IŞİD kendilerine karşı oluşturulan koalisyonun 80 devlete ulaşması için çabalıyor. Çünkü hadis-i şerifte “80 sancak ile gelecekler” buyruluyor. O yüzden Japonya gibi farklı ülkelerinde vatandaşlarını kesmeye başladılar. Ancak o hadislerin şimdiki zamanla alakası yok.

IŞİD’e karşı 60 devlet koalisyon oluşturmuş savaşmak için. Onlar da “80 olmadan işe başlamayacağız” diyorlarmış. Bunun sebebini açıklayalım. Çünkü sahih hadiste “80 sancak ile gelecekler” buyruluyor. Şimdi 62 devlet falan olmuş, bunlar 80’e çıkmasını istiyorlar. Onun için Japonları falan da kesiyorlar. Başka ülkelerde katılsın da 80’e ulaşılsın diye yapıyorlar. Hadisten yola çıkıyorlar ama yanlış yorumluyorlar. Kendilerini hak yolda zannediyorlar. Dünyanın gâvuru onlarla savaşacak. Bu 80 sancağın 960.000 kişiden oluşması gerekiyor. Hadise dikkat edelim. 80 devlet olduğu zaman yine o hadisi ortaya koyup “Hak biziz. Hadis bize işaret ediyor” derlerse ilim lazım doğru olmadığını ispat etmek için. 

HADİSLER VAKİ OLACAK AMA...

O hadis IŞİD’den bahsetmiyor. Çünkü oradaki sayı verilmiş.  Her sancak altında 12 bin asker toplamda 960 bin asker gelecek buyruluyor. Sahih hadistir. Bunlarla ilgili böyle bir şeyin olma ihtimali yok şu anda. Hadis-i şerifte "Fırat nehri, altından bir dağı ortaya çıkarmadıkça kıyamet kopmayacaktır.” buyruluyor. Hadis sahihtir. Onun için her bir ülke oralarda tepelerde mevzileniyorlar. Tamam, hadis-i şerifler sahihtir ve bunlar vaki olacaktır. Ama bunlar kıyamete çok yakın zamanlarda olacak. 

Ayet-i Kerime

Nihâyet  onlardan (o müşriklerden) birine ölüm geldiği zaman: 'Rabbim! Beni geri gönder! 

Umulur ki ben, terk ettiğim (dünya)da sâlih bir amel işlerim' der. Hayır! Doğrusu o sâdece (boş) bir lâftır, onu söyleyen kendisidir. Artık onların önlerinde, tekrar diriltilecekleri güne kadar (hiçbir şekilde dünyaya dönemeyecekleri) bir perde (olan kabir hayâtı) vardır. (Mu'minûn 99-100)

ALLAH DOSTLARI iSLERi YÖNETiR

Mev­la in­san­la­rı ve cin­le­ri dost­la­rı­nın ta­sar­ru­fu­na ver­miş. Me­lek­le­rin yö­ne­ti­mi­ne ver­di­ği­ni Ku­r’­an da söy­lü­yor. Na­zi­at Su­re­si­’n­de “İş­le­ri yö­ne­ten me­lek­le­re ye­min ede­ri­m” di­yor. Me­lek­le­re yö­ne­ti­mi ver­di­ği­ni söy­lü­yor. Ev­li­ya­ul­lah me­lek­ler­den üs­tün de­ğil mi? Üs­tün. Akai­din met­ni­ne gö­re ev­li­ya­ul­lah me­lek­ler­den üs­tün. O za­man ni­ye Al­lah on­la­ra yö­ne­tim ver­me­sin. Bun­da ya­dır­ga­na­cak ne var?! 

Ku­r’­an “Yö­ne­ti­mi me­lek­le­re ver­di­m” di­yor. 

O za­man ev­li­ya­ul­lah me­lek­ten ef­dal. 

EV­Lİ­YA­LAR ME­LEK­LER­DEN ÜS­TÜN

Ab­dül­ka­dir Gey­la­ni Ceb­ra­il (Aley­his­se­lam)’dan üs­tün de­ğil. Çün­kü ve­li ol­du­ğu için. Ama Ra­su­lul­lah (Sal­lal­la­hu Aley­hi ve Sel­lem) Ceb­ra­il (Aley­his­se­lam)’dan üs­tün. Çün­kü pey­gam­ber ol­du­ğu için. Sı­nıf sı­nı­f… Ama me­lek­le­rin pey­gam­ber­le­ri dı­şın­da ne ka­dar me­lek­le­rin ev­li­ya­sı var­sa Ab­dül­ka­dir Gey­la­ni de, İmam-ı Rab­ba­ni de me­lek­le­rin mu­kar­rep­le­rin­den de, ar­şı ta­şı­yan­la­rın­dan da, ev­li­ya­sın­dan da üs­tün. An­cak me­lek­le­rin pey­gam­ber­le­ri­ni ge­çe­mez. Ceb­ra­il, Mi­ka­il, İs­ra­fil gi­bi­… 

Cİ­HAT EDEN ÜS­TÜN­DÜR

Me­se­la 1. Kat se­ma­da İs­ma­il isim­li me­lek var. Mi­raç ge­ce­si­nin ha­di­sin­de ge­çi­yor. Em­ri al­tın­dan 70 bin me­lek var. Her bi­ri­nin al­tın­da da 70 bin me­lek var. 1. Kat se­ma­nın ka­pı­sın­da du­ru­yor. Ab­dül­ka­dir Gey­la­ni on­dan üs­tün. Nor­mal ve­li me­lek­le­rin en üs­tün ve­li­sin­den üs­tün. 

Çün­kü me­lek­ler­de ci­hat yok, in­san­lar­da var. Me­le­ğin ca­nı ye­mek, su is­te­mez. Er­kek­lik yok, di­şi­lik yok. 

İn­sa­nın ca­nı çı­kı­yor bu ka­dar im­ti­han­dan. Sa­bah­la­ra ka­dar ri­ya­zet ri­ya­ze­t… Mü­ba­rek adam zik­re­de­rek 25 se­ne sah­ra­lar­da do­laş­tı. 

Aç, su­suz, pe­ri­şan ne ci­hat­lar yap­tı. Ko­lay mı bu iş­ler. 

Ci­hat eden dai­ma otu­ran­dan üs­tün­dür. “Mü­ca­hit­le­ri otu­ran­lar­dan bü­yük ecir­le üs­tün kıl­dı­m” buy­ru­lu­yor. Bu­ra­da da ne­fis­le ci­hat olan in­san, ne­fis­le ci­hat ol­ma­yan me­lek­ten üs­tün. Bu­nu an­la­ma­ya­cak ne var?!

Ayet­te “İş­le­ri yö­ne­ten me­lek­le­r” di­yor. O za­man ev­li­ya on­dan üs­tün ise o ni­ye yö­ne­te­mi­yor?! 

Al­lah-u Teâ­la Haz­ret­le­ri ule­ma­nın, ev­li­ya­nın be­yan­la­rın­da te­red­düt­te düş­mek­ten bi­zi mu­ha­fa­za ey­le­sin. Ehl-i Sün­net hak ka­pı­sın­dan bi­zi ayır­ma­sın. 

KiMSEDEN KORKUM YOK

“Cübbeli Hoca tehdit edildi” diye bir şey çıkardılar. Benim bir tehdit aldığım falan yok. Bana “Sana koruma verelim” dediler. Bende tamam verin dedim. Şimdi “Koruma ordusuyla geziyor” diye haberler yapıyorlar. Korumada 2 tane değil 1 tane. İslamoğlu’nun benden fazla koruması var. 1 tane koruma verdiler. Verenden de alandan da Allah razı olsun. Benim için sorun yok. 

İNCE MESAJ VAR

“Orduyla geziyor” diyorlar. Ne ordusu?! Ben nereye gitsem millet peşime toplanıyor. Sokakta gezemiyorum. Herkes yanıma geliyor. Kalabalığa giriyorum millet hürmeten ilgi gösteriyor. Onların hepsini çekmişler “Koruma ordusuyla geziyor” diye haber yapmışlar. Niye öyle haberler yapıyorlar acaba?! Orada ince bir mesaj var. Başka biri bana bir şey yaparsa “IŞİD yaptı” olacak. Anladınız mı? 

NERDE ÖYLE NASİPLER?

Benim ondan, bundan korktuğum yok. Zaten bunların katlettiğine 1 şehit sevabı varmış. Kesin hadis. Öyle bir şey olursa da şehitliğimi ilan edersiniz. Hadis-i şerif ile sabit olur. Nerde öyle nasipler bize?! Şehitlik falan kolay işler mi bunlar?! Ama mesele o değil. Tehlike varsa Şia’dan var. Irak’taki Ehl-i Sünnet âlimlerin hepsini tek tek öldüren Şia’dır. Ehl-i Sünnet âlim bırakmadılar. 

İZNİMİZ  YOK

Lalegül dışından bizim sohbetlerimiz veren kanallar var. 

Hemde bizi evvelce sevmeyen, söven adamlar şimdi arada bal, börek reklamı vererek, reyting için bizim sohbetlerimizi yayınlıyorlar. Bunla ilgili hukuki işlemleri başlattık. Lalegül dışında sohbetleri yayınlayan kanallara hiçbir iznimiz yoktur. 

FiZYOTERAPiDE DOKUNMAK CAiZ DEĞiL

“Fizyoterapi, Biyoenerji gibi tedavi yöntemlerinde erkek kadına dokunabilir mi” şeklinde sorular geliyor. Fıkıhçı âlimler bu gibi yöntemlerin kesin tedavi olmadığını, bu yöntemleri bazı doktorların kabul edip bazıları etmediği için şüpheye girdiğini söylüyor. Böyle durumlarda hanım kardeşlerimize, erkeğin elleriyle dokunmasının caiz olmadığına fetva veriyoruz.