Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

Gittikçe yoksullaşıyoruz

Gittikçe yoksullaşıyoruz

Bizler içimizdeki serveti çoktan tükettik dışımızdakinin ne önemi var ki?! Her gün bir cenaze defnediyoruz içimizde...

Duyarlılığımızı kaybediyoruz. Uzaklardan seyrettiğimiz yoksullar o kadar yakınımızda ki ama bizler gittikçe duyarsızlaşıyor ve göremiyoruz. Hasta yatağında dua bekleyenler, ekmeği aşı olmayanlar, sokaklarda sabahlayanlar az ötemizde yaşıyor ama bu insanların yoksunluğunu hissedemiyoruz. Bir selamın bir tebessümün ne kadar ücreti var ki esirgiyoruz? Gittikçe bencilleşiyor ve bencilleştikçe de yoksullaşıyoruz.

"Komşusu açken tok yatan bizden değildir" diyen ve istese her türlü imkâna sahip olabilecekken, her sofradan doymadan kalkan, paylaşmayı kendi hayatıyla örnekleştiren bir Peygamberin ümmetleri olarak nasıl oluyor da az ötemizdeki çığlıkları dahi işitemiyoruz!

Paylaşmayı unuttuk!

Diğerkâmlığı ahmaklık olarak görmeye başladık.

İyiliğin taşıyıcılığını yaparak insan kalma mücadelesi verirken, şimdi sadece mal ve servet peşinde koşar olduk.

Unutmayalım ki, başkalarının acı ve neşesine ortak olmadan, iyilikte yardımlaşmadan tam anlamıyla insanlaşamayız. Ne kadar bencilleşirsek o kadar yoksullaşırız. Çünkü bizler ancak, sorumluluklarımızın idrakine vardığımız sürece iç zenginliğine sahip olabiliriz.

İnsanlık ailesinin birer üyesiyiz ve bu aile içinde maddi manevi alış verişlerimiz var. Dinimiz ne mataryalistler gibi serveti ilahlaştırır ne de sosyalizm gibi mülkiyeti bir grubun elinde toplar. Aksine ferdin mülkiyet hakkını kabul eder fakat bunun infak, zekât, sadaka ve bağış gibi meşru yollarla toplum içerisinde paylaşımını sağlar.

Bugün Batı'da faaliyet gösteren, sivil yardımlaşma kuruluşları, Müslüman toplumların geleneğinde var olan yardımlaşma, zekât, sadaka, komşu hakları ve hatta dernekler aracılığıyla geniş kitlelere ulaşan yardım çalışmalarının yerini hiçbir şekilde tutamamaktadır. Çünkü Müslümanlar bunu ibadet ruhuyla yaparlar dolayısıyla yapılan yardımlaşma faaliyetleri manevi bir şuur ve ruhsal bir kazanımla kalıcı hale gelir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi