Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

Suya yaklaşamıyorum

Suya yaklaşamıyorum

* Fatma hanım, ben on yıl önce köyde bir boğulma tehlikesi geçirdim. Kardeşimin yardımıyla kurtuldum ama o günden beri suya giremiyorum. Bu yaz yine köye gittik çocuklar yüzdüler ama ben suya yaklaşamadım. Yaklaşsam kötü bir şey olacak, boğulacakmışım gibi geliyor. Bu düşüncemin doğru olmadığını biliyorum ama kendimi alamıyorum.

A. M.

Kaç kişinin başına gelir?

* Suda boğulma korkusunun temelinde, kişinin bu konuda geliştirdiği gerçek dışı inançlarının etkisi vardır. Bu kimseler boğulma ihtimalini yüksek tutarlar ve hayattan kopma endişesiyle kaçınırlar. Yani kişi denize girmekten korkuyordur çünkü suda boğulan insanların çok sayıda olduğuna inanmakta ve bu insanlardan birinin de kendisi olabileceğini düşünmektedir. Bazı kimseler ise daha önceki yıllarında bir boğulma korkusu yaşamışlardır ve aynı şeyin tekrar başlarlarına gelebileceğinden endişe etmektedirler. Her iki durumda da, düşüncesi gerçek hayatla uyumlu olmadığından kişi sudan uzak kalmaya çalışır. Burada kendinize yapabileceğiniz en büyük yardım korkunuzun üzerine gitmenizdir. Yani, sizi korkuya sürükleyen düşüncenizin gerçeği yansıtmadığını bilmeniz ve korkularınızla yüzleşmeniz gerekir.

Görümcem geldikten sonra değiştiler

* On yıllık evliyim. Kayınvalidemle aynı binada yaşıyoruz. Evliliğimin üçüncü yılına kadar bir sorunumuz yoktu. Üçüncü yılında görümcem kocasından ayrıldı kayınvalidemin evine sığındı. Görümcem geldikten sonra kayınvalidemler çok değiştirler. Kocamdan sürekli para istemeye başladılar. Bir de görümcem kayınvalidemi dolduruyor ve beni dışlıyorlar. Tabi evde yaşananlar kocamla ilişkilerimi de etkilemeye başladı. Bunu kayınvalidemle konuştum, benimle konuşurken anlayışlı davranıyor ama eve gittiğinde başka biri oluyor. Ne yapacağımı bilemiyorum.

L. A.

Anlaşamayan üç kadın

* Bizim toplumumuzda maalesef, aile ilişkiler çok fazla iç içedir. Bunun bazı güzel tarafları olsa da, bahsettiğin sorunlar iç içe yaşayan ailelerde daha sık görülüyor. Şunu unutmamak gerekir, toplum olarak kayınvalide, gelin, görümce kavramlarına karşı ön yargılıyızdır. Yani bu üç grubun pek anlaşamayacağını düşünürüz çünkü bu konuda önyargılarımız vardır. Ne yazık ki, önyargılarımız sizin hayat hikayenizde olduğu gibi sorunları tetikliyor ve aile içi ilişkilerimizi etkiliyor.

Sürekli bir cedelleşme halinde olmak ve stres yaşamak sizi yoruyor. Burada sahip olduğunuz hakları korumaya çalışmalı ama aynı şekilde görümce ve kayınvalidenin de haklarına saygı göstermelisiniz. Görümceniz eşinden ayrılıp gelmiş, ayrılık sonrası yaşadığı travmayı atlatamamış olabilir. Bunun için onu bir doktora yönlendirebilir ve kendisine yardımcı olmak istediğinizi ifade edebilirsiniz. Bazen karşımızdaki kişinin niyeti kötü bile olsa iyilikle yaklaşmamız ortamı yumuşatabiliyor. Bir de bu konuda onları olduğu gibi kabul ederek, sınırlarınızı korumaya ve olaydan etkilenmemeye gayret edin.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi