Mehmet Şeker

Mehmet Şeker

Rekabete tahammülü yok

Rekabete tahammülü yok

Üç dört sene içinde yerli bir otomobil üretmek hedefleniyor. Başbakan Erdoğan'ın ifadesiyle bunu gerçekleştirecek en az bir 'babayiğit' olmalı bu memlekette.

Evet, yine aynı konu!

Bu proje gerçekleşene kadar ara sıra temas edeceğiz otomobil konusuna.

Üretildikten sonra da vazgeçeceğimizi sanmıyorum.

Üç dört sene az bir zaman değil.

Daha önce sıfırdan yapıldığında, tanınan süre 129 günden ibaretti.

Üstelik o zaman bütün imkânlar bugünkünden çok daha kısıtlıydı, teknoloji çok daha geriydi.

Yine de hedefe tam zamanında varılmıştı.

Gece gündüz çalışılarak, uykusuz geceler geçirilerek.

*

Roman vatandaşlar ailecek yürürken, yolda bir nal bulmuşlar.

Adam almış nalı heybeye koymuş, "Geriye üç nal ile bir at kaldı" demiş.

Hep birden hayale dalmışlar.

"Atımız olursa bir de araba uydururuz. Yürümekten kurtuluruz. Kafamıza göre gezer tozarız."

Anne ile baba önde, çocuklar arkada ilerlemekteyken, bir ara çocuklar fazla şamata yapmış.

Kendini at ve araba hayaline iyice kaptırmış olan adam dönmüş geriye çocuklara bağırmış:

"İnin lan arabadan aşağıya!"

*

Biz ülke olarak yıllardır lastik üretiyor muyuz? Üretiyoruz.

Geriye arabanın kendini yapmak kaldı; ne var yani, çok mu zor?

Hem yıllar öncesine dayanan tecrübeye de sahibiz.

Hem de dünyadaki ilk otomobili yapacak değiliz.

İstersek koltuklarını atlastan, direksiyonunu fildişinden bile yaparız.

*

Yaparız da, babayiğitlerden biri nazlanıyor.

Koruma istiyor.

Korumadan kastı polis koruması yahut boyna asılan muska değil.

Devlet koruması.

Bu ne demek?

Başkasına otomobil üretme izni verilmesin, tek bana verilsin.

Tek üretici olmayı koymuş kafasına.

Rekabete tahammülü yok.

Olur paşam, başka bir arzunuz?

*

Devlet zaten ciddi şekilde destekliyor.

Teşvik meşvik garanti.

Belki vergi muafiyeti gibi kolaylıklar da gelecek.

Daha ne olsun?

Bunlar yetmiyor, bir de tekel olmak istiyor.

Nerede kaldı serbest piyasa ekonomisi?

*

Ayrıca üretim kapasitesi konusunda endişe sahibi koskoca holding patronu.

Yılda en az 5-6 milyon araç üretilmesi gerekirmiş.

500 bin araç üretilse yeterli gelmezmiş.

Sıradan bir adam değil bu şartları talep eden kişi.

Ülkenin en büyük sanayicisi.

Pohpohlanmaya o kadar alışmış ki, uyurken de devlet gelsin, başımda ninni söylesin diyecek.

Her şeyi var aslında.

Parası var, kadrosu var, teknolojisi var, her türlü imkânı var; bir de hesap bilse ve milleti kendisinin ilelebet Kunta Kinte'si sanmasa, ne iyi olacak.

Ağır mı kaçtı? Belki biraz ağır olabilir fakat onun söyledikleri kadar değil.

O şartlarda vallahi dedem bile yapardı da erken göçtü rahmetli.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Şeker Arşivi