Abdurrahim Karakoç

Abdurrahim Karakoç

Denizde fener arayanlar

Denizde fener arayanlar

Adamlar tıpkı deli danalara benzediler...
Uçan kuşun ardından koşuyorlar...
Atılan taşın arkasından saldırıyorlar.
Alman yoldaşlarıyla birlikte “denizden haç çıkarma” benzeri bir haller oluyor...
Deniz Feneri Derneği halktan toplanan paraları gayrimeşru bölüşmüş yemişler...
Yani öyle diyor, CHP’liler, CHP dostları, yandaşları...
Bugüne değin bu meseleyi ağzıma dahi almadım... Çünkü mümkündür... Ben insan oğlunun günah işlemeyeceğine inanmam...
Deniz Feneri yöneticileri de menfaat atına binmiş olabilirler...
Versinler hesabını...
Ne yazık ki adalet mekanizması güvenilecek gibi değil...
Zihnimi meşgul eden esas konu, CHP büyüklerinin hazine bulmuş müflis sevinciyle hareket etmeleri... Akşam, sabah halkı rahatsız edecek derecede yaygara koparmaları...
Ben para meselesinden şeytandan korkarcasına korkarım... Kimin nereye kadar namuslu kalacağını bilemezsiniz...
Şüphenizde düşmanlık kokusu varsa sizin iddialarınız da iftiraya dönüşür...
Demek ki sağ cenahtan, sadece Deniz Feneri iddiasını bulabilmişler...
Başka yok!..
Olsa kıyamet koparırlardı herhalde...
Almanya’dan günübirlik destekçi getirdikleri gibi, Çin’den, Amerika’dan, Moğolistan’dan yüzlerce yandaş getirirlerdi...
Bunu dahi, bir tane olduğu halde, yüzlerine, gözlerine bulaştırdılar...
Kılıçdaroğlu, “DÜRÜSTLÜK” türküleri söylerken hiç de dürüst davranmıyor bence...
“Halkın parası... Fakir-fukaranın hayır için verdiklerini korumak” CHP’ye kalmadı ki... Particisi, gazetecisi, akademisyeni, öğrencisi, işçisi hep birden seferberlik ilan ettiler... Adalete bırakınız gereğini yapsın, dersiniz durmazlar... Şamata yaparak netice çıkartacaklar...
Ben derim ki:
Hele siz Hilafet’in kurtulması gayesiyle Hindistan Müslümanlarının, Türkistanlı Müslümanların gönderdikleri altınların hesabını verin...
Ne dediniz?
Sakın müruru zamandan, yani zaman aşımından bahane üretmeyin...
O paralarla kurulan İŞ BANKASI devletin malı değil miydi?
İnönü’nün çocuklarına kaydı-hayat şartı ile hibe edilen yardımlar makul ve meşru muydu?
Biliyorum gölgesinden çıkmadığınız Atatürk’ün manevi himmetine sığınacaksınız...
İş Bankası’ndaki Atatürk hisselerine CHP olarak sahip çıkmanız neyin ifadesidir?
Atatürk ticaret mi yapmıştı?
Cumhurbaşkanı’nın devlet bankasında özel hesabı doğru mu?
Ve CHP, Atatürk’ün bakmakla yükümlü yakını mıydı ki katakulliye getirerek üzerine kondunuz?
Kıvırmayın, bağırıp çağırmayın, cevap verin bakalım?
Kurtuluş Savaşı’nın maddi ve manevi mirasçısı hangi sebepten dolayı sizler oluyorsunuz?
Ayrıca, İkinci Dünya Harbi zamanında Anadolu köylüsünün kafasına ve sırtına vura vura aldığınız buğdayları Mersin Limanı’nda çürütüp denize dökmenin hesabını kim verecek?
Yine başlamayın:
“İnönü sizi aç bıraktı amma babasız bırakmadı” gevezeliğine...
Sizleri, yani Ankara partizanlarını niye aç bırakmadı? Bugünün sayılı zenginleri o günün vurguncularının çocukları değil mi?
Atatürk ve İnönü’nün Sabiha Gökçen’e bombalattığı /siz öyle dersiniz/ Tunceli harabelerinden ya da mağaralardan zuhur edip Türkiye’nin mirasçı partisinin başına geçmenin yolu/yordamı nedir?
CHP hiçbir hayır kurumuna maddi ve manevi yardımda bulunmuş mudur bugüne kadar...
Size ait olan belediyeler ancak yandaş davulcu, dümbelekçi, artist doyurmakla meşgul olurlar... Bir eser gösteremezsiniz yazık ki...
Yeter artık!..

Denizde toz ararsın, ara bulursun belki
Yüzsüzde yüz ararsın, ara bulursun belki
Bilmezsin arı nedir, bal nedir, kovan nedir?
Petekte tuz ararsın, ara bulursun belki...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdurrahim Karakoç Arşivi