Prof. Dr. Namık Açıkgöz

Prof. Dr. Namık Açıkgöz

HDP’yi Parlatmak

HDP’yi Parlatmak

Bi­zim za­val­lı Türk so­lu­nun düş­tü­ğü du­rum­la­ra ba­kar mı­sı­nız? Bir za­man­lar için­den çı­kan Kürt­çü­lü­ğe esir ol­du­lar; sa­bah ak­şam Kürt­çü­lük üze­rin­den kâr dev­şir­me­ye ça­lı­şı­yor­lar.

1960’lar­dan iti­ba­ren Kürt­çü­lük sol ze­min­de vü­cut bul­muş, lar­va dev­re­si­ni de po­li­tik ola­rak CHP için­de ta­mam­la­mış­tır. 

Açın 1970’ler­de ya­pı­lan Kürt­çü­lük ey­lem­le­ri­ni; ka­ra­ko­la dü­şen mi­li­ta­nın ya­nın­da bir CHP mil­let­ve­ki­li bi­ter­miş. (Ben de­mi­yo­rum; Ab­dül­ka­dir Ay­gen iti­raf­la­rın­da di­yor.)

Ece­vit, 1978 idi sa­nı­rım, Di­yar­ba­kı­r’­a git­ti­ğin­de “Do­ğu­nun baş­ken­ti­ne hoş gel­di­ni­z” afi­şiy­le kar­şı­lan­mış­tı da, biz sa­lak­lar o cüm­le­nin ar­ka pla­nın­da­ki “Kür­dis­ta­n’­ın Baş­ken­ti­ne hoş gel­di­ni­z” îmâ­sı­nı an­la­ma­mış­tık.

1991’de HA­DE­P’­li­le­ri mec­li­se ta­şı­yan ge­ne po­li­tik sol ol­muş­tu. 

Şu gün­ler­de CHP ke­mik­siz ve ka­tı­şık­sız bir Ke­ma­list çiz­gi ta­kip et­ti­ği için Kürt­çü­lük­le ara­sı­na ka­ra ke­di­ler gir­di. Bu yüz­den ide­olo­jik sol ile ara­la­rı bi­raz şe­ker renk. İde­olo­jik sol da ken­di­ne en ya­kın po­li­tik li­man ola­rak Kürt­çü­lü­ğü bul­du.  Sta­li­nist PKK’­nın po­li­tik uzan­tı­sı olan par­ti­ler­den son­ra, hal­ka gü­ya yut­tu­rul­ma­ya ça­lı­şı­lan (Sol ta­ra­fın­dan bu halk ne­den­se hep sa­lak ye­ri­ne ko­nur) Tür­ki­ye par­ti­si gö­rü­nüm­lü Kürt­çü par­ti olan HDP, ci­la­lan­ma­ya baş­la­dı.

Se­la­hat­tin De­mir­taş “PK­K’­ya si­la­hı HDP bı­rak­tı­rır AK Par­ti de­ğil.” di­yor. Ha şu­nu da­ha ön­ce di­yey­din! Şe­ca­at arz eder­ken hır­sız­lı­ğı­nı söy­le­yen ada­mın du­ru­mu gi­bi De­mir­ta­ş’­ın du­ru­mu. Si­lah­sız dö­nem­den po­li­tik çı­kar umar­ken, PKK-HDP-si­lah iliş­ki­si denk­le­mi­ni De­mir­ta­ş’­tan gü­zel açık­la­yan ol­ma­dı. Çün­kü bu üç­lü iliş­ki, ye­ni bir şey de­ğil; baş­tan be­ri var­dı bu ve Tür­ki­ye­’de ba­zı in­san­lar, po­li­tik ik­bal­le­ri­ni bu üç­lü iliş­ki denk­le­mi­ne borç­lu­lar. Bu denk­lem çö­zül­dü­ğün­de, pek çok in­sa­nın po­li­tik ha­ya­tı da bi­te­cek. O yüz­den bü­tün Kürt­ler “çö­züm ve ba­rı­ş” der­ken, kan­dan ve ge­ri­lim­den ne­ma­la­nan­lar, çö­züm sü­re­ci­ne kar­şı çı­kı­yor­lar. Ge­çen haf­ta­dan be­ri De­mir­ta­ş’­ın de­dik­le­ri­ni oku­yun; ne de­di­ği­mi an­la­ya­cak­sı­nız.

***

Ek­ran­lar­da arz-ı en­dam eden sol ay­dın­la­rı­mı­zın (!) da di­lin­de tek bir cüm­le: HDP ba­ra­jı ge­çer. 

Ta­bi­i bun­lar, aç ta­vuk mi­sa­li in­san­lar ol­duk­la­rın­dan, gö­nül­le­rin­den ge­çe­ni söy­le­ye­rek bir­kaç ay mut­lu bir şe­kil­de ya­şa­mak is­ti­yor­lar(12 Ey­lü­l’­den ön­ce de böy­ley­di bun­lar. Ağız­la­rı­nı bir aç­tı­lar mı, sa­ba­ha Tür­ki­ye­’de dev­rim ola­cak zan­ne­der­di­niz). 

HDP ba­ra­jı aş­sın; gö­zü­müz yok. Bi­zim me­se­le­miz, düş gö­rüp ha­yat ger­çe­ği­ne tos­la­yın­ca hal­ka ha­ka­ret eden sol­cu ay­dın­cık­la­rı­mız­la.

De­mir­taş bir ge­nel baş­kan. O laf­la­rı et­sin de siz ni­ye fi­kir na­mu­su kav­ra­mı ile ara­nı­za ok­ya­nus­lar ko­yu­yor­su­nuz bi­ra­der?... 

Ol­mu­yor iş­te!...  

1961 Ana­ya­sa­sın­dan be­ri de­be­le­nip dur­du­ğu­nuz %30-35’lik bir alan­dan çı­ka­mı­yor­su­nuz. Sol­cu­luk da yap­sa­nız, Kürt­çü­lük de yap­sa­nız; za­man za­man Mark­siz­m’­e de ya­man­sa­nız, ma­ya­nız tut­mu­yor iş­te.  Bu­gün­ler­de ya­man­dı­ğı­nız Kürt­çü­lük ala­nı da si­zi kur­ta­ra­ma­ya­cak. Çün­kü o alan, kan­la do­lu bir alan. Bin­ler­ce Meh­met­çik ka­nı ile su­lan­mış bir alan. O alan­da PKK’­nın kat­let­ti­ği Kürt­le­rin de ka­nı var. Te­ko­şin, Rız­ga­ri, Ala Rız­ga­ri, Ka­wa gi­bi Kürt frak­si­yon­la­rı men­sup­la­rı­nın da ka­nı var o alan­da. Si­zin de 12 Ey­lü­l’­den ön­ce akıt­tı­ğı­nız kan­lar var ora­da. 

Bu sol­cu­la­rın işi gü­cü, bu gün­ler­de HDP’­yi par­la­tıp Türk so­lu­nu, PKK’­ya ve Kürt­çü­lü­ğe bağ­la­mak. 

Ta­bi­i ge­ne ol­ma­ya­cak dua­ya âmin di­yor­lar; o baş­ka.

 
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
7 Yorum
Prof. Dr. Namık Açıkgöz Arşivi