Feyzullah Birışık

Feyzullah Birışık

Tebessüm Ettiren Bir Diken

Tebessüm Ettiren Bir Diken

Hz. Aişe (r.a) Hz. Peygamber’in (s.a.v) şöyle dediğini rivayet et­miş­tir: “Müslüman’ın başına gelen her musibet hatta ona batan bir diken dahi Allah onun günahlarına keffâret kılar.

Yeryüzünde nefes alan her canlı; iklim ve coğrafyadan kaynaklanan farklı farklı sorunlarla karşılaşır… İster iman eden bir Müslüman olsun ister inkâr eden bir kâfir… Herkes bir şekilde dünyada yaşamanın bir bedelini öder… Kış gelir inan da inanmayan da üşür… Yaz gelir inanan da inanmayan da sıcaktan bunalır… Kaza kurşunları inanana da inanmayana da isabet eder…

Dağa çıkarsınız, dağlar sizi güller ve dikenlerle karşılar. İnananın da inanmayanın da ayağına diken batırır… İnanan da inanmayan da acı çeker…

Ama gelin görün ki iman edenlere isabet edilen her sıkıntı Müslümanların günah defterinden bazı günahları siler… Ya rabbi! Bu ne güzel bir ikram…

Bir insanın başına her türlü musibetler gelebilir. Bir felç kalma musibeti gelir kişiyi yatağa mahkûm eder… Atılan bir taş göze isabet eder kör olursunuz. Dünyaya tek gözle bakarsınız ömür boyu… Bazı musibetler vardır doğumdan önce isabet eder ve sakat dünyaya gelirsiniz…

Musibetler hızı keser… Ama öyle bir müjde var ki, işlenen günahlara turnusol kâğıdı gibi düşer…

Günahlara kefaret müjdesi büyük bir müjdedir… Kişiyi cehennemin yanından adım adım uzaklaştıracak kadar önemli ve büyük bir müjde…

Bu hadisimiz, ‘durma ve yürü’ dercesine müslümanın yarasına sürülen bir melhem gibidir… Sahabeler başlarına gelecek musibetten sonraki müjdeyi efendimiz aleyhisselam’ın ağzından bakın nasıl işitmek istemişler;

“Ebu Saîd el-Hudrî'den (r.a) gelen bir rivayete göre Hz. Rasulullah (s.a.v.) “Siz kadınlardan herhangi birinin, önünden üç çocuğu giderse, mut­laka onlar onunla cehennem arasına perde olurlar.”  buyurdu. Bir kadın “Peki iki?” diye sordu. Rasûlullah (s.a.v.): “İki de öyle” buyurdu

Bir anne düşünün zorluklarla üç çocuk dünyaya getirmiş ve birer birer can vermişler… Ve musibet karşısında sabretmesi bekleniyor… İşte merhamet edenlerin en merhametlisi olan Allah-u Teâlâ musibetle sınadığı kullarının sabrını kolaylaştıracak bir müjde veriyor…

Hanım sahabelerden olup iki çocuğunu kaybeden bir anne bu hadisi işittikten sonra aynı primin kendisine de isabet edip etmediğini bakın nasıl da merak ediyor:

“… Peki, iki?” de mi?

Ya rabbi sen sevdiklerine karşı ne kadar da merhametlisin…

Bir müslüman’ın başına her türlü musibetler gelebilir… Bu musibet bir deprem de olabilir bir sel de olabilir… Mal ve can kaybına yol açacağı gibi kişinin elinde ne varsa kaybettirecek bir musibet te olabilir…

Her türlü musibeti sabırla karşılamalı ve isyanın önü tıkanmalı… Çünkü musibetler esnasında damarlarda kan gibi dolaşan şeytan boş durmayıp isyan bayrağını havalandırtmak ister… Oysaki bir müslüman’ın başına gelebilecek irili ufaklı her şey kendi menfaatinedir…

Başa gelen musibetlerin günahlara kefaret olarak değerlendirilecek olması bana Allah’ın, insanların bu imtihan dünyasında az sıyrıkla çıkmasını istediğini hatırlatıyor…

Hele de iman arttıkça musibetlerin artması… Bir yandan iman artarken diğer yandan artan imanın musibetlere davetiye çıkarması ve başa gelecek musibetlerin günahları hafifletmesi…

Subhanallah!

Başa gelecek bir musibet iki farklı sevap paketi sunar; sabır ecri ve günahların bağışlanma müjdesi…

Bu hadisin kıymetini Allah’ın huzuruna çiçek gibi çıkmak isteyenlerden başkası anlamakta güçlük çeker…

 


 Buhârî, “Merdâ”, 10/103; Müslim, “el-Birr ve’s-Sıla”, 16/129.

 Sahihtir: Neseî ve İbn Hibbân rivayet etmiş, Elbânî, Sahîhu'l-Camii's-Sağîr’de (hadis no: 5969) sahih olduğunu söylemiştir. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
Feyzullah Birışık Arşivi