Serdar Arseven

Serdar Arseven

Sayın Haşim Kılıç’a Twitter ayıbı!..

Sayın Haşim Kılıç’a Twitter ayıbı!..

Bu yazıyı kaleme aldığım dakikalarda, Sayın Haşim Kılıç’ın Twitter nezdinde “mağduriyetine” ilişkin bir girişimde bulunup bulunmadığını bilmiyordum.

Özel Kalem’de ve “basın”da görevli arkadaşlar konu hakkında bilgi sahibi olmadıklarını belirtmekteydiler.

Ben de “olanla” iktifa etmek durumunda kaldım.

İkinci mesele, gündemin gerisinden gelmeyi sevmem.

Pazartesi günleri yayımlanan gazetemde yazım olmadığından, konuyu bugüne bırakmak durumunda kaldım.

Konuyu görmezlikten gelmek de olmadı.

Gecikmeden dolayı özür dilerim.

Efendim…

Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ı severiz!..

Onun son zamanlardaki açıklamalarını ve başında bulunduğu Kurum’un tavırlarını  “adalet”e  uygun bulmasak da, “Kardeşlik Hukuku”na riayetle “geçmiş olsun” deriz.

Sebep mi?..

Anayasa Mahkemesi’nin yeni açtığı Twitter hesabında Sayın Başkan Kılıç’ın uğradığı “Twitter mağduriyeti”ne dair bir açıklama yer alıyor.

Deniyor ki:

“Anayasa Mahkemesi Başkanı Sayın Haşim KILIÇ’ın adı ve fotoğrafı kullanılarak çeşitli Twitter hesapları açıldığı ve bu sahte hesaplardan Sayın Başkan adına mesajlar gönderildiği tespit edilmiştir. Anayasa Mahkemesi Başkanı Sayın Haşim KILIÇ’ın hali hazırda aktif olarak kullandığı her hangi bir Twitter hesabı bulunmamaktadır. Bu nedenle, kamuoyunu yanıltmaya yönelik söz konusu sahte hesaplara itibar edilmemesi saygıyla duyurulur.”

Konuya ilişkin haber de dikkat çekici…

Sayın Kılıç’a sevgimden dolayı “pek de hoşuma gitmeyen” haberde şöyle deniliyor:

“Erişime açılması kararı verdiği Twitter’da, Başkan Kılıç’ın adına sahte hesaplar açıldı. Anayasa Mahkemesi, kendi sitesinden açıklama yapmak zorunda kaldı.”

Kişilerin hak ve özgürlüklerini ihlâl eden iletileri kaldırmadığı gerekçesiyle engellenen erişimi, AYM kararıyla kaldırılan Twitter, Mahkeme Başkanı Haşim Kılıç’a musallat oldu. AYM , tek tek kişilerin hak ve özgürlüklerinin ihlâl edilmiş olması nedeniyle Twitter’a tüm erişimin engellenmesinin iletişim özgürlüğüne ağır darbe niteliğinde olduğuna karar vermişti. BTK da bu karara dayanarak erişimin engellenmesini kaldırmıştı. Tartışmalar sürerken Twitter bu kez kararı veren Mahkeme’nin Başkanı Haşim Kılıç’ı zor duruma düşürdü. Kılıç adına, ‘resmi Twitter hesabıdır’ denilerek @hasimkilicAYM adresiyle sahte hesap açıldı. Kılıç’ın fotoğrafı ve Anayasa Mahkemesi binasının fotoğraflarının yer aldığı hesaptan, özellikle Twitter’a erişimin engellenmesi ve Anayasa Mahkemesi’nin bu konudaki kararlarına yönelik değerlendirmeler yapıldı. Kılıç’ın ağzındanmış gibi gönderilen bu tweetler üzerine, AYM’den açıklama geldi. Kılıç’ın Twitter hesabı bulunmadığı belirtilen açıklamada şöyle denildi… (Bundan sonrası AYM’nin yukarıda açıklaması. Resmi internet sitesinden aynen.)

Evet…

Sayın Haşim Kılıç adına hesap açanlar kendilerinin “kişisel hakkı”na saldırıda bulunmuşlardır.

Bulunmuşlardır da…

Bu işin çaresi ne?..

Sayın Haşim Kılıç, Türkiye Cumhuriyeti’nin yargı organlarını umursamayan  Twitter’daki bu hak ihlâline karşı ne yapabilir?..

Neyse ki, Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın ortaya koyduğu “Sağlam İrade” sayesinde süngüleri biraz düştü de, Türkiye’ye “Twitter memuru” göndermeye karar verdiler.

Sayın Kılıç, Twitter memurlarından bir randevu alsa ya da kendilerini bir “Türk Kahvesi” içmeye davet etse…

“Karşılıklı ‘hoşgörü’ anlayışı içerisinde, karşılıklı ‘diyalog’ yolu ile halletsek bu işi. Ben adıma hesap açanları sizlere bildirsem, sizler de bir zahmet bu işe bir el atsanız olmaz mı?” diyebilir mi?..

Ben şahsen “mail” göndermek suretiyle şahsıma yönelik “hak ihlâllerini” bildirdim.

Ancak herhangi bir sonuç alamadım.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne ve yargı organlarına saygımdan dolayı, Anayasa Mahkemesi’ne başvuru kararı aldım.

Bunu da kamuoyuna duyurdum.

Benim problemimi “umarım” Anayasa Mahkemesi çözer.

Sayın Haşim Kılıç’ın problemi nasıl çözülür bilemem.

Anayasa Mahkemesi’ne “Twitter aleyhine” başvuruda bulunabilirler mi acaba?.

Yargı yollarını tüketmek gibi bir “mecburiyeti” olmadığından…

Hani diyorum ki…

Neyse…

Umarım Sayın Haşim Kılıç’ın “mağduriyeti” bir şekilde giderilir.

“Kardeşlik Hukuku” adına bir kez daha “geçmiş olsun” diyorum Sayın Kılıç’a.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi