Ayhan Demir

Ayhan Demir

Siyonist terör turnusolünde Balkanlar

Siyonist terör turnusolünde Balkanlar

Gezi olayları ve 17 Aralık sürecinde oldukça asil bir duruş sergileyen Balkan halkları, aynı tavrı, Filistinli kardeşlerimizin Siyonist teröre karşı direnişlerinde de devam ettiriyor. İskeçe’den Mostar’a, Prizren’de Saraybosna’ya, Üsküp’ten Saraybosna’ya kadar birçok Balkan şehri, Siyonist terörü tel’in edip, Gazze ile saf tutuyor.

İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına yönelik en dikkat çekici tepki, Yunanistan ana muhalefet partisi Radikal Sol Koalisyon-SYRIZA ve Yunanistan Komünist Partisi-KKE’den geldi. Her iki parti de İsrail’in askeri operasyonlara son vererek, Gazze’ye yönelik ablukayı kaldırması çağrısında bulundular. Ayrıca SYRIZA Gümülcine’de ve Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu-BTTADK, İskeçe’de protesto yürüyüşleri gerçekleştirdiler. İşkeçe’deki yürüyüşe, BTTADK Başkanı ve İskeçe seçilmiş Müftüsü Ahmet Mete, Gümülcine seçilmiş Müftüsü İbrahim Şerif, SYRIZA İskeçe Milletvekili Hüseyin Zeybek, PASOK Rodop Milletvekili Ahmet Hacıosman, DEB lideri Mustafa Aliçavuş da katıldı. Doğrusu, bu birlik tablosu oldukça memnun ediciydi.

Makedonya’daki Müslümanlar ise ‘Gazze İçin Barış Yürüyüşü - 21. Yüzyılın Soykırımı Platformu’ adı altında, Üsküp’te bir yürüyüş tertiplediler. Mavi Marmara gemisinde bulunan Jasmin Recepi’nin de aralarında bulunduğu platform üyeleri, Yahudi Soykırım Müzesi’ne doğru yürümek istediler. Ancak Makedonya Polisi, şehrin karşı tarafına geçmelerine müsaade etmedi. Böylece, her fırsatta Türkiye’ye yönelik sahte dostluk mesajları veren, aşırı sağcı-milliyetçi VMRO-DPMNE’nin gerçek yüzü bir kez daha görüldü. VMRO-DPMNE, Osmanlı’ya isyan eden zümreyi temsilen kurulan, VMRO’nun mirasçısı olduğunu açıkça gösterdi.

Yürüyüşe, hiçbir Türk ve Arnavut partisi yetkilisinin katılmaması da oldukça dikkat çekiciydi. Özellikle ülkenin en büyük Türk partisi olan TDP lideri Kenan Hasip ve Devlet Bakanı Furkan Çako’nun bulunmaması, ‘bugün değilse ne zaman’ sorusunu akıllara getirdi.

Kosova halkı, haftalardır Filistin halkına destek ve İsrail zulmünü tel’in eylemleri düzenliyor. Filistinli şehitler için dualar ve mevlidler okunuyor. Ayrıca Prizren’deki binlerce Türk, Arnavut ve Boşnak, İsrail’i kınama yürüyüşleri tertiplediler. Ülkenin en büyük Türk partisi olan KDTP lideri Mahir Yağcılar’ın da protestolara katılması takdire şayandı. Keşke ülkenin diğer siyasi aktörleri de bu kadar duyarlı olabilselerdi.  

Filistin topraklarındaki Siyonist İsrail zulmüne en yoğun tepki gösteren Balkan ülkesi Bosna Hersek oldu. Tuzla, Mostar, Zenitsa ve Saraybosna’da düzenlenen çeşitli etkinlikler ile İsrail zulmü tel’in edildi. Özellikle Saraybosna ve Zenitsa’da düzenlenen protesto yürüyüşlerine binlerce kişi katıldı. Savaşın soğuk ve kanlı yüzünü fazlasıyla yaşayan Bosna Hersek halkının, yol arkadaşı Gazze’ye verdiği bu destek oldukça anlamlıydı.

Bosna Hersek’in kurucu Devlet Başkanı rahmetli Aliya İzzetbegoviç’in de üyeleri arasında bulunduğu Genç Müslümanlar Derneği, her sene Kudüs Günü’nde düzenledikleri programlarla, Filistin davasına tam destek veriyor. İsrail’in terör eylemlerinin yoğunlaştığı bir dönemde gerçekleştirilen bu seneki Kudüs Günü etkinlikleri ise çok daha anlamlı oldu.

Bosna Hersek Sırp Cumhuriyeti gibi Sırbistan yöneticileri de, Siyonist İsrail’i açıkça destekliyor. Ancak az da olsa, İsrail terörünü kınayan Sırplar da var. Srebrenitsa soykırımını anma törenlerine katılmalarıyla bilinen Siyah Giyen Kadınlar Derneği, başkent Belgrad’da, Gazze’ye yönelik saldırıları protesto etti. Boşnak nüfusun yoğun yaşadığı Sancak bölgesinin, Sırbistan’da kalan Novi Pazar ve Karadağ’da kalan Rojaye kentlerinde de, Siyonist saldırıların protesto edildiğini ilave edelim.

Sırbistan demişken, Filistin Belgrad Büyükelçisi Muhammed Nablan’ın, Sancak ve Kosova halklarını kahreden açıklamalarından mutlaka bahsetmeliyiz. Kosova’yı hiçbir zaman tanımayacaklarını ifade eden Nablan’a göre Sırbistan uyum içinde yaşıyormuş. Sancaklı Müslümanların yaşam standardı diğer Sırp bölgelerinden daha iyiymiş. Tito Yugoslavya’sından ve Sırbistan’dan ilham alıyorlarmış.

Sırbistan’ın Danas gazetesine yansıyan “Araplar her zaman Sırbistan’ı desteklemişlerdir. Kosova, İsrail’in sayesinde değil, Arapların sayesinde hâlâ devlet olamamıştır” sözleri ise Nablan’ın  zıvanadan çıktığının açık bir göstergesi. Açıkçası, Nablan’ın açıklamaları ne diplomatik hukuka ne de kardeşlik hukukuna sığmıyor. Umarız, Sırpların Siyonist saldırganlara verdiği açık destek, aklını başına getirmiştir.

Son olarak Bulgaristan’da, Siyonist İsrail terörüne yönelik tek protestonun, bu ülkede yaşayan Filistinliler tarafından gerçekleştirilmesinin oldukça manidar olduğunu da söylemeliyiz. Bulgaristan nüfusunun yüzde 10’luk kesimini oluşturan Müslüman Türk soydaşlarımızın suskunluğu, derin bir iç kanama olarak, tarihi kayıtlara geçti.

Özetle, Siyonist İsrail’in son terör eylemleri, Balkanlar’daki ‘dost’ ve ‘düşmanlarımızı’ yeniden anımsamak adına önemli bir turnusol vazifesi gördü.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ayhan Demir Arşivi