ederek hataları düzeltmek esastır..
Göz büyütmekle, yani tehdit ederek, dağdaki ortaklarının silahını göstererek hak alınmaz.. Kendilerini layüsel zannedenlere hatırlatmak isterim.. Korkutarak istediğimizi elde ederiz havasına kapılırsanız, hiç denemeye kalkışmayın.. Cezaevinden tahliyeyi resmi hakimler verir ancak. Cezayı da hakimler tayin eder..
Birileri kalkar hükümlü mahkûmu milletvekili yapmak isterse, tabii ki engelle karşılaşır.. Anasından milletvekili mi doğdu sanki? Peki nedir bu serkeşlik? Oy vermekle bütün kapıları açamazsınız. Kandil’deki Karayılan yeteri kadar oy alsa Meclis’e mi girmeli.. Böyle saçmalık olmaz..
Diğer taraftan ağır suç isnatından dolayı tutuklu bulunan zevatın “vekil seçildi” diye, tahliyesi kavga konusu ediliyor.. En yaşlı partinin “Yenilik aşısı” vurduğunu iddia eden genel başkanı tehdit makamında hem ötüyor, hem sopa teşhir ediyor..
Ne olacak yani?
Sanki Merve Kavakçı hadisesi yaşanmadı mı? Savcı gece baskını yapmadı mı evine.. Bugünkü kabadayılık yapanlardan hangisi “yakışıksız” oluyor diyebildi?
Yüksek Seçim Kurulu (YSK) bir mahkûmun vekiliğini düşürdü diyerek Meclisi boykota kalkışmak meşru mudur, ahlaki midir? Meclisi boykot tehdidi ters teper unutmayın..
Herkes aday olurken nelerle karşılaşacağını bilmiyorsa, nasıl vekil olmayı göze alabiliyor?
Yaşlı partiyi yenileme operasyonu yapan, geliş şekli malum, lider iyice hırçınlaşıyor ara sıra.. Hadi müsamaha gösterip ona da soralım?
Sayın başkan!..
Daha üç/beş gün önce doğduğun ilçede PKK eşkıyası iki polisimizi şehit etti.. Hiç konuya girdiniz mi?
Bir gün olsun asker/polis ve sivilleri katleden terör mensuplarını tel’in ettiniz mi?
Suskunluğunuzun sebebi ağır başlılığınızdan mı, kapalı bir yakınlık duygusundan mı?
Başörtü yasağı hakkında kanun yoktur.. İtiraz başgördüğünde “Yargı” dikilirdi önünüze.. Peki şimdi tahliye talebini reddeden savcılar ve de hakimleri hukukçu saymıyor musunuz?
Ötekilere gelirsek:
Hazro ilçesinin Belediye Başkanı AKP’liydi.. Dağa gitmeye lüzum yok.. İçimizde yaşayan, malum bir partiye mensup olduklarını MAO’nun çocukları dahi bildiği halde başkanın AKP ilçe başkanı olan oğlunu dağa kaçırmış, ne zaman ki başkan partisinden istifa etmiş, akabinde esir alınan oğlan serbest bırakılmıştır..
Geçelim derenin öbür yakasına..
Aklı başında bildiğimiz siyaset adamları: /Bırakalım, kaçmazlar/diye narkoz veriyorlar.. Halbuki, bu ülkede yurtdışına kaçan milletvekilleri, %7 oy alan parti başkanları, İstanbul Belediye Başkanlığı yapan zat ve çok ünlü dernek başkanı kadın bile kaçıp gittiler..
Kararı verecek Türk yargısıdır..
Neden sükunetle neticeyi beklemiyorsunuz?
Acele tahliyesini istediğiniz kişilerden birisi “Hurdaya çıkan Rektörler” sözüm üzerine 3 yıl önce beni mahkemeye vermişti.. Ben beraat ettim amma acele tahliye isteyen zat kararı Yargıtay’a taşıdı.. Hem de yedi (7) avukatın ismiyle.. Diyelim bana ceza verildi.. Hukuki mi olacak, insani mi, demokratik mi?
Derdi nedir demokrat geçinen muhteremin ve yandaşlarının?
Ben şahsen suçsuz bir insanın cezalandırılmasını arzu etmem.. Çünkü başkalarının nahak yere ceza çekmesini isteyen insan sağlıklı bir insan değildir..
Eğer seviyorsanız Türkiye’yi rahat bırakın. Bir söz duyardım: “El yumruğunu görmeyen kendi yumruğunu kantar zannedermiş” mealinde..
Biliyorum, dört başı mamur adam olmak hayli zordur.. Yine de denemeyi ihmal etmeyin..


Dağda gezen eşkıya her saat uyanıktır
Ve bir gün uyuyanın kapısına dayanır
Her şeyini zorbaya kaptıran ahmak tıkır
Öldürücü sopayı yediği gün uyanır..

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdurrahim Karakoç Arşivi