M. Şevket Eygi

M. Şevket Eygi

Demokrasi Din Değildir

Demokrasi Din Değildir

*Demokrasi bir din değildir, siyasî bir rejimdir. Bir Müslüman, demokrasiyi din gibi algılarsa, İslamın yerine koyarsa, dinden çıkar. İslamın yanına da koyamaz. Demokrasi bir köprüdür. Akıllı ve şuurlu Müslüman o köprüden islamî sisteme geçmeye çalışır; bu işi için nelerin yapılması, nasıl çalışılması gerekiyorsa onları yapar.
 
*1923’ten bu yana, Cumhuriyet tarihindeki en serbest, hürriyetli, en fazla din, inanç, fikir, muhalefet hürriyeti olan devir bugünküdür. Vatandaşlar artık inançlarından, ibadetlerinden dolayı mahkemeye verilmiyor, hapsi mahkum edilmiyor.
 
*En fazla medya hürriyeti de bu devirdedir. Cumhuriyet ve Sözcü gibi gazeteler son derece ağır, şiddetli muhalefet yapabiliyor, en sert ve yavuz muhalif yazarlar serbest. Cezaevlerinde birkaç gazeteci var ama onlar muhalif yazılarından dolayı sanık değil; kendilerine isnad edilen suç darbeyle ilgili.

*Büyük medya, yapısı itibarıyla hürriyet ve haysiyetini kendi içinde, kendi iradesiyle kayb etmiş durumda. İsterlerse yapabilirler ama muhalefet yapmıyorlar. Bir sürü holdingin, bankanın, dev şirket ve fabrikanın da patronu olan ve milyarlarca dolara sahip bulunan kişiler muhalefet yapmamayı menfaatlerine uygun görüyor.
 
*Selanik Dönmeleri (D büyük harfle), Kriptolar, egemen azınlıklar, vesayet rejiminin gittikçe güç kaybetmesinden son derece rahatsız ve tedirginler; eski faşist ideolojik rejimi ayakta tutabilmek için çılgın geziler yapıyorlar.
 
*ABD, İsrail, AB, beynelmilel kapitalizm, sömürgeciler Türkiyenin kendi millî kimlik ve kültürüne dönmesine çok öfkeleniyor ve hırçınlık yapıyorlar. Lozanın gizli protokollarının, Hahambaşı Haim Nahum doktrinin çiğnenmesinden hiç razı değiller.
 
*Vesayet rejimi hayli törpülendi ama resmî ideoloji saltanatı devam ediyor.
 
*İslamî kesimin ve hareketin içine sızan din sömürücüleri, vaktiyle bozuk deniler düzenin haram rant ve menfaatlerini yağmalamak için koşuşturuyor.

*İslamî eğitime ve okullara sahip olmayan ve istisnalar dışında, atalarının Türkçe mezar taşlarını bile okuyamayacak kadar cahil bırakılmış/kalmış olan Müslüman çoğunluk, emperyalistler ve vesayetçiler tarafından bin kadar birbirinden kopuk hizbe, fırkaya, gruba, parçaya, İslamcılığa ayrılmıştır.
 
*Maddî terakki, otoyollar, köprüler, havaalanları, limanlar, gökdelenler, rezidanslar, lüks otomobiller, konforlu ve israflı hayat bakamından çağ atlayan Türkiye’de ahlak, doğruluk dürüstlük, faziletler, iffet, namus geriliyor. Suç patlaması var. Hırsızlık, dolandırıcılık, zina, haram yeme yaygın.
 
*Beş yüz milyar (belki daha fazla) kara, kirli, necis, haram para birikimi olduğu söyleniyor.
 
*Kara, kirli, haram, necis, gayr-i meşru servetler için nereden buldun sorusu sorulamıyor.
 
*Feminizm ve kadın hürriyeti yaygaraları içinde devlet TC başlıklı resmî vesikalarla yasal, korunmuş, kollanan, KDV’li seks köleliği yaptırıyor.

*Yeni Medenî Kanun aileyi, yeni ceza Kanunu toplumu çökertiyor.

*Çağ atlayan, maddî ve teknik bakımdan harikalara imza atan Türkiyede iç barış ve toplumsal mutabakat dinamitlenmiş, korku veren bir çözülme ve bölünme görülüyor.

*Dünya devletleri listesinde temizlik ve şeffaflık bakımından Türkiye kaçıncı sıradadır ve 10 üzerinden notu kaçtır?

*Eğitim sistemi yollar kadar düzgün, gökdelenler kadar yüksek, hava yolları kadar başarılı mıdır?

*Türkiye aydınları, elit sınıfı, okumuşları; denetim, uyarı, muhalefet vazifesini hakkıyla yerine getirmekte midir?

*Türkiyede Almanyada, İngilterede, Amerikada, Japonyada olduğu gibi ve kadar güçlü bir fikir, araştırma, inceleme, kültür faaliyeti var mıdır?

*Bir ülke sadece maddî ve teknik kalkınma, mükemmel otoyollar, gökdelenler, Boğaz köprüleri, lüks otomobiller, konforlu hayat, ihracatın patlaması ile uçabilir mi? Bunların yanında insan haklarına saygı ve bağlılık, âdil hukuk sistemi, vasıflı bir eğitim, iç barış, toplumsal mutabakat, ahlak, fazilet, bilgelik de olması gerekmez mi?

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
M. Şevket Eygi Arşivi