Ersoy Dede

Ersoy Dede

BBP’yi neden kurmuştunuz?

BBP’yi neden kurmuştunuz?

Efsane Muhsin Yazıcıoğlu için “iyi bilmezdik” diye kapak yapan bir yayın var biliyorsunuz.. Türk Solu dergisi.. Çatı’nın adayı; “Ekmeleddin İhsanoğlu’na neden evet?” diye kendini kapak yapınca, gururla gösteriyordu kameralara.. Neredeeen, nereye... BBP’nin bugünkü Genel Başkanı Mustafa Destici, o Çatı adayını destekleyeceklerini, bunun demokratik bir hak olduğunu falan söyledi.. Demokratik hak ne biliyor musunuz? Türk Solu ile kameralara poz veren, Muhsin Yazıcıoğlu’nun “bela mısınız siz memleketin başına?” dediği CHP’nin adayı Ekmeleddin İhsanoğlu’nun kampanyasına katılacağına, dükkânı kapatıp gitmektir demokratik hak.. Mustafa Destici’nin lafıyla, CHP’nin adayına oy verecek bir Alperen var mı, bilemiyorum.. Ama nasıl olur da Destici böyle bir intihar uçuşu yapar, onu da açıkçası aklım kesmiyor.. Bakın ne diyor efsane Muhsin Yazıcıoğlu; “Cumhuriyet Halk Partisi benim inanç ve değerlerime karşı... Cumhuriyet Halk Partisi halka inanmıyor. Cumhuriyet Halk Partisi halkın iradesine güvenmiyor. Cumhurbaşkanını Meclis’e seçtirmem diyor. O zaman halk seçsin diyorsunuz. Halka da seçtirmem diyor. Sen bela mısın? Ne istiyorsun o zaman? Benim istediğim olur, benim istemediğim olmaz diyor? Halbuki ben diyorum ki; milletin istediği olur. Milletin istediğinin yanında yer alırız biz.” Bu sözleri isterse Sayın Destici, internette arayıp bulabilir.. İsterse Sayın Destici, kendisinin de CHP ile ilgili sert sözlerini internetten bulabilir..

MHP

Gelelim MHP meselesine.. Deniyor ki, Ekmeleddin İhsanoğlu, aslında, CHP’nin değil, MHP’nin adayıdır.. İşte bin tane de bu savı destekleyecek argüman koyuyorlar ortaya.. Peki o vakit acaba, korka korka soruyorum, BBP, kendi kuruluş felsefesini inkâr etmek pahasına mı böyle bir ittifaka giriyor? Sayın Destici şu ifadeyi hatırlar mı acaba? “... MÇP’deki, Türkiye’nin muktedir güçleriyle oportünist işbirliğine hevesli seçkinler ile millici halk tabanı artık birbirinin kamburu olmayacaktır....” Bilmeyenler için arz edeyim.. Elbette Sayın Destici adı soyadı kadar iyi biliyor.. 1991 seçimlerinde, partilerinden19 milletvekilini TBMM’ye sokan RP-IDP ittifakına karşı çıkan Yazıcıoğlu ve ekibi, Türkeş ve birinci çemberi tarafından dışlanmışlardı.. Sadece dışlanma değil, ciddi baskı altındaydılar da aynı zamanda.. 1992 Temmuz’unda, bir grup MÇP’li, fikren Yazıcıoğlu’na daha yakın görünen “Bizim Dergah” dergisini basarak Emir Kuşdemir’i darp ettiler.. Bunun üzerine, Yazıcıoğlu, 6 milletvekiliyle birlikte MÇP’den ayrılarak BBP’yi kurdu.. O söz, işte o ayrılığın beyanıydı.. “....... Türkiye’nin muktedir güçleriyle oportünist işbirliğine hevesli seçkinler......” ne de güzel anlatmış değil mi?... Tıpkı bugün gibi..

KARŞILIĞI YOK

Bir araba dolusu lafı, kurdukları ittifakın reel politik bir karşılığı olduğunu düşündüğümden etmedim.. Başta Sayın Destici olmak üzere, içinde sevdiğim tonla adamın olduğu bir hareketin nasıl olup da, rezondetrini inkâr edercesine böyle sevimsiz bir işbirliği içinde olduğunu anlamadığımdan söylüyorum bunları.. Yoksa mesela ben biliyorum, görüyorum.. Saadet Partisi’nin de BBP’nin de lider kadroları her ne karar verirse versin seçmen kitlesi, tabanı CHP’nin adayının altına mührü basmayacaktır.. Ama ne oluyor biliyor musunuz, insan üzülüyor... Ne diyor Yusuf Hayaloğlu? “... Göğsüm daralıyor, yüreğim kanıyor, olmasaydı sonumuz böyle...” Kalın sağlıcakla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ersoy Dede Arşivi