Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

Onun adına endişeleniyoruz

Onun adına endişeleniyoruz

* Hayırlı günler Fatma Hanım. Benim sorum bir arkadaşımla ilgili olacak. Arkadaşım hiçbir türlü sebze yemiyor. Yeşil olan şeylerden sadece salatalık yiyor. Sorduğumuzda bir sebep de söylemiyor. Tam gelişme çağında olduğu için onun adına endişeleniyoruz. Sağlıklı hiçbir şey yemediğinden vücut yapısı da çok sağlıklı değil. anladığım kadarıyla içi almıyor veya tiksiniyor. Onu kırmak da istemiyoruz. Ne yapabiliriz?

H. D.

Yardım almanız gerekir

* Şunu unutmayalım ki, her çocuk ihtiyacını karşılayacak kadar yer ve gereksinimine bir şekilde ulaşır. Bu konuda anne babalar çocuğu zorlamamalı ancak aile içinde düzenli sofra kurmalı, çocuğa "ne kadar yersin, istersen yemeğini kendin koy" gibi yönlendirmelerle tercih hakkı verilmelidir. Ancak psikolojik ya da fiziksel bazı sorunlara bağlı olarak çocuklarda bahsettiğiniz sorunlar ortaya çıkabilir. Bu durumda çocuğu bir psikiyatriste götürerek sorunu ortadan kaldırmak gerekir. Arkadaşının sorununu bizimle paylaşman ve ona yardımcı olmaya çalışman örnek bir davranış.

Bilindiği üzere hepimizin sevdiği ya da sevmediği yiyecekler vardır. Çocukların da bazı yiyecekleri yemek istememelerini doğal karşılamalıyız. Ancak arkadaşınızın, sebze ve meyveleri tamamen redetmesi ve tüketmemesi bir sorun olarak görülebilir. Burada onu bir psikiyatriste yönlendirerek, niçin yemediğini ya da bu yiyeceklerle ilgili fobik bir sorunun olup olmadığını anlamanız ve ona yardımcı olmanız gerekir. Bunun yanında arkadaşınız, kendine küçük bir program hazırlayarak sevmediği yiyeceklerden azar azar yiyebilir ve bu miktarı gitgide arttırarak sorunu ortadan kaldırabilir.

Değersiz biri miyim?

* Küçükken annem, evin kedisini bile benden çok önemserdir. Biz dört kardeştik annemle babam bizi hiç sevmedi, her zaman dışladılar. Şimdi hepimiz kendimizi kurtartık, abim öğretmen, ablam ebe, diğer kardeşim sekreter ben de evliyim ve iki çocuğum var. Ama geçmişin etkisiyle kendimi çok değersiz görüyorum. Kendime hiç güvenim yok. Ben iyi bir insanım öyleyse değerli olmayı hak etmiyor muyum?

G. Ü.

Ne kadar insansak o kadar değerliyiz

* Benlik algısı kişinin çevresi tarafından nasıl algılandığı ne olduğu ve neler hissettiğiyle ilgili düşünceleri ve bütün bunları kendine göre değerlendirmesidir. Benlik saygısı ise küçük yaştan itibaren aile içinde şekillenir ve kişinin kendisiyle ilgili bir yargı oluşturmasına yardımcı olur. Ebeveyni tarafından değerli olduğu ifade edilen ve kişisel haklarına saygı gösterilen çocuğun benlik saygısı güçlüdür ve bu çocuk çevreyi de kendini algıladığı gibi algılar.

Aile içinde hak ettiğimiz ilgiyi göremiyor olmamız, fikirlerimize değer verilmemesi, takdir edilmememiz kendimizle ilgili duygu ve düşüncelerimizi etkiler. Ancak istersek bu durumdan çıkabilir ve güçlü biri olabiliriz. Durumunu fark etmen ve kendine inanman bu sorunun üstesinden gelmene yardımcı olacaktır. Allah, bizlere, ne kadar insan isek o kadar değer biçiyor. Yani bizleri yaptıklarımızla değerlendiriyor. Yaptıklarınla ve insanlığınla değerli ve önemli olduğunu bilmeni ve bir insan olarak gerçekten değerli olduğun bilinciyle hareket etmeni tavsiye ederim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi