M. Şevket Eygi

M. Şevket Eygi

Küfre ve Dalâlete Hizmet Eden Fâsıklar

Küfre ve Dalâlete Hizmet Eden Fâsıklar

Açık küfrün en büyük destekçisi, kendilerini iyi, sofu, koyu Müslüman gösteren fâsıklardır. Onlar küfre, dalâlete (=sapıklığa), kötülüğe, nifaka dolaylı şekilde nasıl yardımcı olurlar?

1. Tek bir Ümmet olması gereken Müslümanları bölerler, bin parçaya ayırırlar, Allahın kardeş kıldığı mü'minleri birbirine düşman ederler, tefrika ve şikak yangınları çıkartırlar; böylece Ehl-i İman'ı Ümmet olmaktan çıkartıp kurtların oyuncağı bir sürü haline getirirler.

2. Kur'an ve Peygamber (Salat ve selam olsun ona) gıybeti ve tecessüsü yasaklamışken, onlar devamlı ve sistemli olarak gıybet ederler, tecessüs ederler ve Müslümanları birbirine düşürürler.

3. Dini, imanı, mukaddesatı, Kur'anı alet ederek zengin olurlar. Onlar paraya, mala tapar.

4. Onlar nefs-i emmârelerine put gibi tapar.

5. İslam ribayı kesinlikle yasak ve haram kılmışken, onlar ribaya batmıştır.

6. Onlar şer'î tesettürün canına okumuşlar, ortaya şeytanî bir tesettür çıkartmışlardır.

7. İslam, israfı, gururu, kibri yasak kılmıştır ama onlar, kendilerini azdıran korkunç bir israf içindedir.

8. Onlar zekatlarını ya hiç vermezler, yahut az verirler ve verilmesi gereken yerlere vermezler. Bu memlekette her yıl milyarlarca dolar zekat toplanır; bu zekatlardan birkaç yüz veya birkaç bir lirası aç, perişan, yoksul, sefalet içinde çırpınan ve bu yüzden intihar ederek iki yavrusunu yetim bırakan 26 yaşındaki Adanalı anneye nasip olmaz.

9. Peygamberimiz (Salat ve selam olsun ona) "Birlikte olan iki Müslüman (farz) namazlarını ayrı ayrı kılsalar (cemaat olmasalar) şeytan onları istila eder" diye uyarmış olduğu halde onlar Ümmetin başına bir İmam-ı Kebir seçip mü'minlerin ona biat ve itaat etmesi için çalışmazlar.

10. Onlar birtakım muhterem ve gayr-i muhterem zatları erbab haline getirip putlaştırmış, böylece ortaya binlerce gavs ve aktab çıkartmıştır.

11. Onların bir kısmı Süfyanların, Deccalların, kezzabların hiç utanıp arlanmadan propagandasını ve övgüsünü yapar, onlara rahmet okur.

"İkinci yazı"

Müslümanlar Menfaatlerini Bilmiyor

Müslümanların çok büyük kısmı menfaatlerini bilmiyor. Yararlarına ve zararlarına olan şeyleri birbirinden ayırt edemiyor.

Bu hal çok büyük bir felakettir.

Bu felaketin en büyük sorumluları, ellerinde imkan olduğu halde halkı uyarmayan, bilgilendirmeyen, aydınlatmayan ilim sahipleridir.

Ellerinde fırsat olan siyasî, iktisadî, sosyal güç sahipleridir.

Müslümanlar hangi konularda gaflet içindedir? Bir bir sayayım:

1. İlmihallerini ve dinî ahlak prensiplerini öğrenmiyorlar.

2. İtikadlarını tashih etmiyorlar.

3. Yüzde 90'ı (belki daha fazlası) beş vakit namaz terk etmiş, şehvetlerine uymuş.

4. Hür ve mukim erkekler (şer'î mazeretleri yoksa) cemaate gitmiyor.

5. Ellerine para ve mal geçenlerin çoğu israf ve lüks büyük günahına batıyor.

6. Dünya için hep burada kalacakmış gibi, âhiret için hiç oraya gitmeyecekmiş gibi çalışıyorlar.

7. Kadınların ve kızların çoğu ya hiç tesettüre girmiyor, girenlerin büyük kısmı ise Kur'ana ve Sünnete aykırı kapalı çıplak tesettürlü oluyor, gülünç duruma düşüyor.

8. Nice Müslüman, futbol kulübü tutar gibi cemaat, tarikat, hizip, fırka, klik, sekt holiganlığı yapıyor.

9. Yardımlaşma, paylaşma, infak ahlakını büyük ölçüde unutmuş bulunuyoruz.

10. Zekatlarımızı Kur'ana, Sünnete, şeriata, fıkha uygun şekilde vermiyoruz, sarf etmiyoruz.

11. Uyanık, şuurlu, medenî Müslümanlardan oluşan bir Ümmet değiliz; bin parçaya ayrılmış, sürüler durumuna düşmüşüz.

12. Emr-i mâruf ve nehy-i münker yapmıyoruz.

13. Nice cahil Müslüman birtakım ruhbanları erbab haline getirmiş, putlaştırmıştır.

14. Aşırı derecede dünyevîleşmiş, seküler Müslümanlar olmuşuz.

15. Başımıza bir İmam-ı Kebir seçmiyoruz, ona biat ve itaat etmiyoruz.

16. Dinimizi içinden, mihraptan yıkmak isteyen reformculara, yenilikçilere, değişimcilere, mezhepsizlere kapılıyoruz.

17. Çocuklarımızı gerçek dindar gençler olarak yetiştirmiyoruz.

18. Dünya kültürünün yanında Tevhidî eğitim veren, içinde cemaatle beş vakit namaz kılınan özel İslam Mektepleri açmıyoruz.

19. Siyasî iktidara baskı yapıp İslam Medreselerini, tasavvuf tarikatlarını açtırtmıyoruz.

20. Dinimize, imanımıza uygun bir hayat sürebileceğimiz İslam Komünleri kurmuyoruz.

Öyle sapık ve dengesiz Müslümanlar görülüyor ki, kendi büyüklerine saldırılınca aşırı tepki gösterip yeri göğü yıkıyorlar, Resulullah Efendimize (Salat ve selam olsun ona) saldırılınca sessiz ve tepkisiz kalıyorlar, yahut gerektiği kadar tepki göstermiyorlar.

İçimizdeki İbn Sebe'lerin, Lawrence'ların, Hempher'lerin, casusların, ajanların, şeytanların, provokatörlerin devamlı olarak oyunlarına geliyor, tuzaklarına düşüyoruz, yine de bir türlü akıllanmıyoruz, firaset sahibi olmuyoruz.

Peki, Müslümanlar nasıl ve ne zaman uyanacaklar?

Şu anda bir uyanma, toparlanma, kendine gelme ve kendine dönme hareketi görülmüyor.

Para en büyük değer olmuş... Dünyevîlik... Bölünmüşlük... Bedevî kültür ve zihniyet...

Kısa zamanda uyanıp toparlanmazsak geleceğimiz çok karanlıktır.

Sadece günlük namazları büyük ölçüde yitirmiş olmamız bile büyük bir felakettir.

Müslüman halkı uyarmaları üzerlerine vacip olan bilenler, vazifelerini yerine getirmezlerse, umumî gelecek musibetler içinde onlar da helak olacaktır.

10.06.2012

Önceki ve Sonraki Yazılar
M. Şevket Eygi Arşivi