Hasan Aksay

Hasan Aksay

İstişare, Davudoğlu ve Ak Parti Kongresi

İstişare, Davudoğlu ve Ak Parti Kongresi

İstişare, emin bir yoldur. İsabetli kararlarla, toplumun birlik ve dirliğini korur. 12 yıldan beri, millet iktidarının sahibi Ak Parti’de, Sayın Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı seçilmesiyle boşalan Parti Başkanlığı ve dolayısıyla Başbakan adayı için MKYK, geniş istişareler sonunda Sayın Ahmet Davutoğlu’nu ittifakla aday seçti.

Niyet hayırlı, istişare hayırlı, netice hayırlıdır. Sayın Davudoğlu’nu gönülden tebrik ediyor, Allah’tan, kalıcı, önemli hizmetler nasibini niyaz ediyoruz.

İstişare metodu, isabetli bir karar doğurmuştur. Yazıyı uzatmamak için madde başlıklarıyla özetleyelim: 1) Ak Parti katıldığı ilk seçimden beri, milletimizin büyük çoğunluğunu temsil eden ve Başbakan çıkaran partidir. Türkiye’nin iktidar partisi başkanlığı, ülke için olduğu gibi, dünya için de önemlidir. 2) İstikrar ve kalkınmayı başlatıp, sürdüren Ak Parti’nin Başkanlığına, siyasi hayatı ve başarılarıyla, ülke ve dünyada haklı bir şöhret sahibi Davutoğlu’nun adaylığı, memnuniyet vericidir. İnşallah, aydınlık bir devrin müjdesi olacaktır. 3) Küçülen dünyada dış politika daha da önemlidir. Hariciyedeki başarılarıyla tanınan Davudoğlu seçimi doğru seçimdir. 4) Türkiye, tarihi, potansiyeli ve sahip olduğu değerlerle büyük ülkedir. Başarılarıyla, dünyada tanınan siyasiler, ülkenin artı imkanlarıdır. 5) Bu seçimlerdeki isabet, Ak Parti iktidarlarında yaşanan uyum ve istikrarı kurumlaştırarak devam ettirecektir.

Siyaset, tecezzi kabul etmez. Güç odağı devletlerin derin yapıları, sömürü imkanı olarak kullandıkları darbe ve teröre bir de, “Kuvvetler ayrılığı” ters taktimle, kurumlar arası güç yarışı ve örtülü bir iç kavga haline getirerek, ağır bir fitneye dönüştürmektedirler. Hizmet üretmek ve seçim kazanmaktan ümitsiz muhalefet partileri de bu fitnede rol alabilmektedir. Bu afetin çaresi insan. Milletin feraseti, devlet tecrübesi ve istişare. İstişare, ehliyle olur. Tavsiye edenin ısrarı değil, istişare yapanın, seçimi önemlidir.

Tarihimizde, Selçuklu ve Osmanlı’da, güçlü padişah, güçlü sadrazamlar, istişarelerle, tek kuvvet olmuşlardır. Kuvvetler ayrılığı zafiyeti, zayıf kadroların işidir. Kanserli hücre tahribat yapar. Hasta siyaset, yapıcı değil, yıkıcıdır. Yola, köprüye karşı çıkar. Esat’ın, Sisi’nin, Maliki’nin vahşetine dost olur. 6) Menderes Rahmetli, “Geçen 8-9 yılda, sıfır ve birin karesini alarak kalkınmaya çalıştık. Artık, bir üzeri rakamların karesiyle gelişeceğiz” demişti. Ak Parti hükümetleri, inşallah, kendi eserlerinin karesini alarak kalkınmayı daha da hızlandıracaktır. 

Milletler çökerken ve güçlenirken, fitne, haset, düşmanın düşmanlığı artar. Türkiye gibi potansiyeli yüksek ülkelerin kalkınması, dış düşmanın endişelerine, bir de korku ekler. Kiralık katil ücretini artırırlar. Türkiye’nin yüksek potansiyeli, akıl almaz fitne ve düşmanlıklar doğurdu, doğurmaktadır. Millet ve devlete düşen, “Gündüz geceye muhtaç” deyip, vahdet, tedbir, gayret, sabırla Hak yolda devamdır.

Bu kongre, 5 kere önemlidir: 1) 12 senedir devam eden istikrar ve kalkınmaya yeni bir hamle ve hız kazandırma kongresidir. 2) İki önemli seçimi birden yapacaktır. 3) İstikrar ve kalkınmada zirveye tırmanan tekerleğin, geri kaçmasını önleyip, zirveyi aşıracaktır. 4) Yeni anayasa için imkanlar doğuracaktır. 5) Bu kongre, dünkü vatan toprağımızda başlatılan, sınırlarımıza dayanan, evrensel boyutlu asırlık Ortadoğu fitne ve yangına çare olacak güce, inşallah yol açacaktır. 

Barış içinde bir dünya için, ayrımcı, çıkarcı materyalist düşünce tarihe gömülmelidir. Aile ve devlet yapısı, çıkar yarışına arena değil; barış ve huzur içinde yaşamak, yardımlaşmak için toplum vahdetinin organlarıdır. Hayat iklimidir. Güzel ahlak kurumlarıdır. Materyalist düşünce, İslam inanç ve ahlakının doğurduğu fedakarlık, af, sabır gibi erdemlerle oluşan toplum bütünlüğüne yabancı ve düşmandır. İnsanı, çıkarına mahkum eden bir düşünce ve ruh zindanıdır. 

Ümidimiz ve niyazımız, toplum olarak iman, ahlak, edep ve haya ile güzel ahlakın iklimine girmekte ter ve pay sahibi olmak, güven ve huzur içinde yaşamak ve tüm insanlığın bu iklimden nasibini almasına gayrettir. Şüphesiz hayat biter; yol bitmez. Fakat bu niyet, gayret ve yol, karıncanın haç yolculuğu gibidir. Fani dünyanın ömrü, hedefe varmak için yetmez. Ama İslam’la, imanla hayat bulup beslenen iyi niyet, gayret ve sabrın kavrayıcı gücü, baki alemde meyvesini verecektir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hasan Aksay Arşivi