Yener Dönmez

Yener Dönmez

Tuncay Özkan’ın geri dönüşü

Tuncay Özkan’ın geri dönüşü

Cumhuriyet Halk Partisi’nin son kurultayı özellikle Parti Meclisi listesi açısından pek çok yeni işaret veriyor.

Tuncay Özkan’ın CHP’ye dönüşü, “mazi” penceresinden bakmadan anlaşılamaz. Tuncay Özkan’ın dönüşü elbette ki tüm bağlantılarının da dönüşü demektir.

CHP’nin daha hırçın bir muhalefet anlayışına döneceğini söylemek mümkün.

Enis Berberoğlu’nun listeye girmesi ise daha etkin bir medya yönetimi ve medyanın kullanabileceği söylemlerin üretileceği anlamını taşır.

CHP daha etkin bir parti meclisine bürünmüş görünüyor. Kılıçdaroğlu’nun siyaseti yavaş yavaş öğrenmeye başladığını söyleyebiliriz.

Lakin bu değişikliğin iktidar üretmesi mümkün değil.

Bagaj o kadar dolu ki; ismi “CHP” olan bir partinin asla iktidara gelmesi mümkün değil. Paralel yapının anlamadığı da buydu zaten.

CHP, üniversitelere başörtüsü serbestisine destek verdi. Kamuda başörtüsü serbestisine ise problem çıkarmadı. Bunlar bile CHP’nin halkla barışmasına yetmedi. Çünkü açıkça geçmişte yaptığı tüm günahlarla yüzleşmeli ve özür dilemeli.

Bunu yaptığında ise parti parçalanacaktır. Hem parti hem taban buna hazır değil. Dolayısıyla CHP için çıkış yok.

CHP’nin tek yolu muhalefette kalmaktır. Bu muhalefetin ne kadar etkin olup olmayacağını konuşabiliriz ancak.

Türkiye çoktan “hakim parti” modeline geçti. Hakim Parti modelinde, önemli olan Hakim Parti liderliğindeki değişimler ve bunların taşıyacağı anlamdır.

İki gündür Başbakan ve Hakim Parti’nin yeni lideri Ahmet Davutoğlu’yla birlikte Konya’daydım. Davutoğlu bağrından çıktığı Konya’da coşkuyla ve sevinçle karşılandı.

Bu sevincin Türkiye’nin geri kalan bölümlerine yayılması lazım. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hikayesi Türkiye’nin gözünün önünde yaşandı. Büyükşehir Belediye Başkanlığı, engellemeler, cezaevi, vesayetle mücadele vs…

Davutoğlu’nun hikayesini ise kamuoyunun aynı oranda bildiğini söyleyemeyiz.

Türkiye normalleşti. Davutoğlu’nun da aynı engellemelerle karşılaşmasını ve benzer bir hikayesi olmasını bekleyemeyiz. Olmasın da…

Türkiye engellemelerle çok zaman kaybetti. Artık ilerlemeden başka kelime duymak istemiyoruz.

Davutoğlu’yla dolaşırken, onun vizyonuyla Türk medyası arasında önemli bir fark olduğunu gördüm.

Açıkçası medyamıza baktığımızda, AK Parti’nin ilk yıllarıyla bugün arasında çok bir fark göremiyoruz. Bizim medyamız açısından.

CHP’nin bile arayış içinde olduğu ortamda medyamızda bir arayış, yenilenme gayreti göremiyoruz.

Devre ayak uydurmak, yeniliğe, teknolojiye, okuyucunun yaş grafiğindeki değişime, nesiller arasındaki farka dikkat ederek medya kendisini yenilemeli.

Yeni Türkiye’de artık herkesin kendisini sorgulamadan geçirmesinin vakti.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Yener Dönmez Arşivi