Amerika Birleşik Devletleri’nde Başkan Obama ile Senato ve Temsilciler Meclisi’ndeki Cumhuriyetçi muhalif kanat arasında, Devlet harcamaları üzerinde pek çok uzayan tartışmalar olumsuz sonuç doğurdu. Her zaman dünyanın rakipsiz en güçlü ekonomisi durumunda bulunan Amerika’nın en yüksek notunu, finans kredi değerlendirme kuruluşlarından biri, bir derece düşürdü.
Avrupa borsaları dalgalandı. Zira dolar gibi euronun da değeri bir müddettir tartışılıyordu. İzlanda, İrlanda, Portekiz derken Yunanistan iflâsın eşiğine gelmişti. İspanya ve İtalya’ya bulaştı. Finans değerlendirme kuruluşlarından ABD gibi sürekli en yüksek notu alan Almanya, Fransa, İngiltere, aralarında tedbirler üzerinde konuştular.
Başbakanımız, bu defa yaklaşan krizin Türkiye’ye teğet bile geçemeyeceğini söyledi. Ülkemiz, Çiller ve Ecevit hükûmetlerinde iki korkunç krizle büyük zarar görmüş, yoksullaşmıştı.
1919 Avrupa ekonomik krizinde Almanya’da bir milyon markla lokantada yemek yediği günler, Hitler’i iktidara taşıyan faktörlerden biridir. Hitler’in ekonomik krizi çözdüğü de doğrudur. Bizde 1914’te 1 Reşad altını=1 TL banknot idi. Cumhuriyete 1 altın=7 TL ile başladık.
Sonra dünya, 1929 en büyük ekonomik kriziyle boğuştu. Kriz, Birleşik Amerika’da patladı. 10 yıl refah ülkesi olarak vur patlasın çal oynasın hayatı yaşayan Amerika’da şehirlerde aç insanlar kuyrukları oluştu. O tarihte cihan devleti İngiltere idi ama, ABD ve Almanya sanayii üstündü. Kriz, 12 yıllık Cumhuriyetçi iktidarını düşürdü. Demokrat Roosevelt, başkan seçildi. Dış politika cahili, fakat birinci sınıf ekonomistti. 8 yıldan fazla başkanlık yapan tek şahsiyettir (1933-1945).
Bugün 1919 ve 1929 evrensel krizleri gibi bir ekonomik bunalım ihtimali hiç yok. Ama Amerika hapşırdı. Bir müddetten beri bünyesi narinleşen Avrupa ile Asya nezle olmaktan korktu. O kadar...