Hasan Karakaya

Hasan Karakaya

Afyon ve Uşak izlenimleri... Her yerde şablon eylemler

Afyon ve Uşak izlenimleri... Her yerde şablon eylemler

Cuma, Cumartesi ve Pazar günlerini içine alan 3 günlük bir seyahatten daha, Allah’ın izniyle sağ-salim döndük...

“Sağ-salim” ifadesini özellikle kullanıyorum, zira MHP, CHP, TGB ve ADD’lilerden oluşan grubun “Akil İnsanlar Heyeti”ne yönelik “tepki”leri, “protesto”  sınırlarını aştı, “fiili saldırı” boyutlarına ulaştı...
Öyle ki;
Artık “slogan” atmakla da yetinmiyorlar, bulunduğumuz araçlara “yumurta” atıyorlar, “içi su dolu pet şişe” atıyorlar, “tekme” atıyorlar, “taş” atıyorlar!
Başka “Akil İnsanlar grupları”nın uğradıkları saldırıların bir benzerini, yani “şablon eylemler”in aynısını, “Ege Grubu” olarak biz de Uşak’ta yaşadık.
Malûmlarınız olduğu üzre;
Hafta sonunu Afyon ve Uşak’ta geçirdik...
“Kan ve barut kokuları sona ersin, artık tabutlar gelmesin, anaların gözyaşı dinsin” diye çıktığımız yolun İzmir, Denizli ve Kütahya duraklarından sonra, “Afyon ve Uşak durağı”nda; hem “çok büyük destek” gördük, hem de “azgın bir azınlığın saldırısı”na maruz kaldık.

AFYON-UŞAK NOTLARI

“Saldırı”lara geçmeden önce, “3 günde” neler yaptık, kısaca değinmek istiyorum.
Seyahatin Afyon ve Uşak ayağına; Ege Grubu Başkanı Tarhan Erdem, rahatsızlığından dolayı, Grup Sekreteri Arzuhan Doğan Yalçındağ ve Fuat Keyman yurtdışında oldukları için katılamadılar.
Grup Başkan Yardımcısı Avni Özgürel, Fehmi Koru, Baskın Oran, Fadime Özkan ve ben; Kütahya’nın Zafer Havaalanı’ndan, konaklayacağımız Korel Otel’e gelir gelmez; Afyon ve Uşak’tan gelen “yerel basın mensupları” ile bir araya geldik ve onlarla “2 saati aşkın” sohbet ettik... “Görüş”lerini aldık, “soru”larını cevapladık.
Durup, dinlenmeden; Avni Özgürel, Baskın Oran ve ben, Karahisar TV’nin konuğu olduk, moderatörün eşliğinde “3 gazeteci”nin sorularını cevaplandırdık. Fadime Özkan ise Kanal 3 televizyonunun “ana haber bülteni”ne katıldı.
Saat 20.00’ye kadar süren programların ardından, 20.30’da Afyon Valisi İrfan Balkanlıoğlu, Uşak Valisi Mehmet Ufuk Erden, Afyon Kocatepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak ve Uşak Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sait Çelik ile Afyon Belediye Başkanı Burhanettin Çoban ve Afyon Emniyet Müdürü Mustafa Uçkan’la birlikte yemek yedik... Yemekte AK Parti İl Başkanı da vardı... Bu arada “her iki ilin sorunları”nı dinledik, “halkın sürece bakışı”nı öğrenme fırsatı bulduk.

AFYON’A ÖZEL TEŞEKKÜR

Bu vesileyle;
Bizi bir an olsun yalnız bırakmayan Afyon Valisi İrfan Balkanlıoğlu’na, çok güzel “emniyet tedbiri” alan Afyon Emniyet Müdürü Mustafa Uçkan’a, Afyon Kocatepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak’a, Uşak Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sait Çelik’e ve Zafer Havaalanı’nda görevli Vali Yardımcısı Bilal Ölmez’e “Ege Grubu” adına teşekkürlerimi sunuyorum.
Afyon Valisi İrfan Balkanlıoğlu ile Emniyet Müdürü Mustafa Uçkan, bizi bir an olsun yalnız bırakmadılar...
Kısacası, her ikisi de,
“Süreci çok iyi yönettiler.”
Mustafa Uçkan, polisin göstericilere sadece “tazyikli su” sıkmayacağını, onlara “içecek su” da dağıtabileceğini gösterdi ki, takdir etmemek mümkün değil.
Biz “STK temsilcileri” ile içeride toplantı halindeyken, meğer “MHP, CHP, TGB ve ADD’ciler”den oluşan bir grup, otelin girişinde “protesto gösterisi” yapmışlar.
Hava sıcak...
Onlar da güneşin altında...
Ehh, slogan da atıyorlar!..
Bağırmaktan, damakları kurumuş.
Elbette susamışlar.
Emniyet Müdürü Mustafa Uçkan’ın talimatı üzerine, protestoculara “su” dağıtılmış!..
Bunu öğrenince, “Bravo” dedim, “Emniyet Müdürüne bravo... Polisin hep su sıkmadığını, su ikram ettiğini de gösterdi ya, bravo!”

İNSANLIK İSTİSMARI

Gelin, görün ki;
“İşleri sulandırmakta” üstümüze yoktur ya, “su” işinin de nasıl sulandırıldığını, nasıl istismar edildiğini Uşak’ta gördük.
Önceki gün, yani Pazar günü saat 15.00 civarında, Uşaklı işadamı Hüsamettin Akkaya’nın daveti üzerine Uşak Organize Sanayi Bölgesi’ndeki bir salonda işadamları, STK temsilcileri ve esnaf ile bir araya geldik.
Daha binaya girerken;
“Katil köpekler, millet sizden ne bekler” sloganları atan “20 kişilik bir MHP’li grubun protestosu” ile karşılaştık.
Biz içeri girdik ve her zaman yaptığımız gibi; işadamlarına “görüş”lerimizi açıkladık, onların “soru”larını cevapladık, “düşünce”lerini öğrendik.
MHP’li grup, bizi beklemiş...
İlgililere demişler ki;
“Saatlerdir güneş altındayız.
Susadık... Bize su verin!”
Görevliler de, binadan “içi su dolu pet şişeler” getirip, hepsine dağıtmış...
Ama, o “su”ları içmemişler!..
Bizim binadan çıkışımızı beklemişler!..
Sonra, “içmek için” istedikleri o pet şişeleri üzerimize yağmur gibi yağdırdılar iyi mi?!?..
Aracımıza bindik;
“Pet şişe yağmuru” devam etti!
Aracın dört bir yanından; “Pat!.. Küt! Güm” sesleri gelince öğrendik ki, “su” bile “saldırı aracı” olmuş!..
Sadece “su” da değil;
“Yumruklamalar, tekmelemeler ve taşlamalar” altında kaldık!..
Söylemek istemezdim ama;
Burada Uşak Emniyeti ve Jandarma’nın biraz “güvenlik tedbiri” almada “zaafiyeti” olduğunu düşünüyorum.
Afyon Emniyeti, güvenlik tedbiri almada ne kadar “başarılı” ise, Uşak Emniyeti ve Jandarma biraz zaafiyet içindeydi.
Bunu da not etmek gerekir!
Öyle ya;
Bizler “sivil” insanlarız ve elimizde “kalem”imizden başka bir şey yok... “Saldırı”ya uğradığımızda, yanımızda “polis” yoksa, bizim “can güvenliğimizi” kim sağlayacak?..
Ve ayrıca;
“Çözüm süreci”ni başarıya ulaştırmak sadece “bizim işimiz” değil...
Bu, bir “devlet projesi” olduğuna göre, “devletin bütün katmanları” bu süreçte üzerlerine düşen görevi yerine getirmeli değil mi?..

AFYON’DA BİR GAZİ

Bunu bir kenara not edip, temaslarımızı aktarmaya devam edeyim.
Cuma akşamı “Afyon ve Uşak’ın yöneticileri” ile yediğimiz yemeğin sonunda; Şehitler ve Gaziler Derneği Başkanı İsmail Kumartaşlı ile görüştük.
43 il ve 18 ilçede örgütlü bulunan derneğin başkanı İsmail Kumartaşlı, piyade uzman çavuş olarak görev yaparken, 11 Temmuz 2004’te Siirt’in Güçlükonak ilçesi Gabar Dağı’nda mayın patlaması sonucu yaralanmış.
Başına, 1 cm ve 5 cm derinliklerinde şarapnel parçaları saplanmış... 5 gün komada kalmış, daha sonra uzun süre tedavi olmuş... Halen bazı organlarını kullanmakta zorlanıyor.
Doğrusunu söylemek gerekirse;
Biraz “MHP propagandası”nın etkisi altında kalmış... Bizimle iki saate yakın sohbet ettikten sonra, giderken dedi ki;
“Çözüm Süreci’ne ve siz Akil İnsanlar’a yönelik görüşlerim yüzde 80 oranında değişti... Bölünüyor muyuz endişelerimden büyük oranda kurtuldum...”

SALONDA ŞOV YAPANLAR

Ertesi sabah, yani Cumartesi sabahı, “Medya temsilcileri”nin, “Hanımlar Kültür Platformları”nın, “İşçi Emeklileri Derneği”nin, “Kamu-Sen temsilcisi”nin, Emek Partisi İl Başkanı’nın, Sosyoloji Araştırma Geliştirme Derneği’nin, Uşak Alevi Kültür Derneği ile Kadın Hakları Derneği’nin başkan veya temsilcilerinden oluşan “STK mensupları” ile kahvaltılı bir toplantı gerçekleştirdik.
Elbette “eleştiri”ler oldu.
Elbette “sataşma”lar oldu.
Ve Kamu-Sen adına toplantıya katılan Osman Aydın gibi, elbette “şov” yapanlar, hiçbir fikir serdetmeden “Türk-Kürt kardeş, PKK kalleş” sloganı ile mastürbasyon yapanlar da vardı.
Ama, Kadın Hakları Derneği’ni temsilen gelen Hatice Özkan’dan öğrendik ki; “Afyon’da sürece destek yüzde 70’in üstünde”dir.
4 Mayıs günü öğleden sonra, Uşak Üniversitesi’nde öğrencilerle buluştuk.
Aynı akşam; otelde 50’ye yakın Sanayi ve Ticaret Odaları temsilcileri, işadamları ve STK temsilcileriyle bir araya geldik ve saat 23.00’e kadar sohbet ettik.
5 Mayıs Pazar sabahı; otelimizde bulunan Diyanet İşleri Başkanımız Prof. Mehmet Görmez ve muhterem eşi ile kahvaltı yapıp, hayli faydalı bilgiler edindikten sonra, şehit aileleri ve gazilerle bir araya geldik, onların hem “sorun”larını dinledik, hem “soru”larını cevapladık.
Ondan sonra da;
Programımızın son bölümü olan Uşak Organize Sanayi Bölgesi’ne gittik ki, “organize saldırı”ya orada maruz kaldık.
Seyahatin ayrıntılarını inşaallah yarınki yazımda anlatırım...
Haa, şunu söyleyeyim:
Bizim “krallar gibi ağırlandığımızı” iddia edenler şunu bilsinler ki, oradan oraya koşuşturmaktan, bazen yemek yemeye bile fırsat bulamıyoruz...
Tam aksine;
“Taş” yiyoruz, taş!..


Afyon ve Uşak yerel medyasına teşekkür
Afyon ve Uşak temaslarımızı dakikası dakikasına takip eden ve görüşmelerimizi ayrıntılı olarak yansıtan “yerel medya”ya teşekkür ediyorum.
Anahaber’e, Kocatepe’ye, Odak’a, Denge’ye, Türkeli ve Lider gazetelerine, bu arada Karahisar TV ve Kanal 3 televizyonuna da teşekkür etmeden geçmek olmaz.
Ve tabiî;
Karahisar Medya Genel Yayın Yönetmeni Murat Emre’nin hazırlayıp sunduğu ve gazeteciler Ahmet Sarlık, Murat Arısoy ve Mejnun Sancak’ın sorular sorduğu “Yerel Gündem” programı da son derece güzel ve faydalı oldu.
Gerek gazeteler, gerek televizyonlar, “Akil İnsanlar Heyeti”nin temaslarının kamuoyuna yansımasında önemli bir fonksiyon icra ettiler.
Meslektaşlarımızın; gerek toplantıları, gerek cılız tepkileri yansıtırken objektif davranmaları ve daha çok “sürecin yanında” yer almaları da takdire şayandı.
Ekibim adına, hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Hasan Karakaya Arşivi