Asım Yenihaber

Asım Yenihaber

Aynaya tersinden bakana bak!

Aynaya tersinden bakana bak!

Epeydir okumuyordum…Fena halde kürdist olmuştu. Hatta kürtçülerden bile kürdist! Onların çözüme yanaşma ihtimalinden rahatsız olacak kadar!

Ne oldu peki? 

Bir gün onların “Esir gündem”inde yazı konusu oldu! Fena yükleniyorlardı, Cengiz Çandar’a haklı veya haksız.

Öyle anlaşılıyor ki, kürdizm defterini kapatacak. Yeni ve iştah açıcı bir sofra var: Ermeni defteri!

Adamın biri Çanakkale savaşının 100. yılı dolayısıyla bir kitap yazmış. Kitabı methediyor. Olabilir. Çanakkaleden bahsediyor, askerliğini de orada yapmış…Bu da tamam. Fakat sözü kurmaca “Ermeni soykırımı”na getirmeden edemiyor. 

Bre nabekâr! Ermeni komitacılarının nasıl terör eylemleri yaptığını bilmez misin sen? 

Bilmez olur musun! Ne hunhar cinayetler işlediler, kaç müslümanın kanına girdiler. Abdülhamid’e tertiplenen suikast de onların işi idi. Osmanlı hükümdarını Cuma selamlığında katledip, seslerini bütün âleme duyuracaklardı. Silahlı ve kanlı propagandadır bu!

Neyse ki muvaffak olamadılar. 

Ne yazdı bazılarına göre “büyük Türk şairi”:

Ey şanlı avcı, damını bihûde kurmadın. Attın fakat yazık ki, yazıklar ki, vurmadın

Attın amma vuramadın!

Bire fikir sefili, behey akıl yoksunu! Senin devlet başkanın öldürülünce ne çözülmüş olacak? Senin enaniyetinin teskininden başka?

Şanlı avcıya bak: Kalleşçe bir suikastle Abdülhamid’i öldürecek, bu arada bir sürü masum insan da ölecek! Şu sıralar Fikret’in ruhu Cengiz’in bedeninde. 

İngilizlerin Çanakkale’ye çıkarma yaktığı tarihle komitacı Ermenilerin tutuklandığı tarih aynı. Osmanlı savaş tedbiri olarak Ermeni terör örgütlerinin yönetecilerini, teröre bulaşmışlarını tutukluyor. İşte 24 nisan bu!

Peki bütün dünyaya 24 Nisan nasıl tanıtılıyor? 

Ermenilerin kesildiği tarih!

Tamam, birileri dünyayı buna inandırabilir, biz neden inanalım? Tehcirle 24 nisan arasında kaç ay var? Bunu biz bilmiyorsak, kim bilebilir? 

Tehcirin soykırım anlamına gelmediğini bilmek için öyle sözlük karıştırmaya gerek yok. Tehcir göçürmedir... Ermeniler neden göçürüldü? Siz Ruslarla savaştasınız, Ermeniler üç vilayette isyan çıkarıyor Van, Bitlis, Siirt!

Hayda! Düşmanla işbirliği için müslüman kesimi! Neden bundan bahseden yok? Haçlılara müslüman kanı helâl!

Cengiz hazretleri o sırada dahiliye vekili olsa ne yapardı? Gidip Van’da Ermeni komitacılarla özçekim mi? 

Ermenilerin göçürülmesi, 1. Dünya savaşı sırasında zaruret halini almıştı. Bu göçün yönetimi ayrı bahis. Yine de bu göçün mürettep bir soykırım olduğunu söylemek mümkün değil. Doksan küsur yıl önce Osmanlı başkentini işgal eden İngiliz, Fransız efnedilerin bile bunu iddia edememişledir. Özel mahkeme kurdurmuşlar, bazı idarecileri idama mahkûm ettirmişler, o kadar…

Göçürülen nüfus belli, göçürülecekleri yere ne kadarının ulaştığı belli, telefat belli, bu telefatın ne kadarının yol şartlarından, sağlıktan ne kadarının aşiretlerin saldırısı sonucu olduğu dahi bilinmez değil…

Ne yani? Daha sonra, evlerine dönenlerin rakamı da belli!

Soykırım kafalarda!

Ermeniler buna dünyayı inandırmaya çalışıyor. Başka kimlik iddiaları yok. Onların iddialarına dünyada siyaseten inananlar ve inanmayanlar var. 

Türkiye’de de bir sebeple bizi inandırmak isteyenler! Hazrete göre aynaya bakmalıymışız!

Senin gibi aynanın tersine bakmıyoruz. 

Alnımız ak, başımız dik. Ayna yüzyıldır önümüzde duruyor!

Eli temiz olan herkesi bekliyoruz!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
Asım Yenihaber Arşivi