Abdulkadir Özkan

Abdulkadir Özkan

Birlik ve beraberlikten ne anlaşılmalı?

Birlik ve beraberlikten ne anlaşılmalı?

Ülkemiz siyasetinde birlik ve beraberlik ihtiyacı çok sık dile getirilir. Elbette birlik ve beraberlik ülkeyi daha güçlü kılar. Özellikle de uluslararası ilişkilerde bunu yakalayabilmek çok önemlidir. Bunun yanında terörle mücadelede birlik ve beraberlik ruhunun yakalanabilmesi, bu konunun iç politika malzemesi haline getirilmemesi, iktidar ve muhalefeti ile ortak hareket edilebilmesi de mücadeleyi güçlü kılar. Ancak, birlik ve beraberlik halinde olmak her konuda iktidar ile muhalefetin aynı şeyleri düşünmesi ve aynı davranışı sergilemesi anlamına gelmez, gelmemelidir. Böyle bir beklenti tek sesli bir toplum arzusunun ifadesidir. Tek sesli bir toplumda ise demokrasiden söz edilemez. Bir toplumda herkesin aynı şeyleri düşünmesi ve söylemesini beklemek belki diktatörlüklerde mümkün olabilir.

Bu noktada İsrail'e karşı sergilenen tavır ve uygulamalar karşısında birlik sergilemek güzeldir ama bir takım yanlışlara dikkat çekmenin de birlik ve beraberliği zedelediğini düşünmek yanlıştır. Böyle bir tavır belki diktatörlüklerde mümkündür. Darbecilerin darbelerine gerekçe olarak farklılıkları göstermeleri, bu farklılıkların ülkeyi yönetilemez hale getirdiğini, bunun sonucu olarak iktidara el koymak zorunda kaldıklarını ileri sürmeleri ile her fırsatta birlik ve beraberliğe ihtiyaç olduğunu söylemek arasında fazla bir fark kalmaz.

Kısacası gerek terörle mücadelede gerek dış ilişkilerde farklı söylemleri teröre destek ya da İsrail ile birlikte olmak gibi göstermek birlik ve beraberlik istemek değil, tek seslilik istemek anlamına gelir. Söz gelimi Türkiye'nin Ortadoğu ülkelerinde hem halk hem de yönetimler nazarında itibarının artması Türkiye etrafında bir toparlanmanın oluşması elbette güzel. Bunun devamı özellikle bizleri memnun eder. Ancak, ABD'nin bölgeye dönük planlarını ve bu planın Eşbaşkanı olarak Erdoğan'ın belirlenmiş olmasını düşündüğümüzde son gelişmelerin ne kadar bağımsız olduğunu, ne ölçüde bölge ülkelerinin kontrolünde olduğunun düşünülmesi gerektiğini söylemek sanıyorum birlik ve beraberliği zedeleyici olarak algılanmamalı ve takdim edilmemelidir. İsrail'e meydan okunması karşısında memnuniyet duyarken ABD'nin İsrail'in hamiliğinden vazgeçmeyeceğini, bunun da ötesinde ABD yöneticilerinin Siyonist lobilerin esiri olduğunu, bu gerçeği unutmadan adım atılması gerektiğini, aksi halde ülke olarak ağır fatura ödemek zorunda kalınabileceğini hatırlatmak da birlik ve beraberliği zedeleyici bir durum olarak algılanmamalıdır.

Ülkemizde bazı kesimler bölgemizle ilgili gelişmelerin arkasında ısrarla İsrail'in rolünün irdelenmesine karşı çıkarlarken sanıyorum İsrail'in arkasında ABD'nin bu ülkeyi şımarttığını görmezden geliyorlar. Kısacası bölgemizdeki tüm olaylar ve gelişmeleri İsrail ve ABD'den bağımsız olarak düşünmenin insanı yanıltabileceğine dikkat çekmek, tüm bunları dikkate alarak adım atın, planlar yapın demek sanıyorum hiçbir şey yapmayın oturduğunuz yerde oturun, ABD'nin eteğini bırakmadan onun gölgesinde iktidarınızı sürdürün anlamına gelmez, gelmemelidir. Eğer farklı düşünceler dile getirenler sürekli olarak birlik ve beraberliği zedeliyor, Türkiye'nin elini zayıflatıyor diye düşünülecek olursa bilinmelidir ki çok güvenilen akıllar sahiplerini bir süre sonra batağa çekebilir. Mademki her türlü ırk ve kültürel farklılık nutuklarda zenginlik olarak nitelendiriliyor ve dış politikadaki gelişmeler karşısında farklı seslerinde zenginlik olduğu düşünülmeli, olabilecek hatalardan bu şekilde kurtulmanın mümkün olduğu unutulmamalıdır.

Bu arada bir yandan kesinlikle ABD'nin kontrolü ve koruması altındaki İsrail'e rest çekerken bir yandan Füze Savunma Sisteminin bir ayağının topraklarımıza yerleştirilmesinin onaylanmasının bir çelişki olup olmadığını soranların birlik ve beraberliğe zarar veriyor diye algılanması da yanlış olur. Bu arada Füze Savunma Sistemi'nin topraklarımıza yerleştirilmesinin İsrail'i muhtemel saldırılara karşı korumaya yönelik olduğunu, özellikle de İran'a karşı oluşturulduğunu söyleyenlere bir açıklama yapma ihtiyacı duymamak da birlik ve beraberliği zedelememek olarak nitelendirilemez. Kaldı ki, mademki İran'a karşı böyle bir sistem oluşturuluyor, İran'ın ülkemiz açısından bir tehlike oluşturup oluşturmadığını soranlara karşıda pişmiş aşa su katıyorlar diye bakmak yanlıştır.

Kısacası demek istediğim o ki, birlik ve beraberlik tek sesli bir toplum anlamına gelmez, böyle bir beklenti çağın çok gerisine düşer. Çok seslilik farklı düşüncelerin ortaya konulması ise buna kulak vermek gerekir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdulkadir Özkan Arşivi