Lütfü Şehsuvaroğlu

Lütfü Şehsuvaroğlu

Partileri Bekleyen Sınav

Partileri Bekleyen Sınav

Önümüzdeki genel seçimlere partilerden aday olmak için müracaat eden insanları eleyecek bir önseçim olacak elbet. Bu partililere müracaat edilerek bilinen önseçim gibi olabileceği gibi, bir komisyon marifetiyle de olabilir. 

En çok da AKP’yi bir sınav bekliyor.

Zira en yüksek başvuru ona.

Neden nasıl olsa iktidar ve su akarken kovayı doldurma telaşında bir sürü hevesli var.

Hayatında hiçbir siyasi projeye imza atmamış, hiçbir siyasi hareket için fedakârlık yapmamış, hiçbir kriz döneminde elini taşın altına komamış nice hevesli bunlar.

Kimi Osmanlı sarığı takarak, kimi Allah’ı referans göstererek, kimi başörtülü kadının tacize uğradığı yalanının ardına saklanarak, kimi 28 Şubat’ta mağdur oldum edebiyatına sığınarak kimi de bunlara tenezzül etmeyerek parasını konuşturarak meclise kapağı atma heyecanını yaşıyor.

AK partiyi ele alalım.

60 küsur üçüncü dönemci var. 120 vekil zaten listeye girecek. Elli Davutoğlu’nun elli de Erdoğan’ın kontenjanı olsa toplam 220 milletvekili zaten çantada keklik. Bir de onun oğlu, filancanın gelini, öbürünün yeğeni, diğerinin emaneti var…

Geriye kalan topu topu elli ila yüz arasında vekil boşluğu.. Bu boşluğu doldurmak için AKP’ye yüklenen aday adaylarının harcamaları.

Bence lüzumsuz bir çaba…

Üçüncü dönem uygulaması bir tüzük değişikliğine bakıyor. 

O kadar tecrübeli politikacı köşesine mi çekilecek?

Demezler mi, bu kuralı senin için de koyduk sen saraya atladın biz sokakta sürüneceğiz mi?

Kural hepimiz içindi…

Dolayısıyla bu eski kulağı kesikler başka partiye atlasa, ya da yeni bir parti kursalar haklılar…

Ya hepimiz birimiz için, ya da birimiz hepimiz için…

Diyelim ki, eskilerin pabucu dama atıldı ve AK Parti yenilere bağrını açtı. Yenilerin maliyetini akılcı biçimde asla vekil olamayacakların sırtına yüklemeyi de becermiş oluyor. 

Bugünlerde dolandırıcıların hedefi bu yeni adaylarmış…

Olur tabii…

Adam o kadar hevesli ki; dolandırıcı, “filanın yeğeniyim” dese hevesliden milyonları cukkalayabilir. 

Neden?...

Tamahkârlığın sınırı mı var?

Şimdi tutmuş Hürriyet Ankara yazarı dolandırıcılardan adayları korumaya kalkıyor. 

Adama gülerler…  

 

Sevgi dilini yeniden icad edecek dervişlere ihtiyaç var

Bü­tün ce­ma­at­ler, ta­ri­kat­lar, di­ni grup­lar, ekol­ler if­las et­ti. 

Sev­gi­nin di­li­ni kay­bet­ti­ler.

Bu son çey­rek asır­da ol­du.

Yu­nu­s’­un gö­nül di­li yi­tip git­ti coğ­raf­ya­mız­da­n…

Ben gel­me­dim dâ­vi için 

Be­nim işim se­vi için

Ya­hut da

Bir kez gö­nül yık­tın ise

Şu kıl­dı­ğın na­maz de­ğil

Ya da

Sev­gi bah­tol­muş ezel­den bi­ze

Siz­de bir tür­lü biz­de bir tür­lü

Bel­ki de Ho­ca Ah­med Yese­vi­’nin hik­met­le­rin­de­ki aş­kın de­rin­li­ği sars­ma­lıy­dı bi­zi­…

Ho­ra­san eren­le­ri­nin dün­ya­sın­dan zer­re-i mis­kal bir iz kal­ma­dı.

Hiç­bi­ri­miz­de­…

La­fı­nı et­tik ama ru­hu­nu kav­ra­ya­ma­dık Ho­ra­san eren­le­ri­ni­n…

Baş­ba­kan bel­li ki bil­gi­si­ne sa­hip, la­kin Ho­ra­san der­ken ne­den en ya­kın­la­rı bi­le be­nim­se­dik­le­ri­ni gös­te­ren bir hal ve gi­diş­te de­ğil­ler.

Ni­ya­zi Mıs­rî­’nin şu dört­lü­ğü bel­ki bi­zi uyar­ma­lıy­dı.

İni­le ey derd­li gö­nül ini­le

Eh­li der­din in­le­ye­cek ça­ğı­dır

Gel tı­mar et ya­re­ne sen aşk ile

Ya­re­le­rin onu­la­cak ça­ğı­dır 

Sev­gi di­li­ni yi­tir­dik.

Vey­se­l’­i bi­le unut­tuk.

Bı­ra­kın Vey­se­l’­i da­ha ya­kın za­man­da ara­mız­da olan Ab­du­ra­him Ka­ra­ko­ç’­un şi­iri­ni unut­tuk.

Bi­ze sev­gi di­li la­zım..

Ama bu­nu Tür­ki­ye­’nin ya­rı­sı­nı dış­la­ya­rak ya­pa­ma­yız.

Sü­rek­li ger­gin­lik üs­tü­ne si­ya­set bel­ki ge­ri ka­lan ya­rı­sı­nı ya­kın ma­zi­de­ki as­ke­ri ve­sa­yet kor­ku­suy­la bir ara­da tu­tu­yor ola­bi­lir ama bu ila­ni­ha­ye sür­dü­rü­le­bi­lir bir si­ya­set de­ğil­dir.

Ya­zık; kim, han­gi ima­ge-ma­ker kan­dır­dıy­sa kan­dır­dı ve bu si­ya­set te­mel­len­di ve ez­be­re uy­gu­lan­dı. Uy­gu­la­nı­yo­r…

Ar­tık bun­dan vaz­geç­me­den sev­gi­nin di­li­ni in­şa ede­me­ye­ce­ği­mi­zi bil­me­li­yiz.

Sa­yın baş­ba­kan da bil­me­li­… 

Ve­sa­yet­ten kur­tul­ma­lı­…

 

RUBAİ:

İşte gönlünde yatan zirveyi sarsan hânuman 

İşte yükseldiğin ân kor gibi çökmüş âsuman

Gidelim korkuyorum şimdi beyaz ülkemden

Vay ki insanlara tezgâh kurabilmiş Müslüman

 

KİTAPÇI:

HA­YA­Tİ Bİ­CE, ne za­man­dır Ho­ca Ah­met Ye­se­vi ça­lı­şı­yor. Ye­se­vi­’nin der­gâ­hı­nı, ha­ya­tı­nı, mü­ca­de­le­si­ni, ho­ra­san eren­le­ri­nin mih­ve­ri­ni ve Ye­se­vi hik­met­le­ri­ni ti­tiz­lik­le araş­tı­rıp yaz­dı. Öte­den be­ri­dir de ken­di­ni bir Ye­se­vi mü­ri­di gi­bi tan­zim ve ta­rif edi­yor. Ken­di­ni ve çev­re­si­ni­…

Bi­ce­’nin ki­ta­bı­nı şim­di He ya­yın­la­rı bas­tı. 

Sev­gi­nin di­li­ni ye­ni­den ya­ka­la­mak için ho­ra­san eren­le­ri­nin baş­ko­mu­ta­nı Ho­ca Ah­met Ye­se­vi­’yi an­la­mak ve hik­met­le­ri­ni kav­ra­ya­rak ha­ya­tı­mı­zın mih­ve­ri yap­mak azim ve ka­rar­lı­lı­ğın­da ol­ma­lı­yız. Yok­sa ku­ru id­di­ala­rı­mız bi­zi de ya­kar, âlem-i İs­lâ­m’­ı da­….

Maa­zal­la­h… 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Lütfü Şehsuvaroğlu Arşivi