Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

CHP’ye suçüstü

CHP’ye suçüstü

Esed gidiyor. Giderken de, İran Cumhurbaşkanı Ahmedi Nejat’ı, Hizbullah lideri Hasan Nasrullah’ı, Irak Başbakanı Nuri el Maliki’yi de beraberinde götürüyor. Ve tabii Kılıçdaroğlu’nu da.. Ahmedi Nejat ve siyasi partisi için yolun sonu.. Haziran ortalarından itibaren bir dönem fiilen bitiyor.. Fadlallah, artık Suriye’den çekilmeleri gerektiğini açıkladı.. Hizbullah’ta artık herkes Ahmedi Nejat’ın açtığı yoldan ilerlemiyor.. Nuri El Maliki ülkeyi bölünmenin eşiğine getirdi.. Bu üç lider, Şii-Sünni kardeşliği için yapılan tahrip çalışmalarını bitirdi ve İmam Humeyni döneminde elde edilen bütün kazanımları tükettiler..

Bu akılsız siyasetin sonucu olarak, İran, bütün bunları neyi elde etmek için yaptı ise, elde etmeye çalıştığı bütün bu değerleri tehlikeye attı..
Kılıçdaroğlu; AK Parti ve Erdoğan aleyhine olan her şeyi meşru zanneden bir anlayışa sahip.. Öyle ki, aynı çizgide siyaset yaptığı yabancı bir ülke politikacısı tarafından kendi ülkesinin başbakanına karşı söylediği sözler yüzünden kınanıp eleştirilebiliyor..
Kılıçdaroğlu’nun öfkesi aklından büyük.. Ağzından çıkanı kulağı duymuyor sanki..
Sanırım grubunda en iyi anlaştığı kişi, zeka ikizi sayılacak kişi Kamer Genç olsa gerek..
Son olay ise bütün bu olanların üzerine adeta tüy dikti..
Olanlara bakar mısınız, Ergenekonun avukatlığından nerelere savruldular..
MHP de CHP’nin peşine takıldı. Ergenekon kardeşliği yetmedi şimdi Suriye için el birliği yapıyorlar.. “Türkiye İran olmayacaktır” diye slogan atanlar, şimdi el birliği ile Türkiye’yi Suriye’ye çevirmek istiyorlar.. Güya Türk Milliyetçiliğinden dem vuruyorlar ama Arap Milliyetçileri ile işbirliği yapıyorlar.. Anlaşılan Arap düşmanı Türk Milliyetçiliği dönemi bitti. Aynı kadrolar öbür tarafta da Türk düşmanı Arap Milliyetçiliğinin sponsorluğunu yapıyorlardı..
Şimdi ne oldu ise Esed aşkı bunları bir araya getirdi..
Güya Apo’ya karşılar ama bir zamanlar Apo’yu muhafaza eden rejimle bir anda kol kola giriverdiler.. Apo’ya karanfil veren  Perinçek ve Apo’nun birliklerini denetleyerek onlara eğitim veren Yalçın Küçük şimdi Ergenekon davasının tutuklu sanıklarından değil mi?
Bu işler karışık. Kimin eli kimin cebinde belli değil. Bugün kanka olan CHP ve MHP dün, soğuk savaş döneminde sağ-sol kavgasının uç kanatları değil mi idi?
Perinçek Çin komünisti değil mi, MHP de Doğu Türkistan davasının yılmaz savunucusu. Peki nasıl oluyor da ikisi birden Ergenekon locasında buluşuyorlar?
CHP de, MHP de bir yol ayrımında. Ama önce CHP yol ayrımına gelmiş gibi ve Kılıçdaroğlu’na yolun göründüğü anlaşılıyor..
Yerel seçimler öncesi ve sonrası CHP’de fırtına kopacak, yer yerinden oynayacak gibi gözüküyor.
10. yıl marşı polemikleri, içki yasağına karşı verdikleri tepkilerle aslında kendi tabanlarını tüketiyorlar..
Sahi, CHP, 10. yıl marşı polemiği yapacağına, Cumhuriyetin 10. yıl albümünü yayınlasa ya! Hadi o albümü yayınlasın ve seçim kampanyasını onun üzerine kursun bakalım kaç oy alır?.. 10. yıl marşı, o “Onuncu yıl albümü”nü hazırlayan zihniyetin kaleme aldığı bir marştır..
Hitler hayranı bir CHP, İslam düşmanı, “Ümmet leşi”nden söz eden, Şeriata akılalmaz hakaretlerde bulunan bir albüm.. Hadi Kılıçdaroğlu bu albümü yayınla! Bu albümün sayfalarını pankart yapın, gazetelerde cumhuriyetin değerlerini koruma adına ilan olarak yayınlayın!.
Bu albümü, o zaman sanırım  Kılıçdaroğlu ve Kamer Genç kafalı bir ekip hazırlamış olsa gerek..
Esed gidecek, giderken Kılıçdaroğlu’nu da götürecek.. Savaş suçlusu Esed’e yardım ve yataklık eden, bir insanlık suçlusu, bir cani politikacı ile işbirliği yaparak, kendi yurttaşlarına karşı kanlı eylemler düzenlenmesine alet olan bir politikacı olarak Kılıçdaroğlu’nun bu işin hesabını yargı önünde vermesi gerek..
Haberler, Reyhanlı saldırganı bir çetenin, CHP-Esed buluşmasını birlikte örgütlediği ortaya çıktı diyor.
Şu haber bu gerçeği gözler önüne seriyor: “CHP’li bir heyet, 7 Mart’ta Şam’da Beşşar Esed’i ziyaret etmişti. Ziyaretle ilgili şoke eden ayrıntı yaklaşık olarak 3 ay sonra ortaya çıktı. CHP’lilerin ‘bizi sadece taksiyle Şam’a götürdü’ dedikleri Mahmut K.’nın ‘Görüşmeyi Şam’daki ortağım Anas Asalıeh ayarladı’ dediği Muhaberat görevlisi Ebu Firas’ın CHP heyetiyle Beşşar Esed arasındaki görüşmeye de bizzat katıldığı ortaya çıktı. CHP Hatay Milletvekili Refik Eryılmaz’ın baş başa görüşmesini ayarlayan Ebu Firas’ın, CHP Milletvekilleri Hasan Akgöl, Mevlut Dudu, Şafak Pavey ve Aytuğ Atıcı’nın Esed’le yaptıkları görüşmede de hazır bulunduğu fotoğraflarla belgelendi.” Terör eylemini gerçekleştiren bir yabancı istihbarat örgütü ile işbirliği içinde olduğu iddia edilen bir ana muhalefet liderinden söz ediyoruz.. CHP lideri Kılıçdaroğlu suçüstü oldu.. Esed giderken arkasında işbirlikçilerini de götüreceğe benziyor..
Bakalım Kılıçdaroğlu yargı kararı ile mi, yoksa parti kararı ile mi gidecek, onu zaman gösterecek.. Baykal ve Gürsel Tekin’in son günlerdeki açıklamaları, CHP içinde yakında önemli gelişmeler olacağını gösteriyor. CHP ile aynı kulvara girenlerin de bu gelişmelerden ders alması gerekir.. Reyhanlı’daki patlamada CHP’nin sorumluluğu yanında, daha önce Suriye’den gelen kardeşlerimize yönelik saldırılarda da bir başka partinin canı yanabilir.
Ne demişler, “alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste!” Hilafet fonundan aktarılan paralarla bira fabrikası kuranlar, aynı mirasın avukatlığını yapmaya devam ediyorlarsa sonucuna da katlanmaları gerekir.. Daha gelecek günler, geçen günleri aratacak onlara! Selâm ve dua ile..
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
6 Yorum
Abdurrahman Dilipak Arşivi