M. Emin Parlaktürk

M. Emin Parlaktürk

Hadis Nakillerine Dikkat!

Hadis Nakillerine Dikkat!

Kur’an ayetlerini nakilde bir sorun yok, lakin diğer nakillerde çok dikkatli olmak lazımdır. Çünkü, Müslim’in rivayet ettiği: "Kişiye, her duyduğunu anlatması, yalan olarak yeter!" hadis-i şerifi meşhurdur.
 
Allah Teala, Kur’an-ı Kerim’i onunla amel edilsin diye göndererek şöyle buyurdu: “Rabbinizden, size indirilene uyun ve O'ndan başka dostlara uymayın. Ne kadar da az öğüt alıyorsunuz!”(A’raf,3).
 
Kur’an, kendisine uyulmak için okunur, ayetleri çıkar amaçlı kullanılamaz ve dünya menfaatlerine alet edilmez. Kur’an’ın ilk muhatabı olan Hz.Peygamber (s.a.v) şöyle buyurur: "Kur'an- Kerim'i okuyun, onu (dünya menfaatlerine vesile kılmak sûretiyle) yemeyin!"(Ahmed bin Hanbel, Müsned; Heysemî, M. Zevâid, VI/168).
***
Kur’an’dan başka, sahih olduğu kesin olan hadislerle amel etmek de vaciptir. Çünkü Cenab-ı Hakk: “Peygamber size ne verdiyse onu alın, size ne yasakladıysa ondan sakının. Allah'tan korkun. Çünkü Allah'ın azabı çetindir” buyurur.(Haşr,7).
 
Hz.Peygamber efendimiz, Kur’an’ı en iyi anlayan ve onu en güzel açıklayan bir mübeyyin ve bir müfessirdir. Ayet açıktır: “Sana da, kendilerine indirileni (helâl ve harâmı) insanlara açıklayasın diye Kur’ân’ı indirdik; tâ ki düşünsünler.”(Nahl,44).
 
Allah’ın ve Rasulünün sözü varken, onların sözünün üstüne farklı bir söz söylemek asla caiz olmaz. Allah buyurur: “Ey îmân edenler! Allah’ın ve Resûlünün önüne geçmeyin! Ve Allah’dan sakının! Şübhesiz ki Allah, her şeyi işiten, hakkıyla bilendir.”(Hucurat,1).
 
Bir konuda Allah ve Rasulü hüküm verdiyse bir Müslüman için mesele orada biter. Çünkü: “Allah ve Resulü herhangi bir meselede hüküm bildirdikten sonra, hiçbir erkek veya kadın müminin, o konuda başka bir tercihte bulunma hakları yoktur. Kim Allah’a ve Resulüne isyan ederse besbelli bir sapıklığa düşmüş olur.”(Ahzab,36).
 
“Eğer Allah'a ve âhiret gününe iman ediyorsanız, aranızda herhangi bir konuda ihtilafa düşerseniz, onu Allah'a ve elçisine götürün. Böyle davranmanız, sizin için daha iyidir ve sonuç itibariyle daha güzeldir."(Nisa, 4/59).
***
Bu açık hüküm ve uyarılar, bir Müslümanın dini hayatı konusunda nasıl davranması gerektiğini açıkça ortaya koymaktadır. Allah ve Rasulünün sözlerinin ve hükümlerinin bağlayıcılığı konusunda en küçük bir tereddüt yoktur.
 
Allah’ın Kitabı bozulmamış haliyle elimizde mevcut olduğundan ayetlerde en küçük bir şüphe söz konusu değildir. Lakin, Peygamberimizin hadisleri konusunda aynı şeyler elbette söylenemez. Zira, Rasulüllah adına o kadar çok hadis uydurulmuştur ki, bunlar sahih hadislerin arasına karışmış olduğundan ayırt etmek hayli müşküldür. Bunları ancak erbab-ı ilim ve muhaddisler fark edebilir.
 
İyi niyetli olduklarından asla şüphe etmediğimiz ancak gaflet ve cehalet sebebiyle hataya düşen bazı mümin kardeşlerimizin, hadis nakillerinde büyük vebale girdiklerini üzülerek görüyoruz. Geçenlerde bir kardeşimiz, hadis naklediyor, kaynağını da veriyor ama bu kaynağın uydurma hadislerin toplandığı “mevzuat” kitabı olduğunun farkında değil!...
***
Meşhur âlim Aliyyü’l-Kari’nin uydurma hadisleri topladığı ve maruf ismi “Mevzuati’l-Kübra” olan “el-Esrarü’l-Merfûatü Fî’l-Ahbâri’l-Mevzûati” isimli eserini kaynak vererek aktardığı hadis, aslında müellifin “mevzu hadis” olarak tespit edip kitabına koyduğu uydurma bir hadistir. Ama kardeşimiz bunu hadis diye naklediyor!
 
Peygamberimiz söylemediği halde, kendisi hakkında yalan hadis uyduranları cehennemle tehdit ettiğini hatırlatıp (Ahmed b.Hanbel, Müsned,III/13,39; İbn Mâce,Mukaddime,4), yazımıza şu ayetle son verelim: "Bilmediğin şeyin ardına düşme, çünkü göz, kulak ve kalp hepsi sorumludur, mutlaka sorguya çekilecektir."(İsra,36).
 
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
8 Yorum
M. Emin Parlaktürk Arşivi