Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

Kaplumbağanın yolculuğu

Kaplumbağanın yolculuğu

Değerli bir hocamızın anlattığı şu anektot, çocuklarımızla ilişkilerimizin ne kadar önemli olduğuna ışık tutuyor. Hikaye aynen şöyle: Rusya'da, çocuk eğitimi üzerine çalışmalarını sürdüren karı koca iki pedegog tatil için Avustralya'ya giderler. Burayı bir yılın yorgunluğu atmak ve geri döndüklerinde işlerine daha sıkı sarılmak için iyi bir fırsat bilirler. Tatil boyunca bol bol gezerler ve vakti en iyi şekilde değerlendirmeye çalışırlar. Bir gün denizin kıyısında araçlarıyla giderken yolun karşısına geçmeye çalışan bir kaplumbağa görürler. Yaşadıkları şehrin iklimi elvermediğinden, bu gibi manzaralar pek görülmüyor o yüzden kaplumbağa ilgilerini çekiyor. Her ikisi de araçlarından iniyorlar ve kaplumbağayı seviyorlar. Sonra onu yürümekte olduğu yolun karşısına geçiriyorlar ve bırakıyorlar. Fakat araçlarına geçtiklerinde, hayvan korkudan başını içine soktuğundan ters tarafa koyduklarını görüyorlar. Bu durumda kaplumbağa yarıya kadar geldiği yolu sil baştan yeniden yürümek zorunda kalacak. Bunu sıradan küçük bir olay olarak görüp yollarına devam etmiyorlar. Düşünüyorlar, kaplumbağa başını içeri çektiği için fark edemedik ve onu yanlış yöne koyduk. O ise bu yanlışın sonucunda yürüdüğü yolu sil baştan yürümek zorunda kalacak. Eğitim konusunda da yaptığımız küçük yanlışlar bizi bu şekilde en başa götürebilir" diye düşünüyorlar.

Çocuk yetiştirmek bu kadar hassas ve önemli bir konu. Aksi takdirde yapılan bir hata her şeyi baştan sona berbat edebilir. Bu nedenle çocuk yetiştirmenin ciddi bir iş olduğunu bilmeli ve onları doğru yönlendirmeliyiz.

Not: Bir hanım kardeşimiz, yaşadığı bir anektodu bizimle paylaştı: "Kızım lisedeyken romatizması olduğundan sık sık ağrıları oluyordu. Ben de ona sınavın yoksa, devamsızlığın da sınırda değilse gitme, senin sağlığın daha önemli derdim kızım da böyle zamanlarda gitmezdi. Bir gün bana anne arkadaşımın annesi bir günlük devamsızlığa dahi katlanamıyormuş, sen neden bana bu kadar müsamaha gösteriyorsun? dedi. Ona sen benim için, her şeyden daha önemlisin. Senin sağlığın ve mutluluğun benim için her şeyin önünde gelir" dedim. Kızım yüzüme baktı ve boynuma sarıldı.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi