Ebû Zer radıyallahu anh şöyle dedi:

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bana: 

“Kardeşini güleryüzle karşılamak şeklinde bile olsa, hiçbir iyiliği küçük görme” buyurdu.”[1]

Açıklama: Birçoğumuzun önemsemediği, fakat hayatı çok sevimli kılan bir gerçeği Ebu Zer radıyallahu anhu bizlere bu rivayetiyle hatırlatıyor. Gerçekten de önemsiz bir konu olsaydı bu hadis-i şerif bizlere kadar ulaşmazdı.

Bu hadisimizde sadece güleryüzlü olma ahlakı anlatılmamıştır… Yine tek cümleyle bir çok konuya değildiğini görüyoruz. Nelerdir bunlar, hemen sıralayalım:

1- Arkadaş ya da dost demiyor; ‘kardeş’ diyor efendimiz aleyhisselam… Mü’minler ancak kardeştirler…

2- Kardeşinle karşılaştığında ona pozitif enerji vermelisin. İstediği kadar moralin bozuk olsun. Moralsizliğini kardeşine yansıtmamalısın. Ona sıkıntı vermeye hakkın yok. Çünkü o senin kardeşin…

3- Kardeşini güler yüzle karşılamak bir iyiliktir ve bu iyilik senin cennetteki dereceni artırır…

4- Bazı ecir çeşitleri vardır, hiç yormaz; tebessüm gibi… Sadece yüz kaslarımıza tebessüm formatı atacağız, o kadar… Bu kadar kolay bir ibadet şekli…

5- Yapılan ibadetlerin Allah katındaki derecesini bilemeyiz. Küçük gördüğümüz bir ibadet, Allah-u Tealaya çok sevimli gelir ve o ibadetimizle tüm günahlarımızı bağışlayabilir. (Şirk hariç.)

6- Tebessüm, kalbin sözcülerinden biridir… Kardeşimizi tebessümle karşıladığımızda ona çok mesajlar veririz. Mesela:

“ a- Gelişine çok sevindim.

b- Bana rahatsızlık verdiğini düşünme.

c- Bana güvenebilirsin.

d- Senin hakkında önyargıya sahip değilim, rahat ol.

e- Senin hakkında olumsuz bir bilgiye sahip değilim, rahat ol.

f- Ben seni Allah için seviyorum.” Deriz…

Bir tebessümle bu kadar çok mesaj vereceğimizi düşünmüş müydük?