Prof. Dr. Namık Açıkgöz

Prof. Dr. Namık Açıkgöz

Aday­lar­dan Aday Be­ğen

Aday­lar­dan Aday Be­ğen

7 Ni­san gü­nü mil­let­ve­ki­li aday­la­rı bel­li ol­du. Or­ta­lık bir yan­dan sa­kin­le­şir­ken, öbür ta­raf­tan ho­mur­dan­ma­lar dip dal­ga şek­lin­de ge­liş­me­ye baş­la­dı.

Se­çi­le­cek sı­ra­da yer alan­la­rın ağız­la­rı ku­lak­la­rın­da. Ön saf­lar­da ol­ma­nın se­va­bı­nı pe­şi­nen al­mış mü’­min­le­rin se­vinç­le­ri var yüz­le­rin­de.  Mü­ba­rek­le­rin otu­rup kalk­ma­la­rı bi­le de­ğiş­miş. 

Ar­ka sı­ra­lar­da olan­lar bi­raz bu­ruk. “Hiç ol­maz­sa lis­te­de va­rım. Bir de lis­te­ye gi­re­me­mek var­dı.” di­ye dü­şü­nü­yor­lar.

Bir de lis­te­ler­de yer ala­ma­yan­lar var. Bun­lar­dan bir kıs­mı san­sas­yo­nel isim­ler. Ka­mu­oyun­da et­ki­si olan­lar, ga­ze­te­ler­de ve te­le­viz­yon­lar­da ha­yal kı­rık­lık­la­rı­nı ve si­tem­le­ri­ni di­le ge­tir­di­ler. Ba­zı­la­rı da sert ya­pıp ta­vır ta­kın­dı­lar. 

Lis­te­ler­de yer ala­ma­yıp zü­ğürt te­sel­li­siy­le avu­nan­lar var bir de. Bun­lar dost mec­lis­le­rin­de esip-gür­lü­yor­lar ama bi­raz fark­lı or­tam­lar­da ve­ya  ba­sın önü­ne çık­tık­la­rın­da, bey­lik “Par­tim ne der­se o.” mo­du­na gi­ri­yor­lar.

Lis­te­le­re gi­re­me­yip de “Lis­te­de yo­kum ama par­tim ne  gö­rev ve­rir­se yap­ma­ya ha­zı­rım.” di­yen­ler var. Ter­bi­yem mü­sa­ade et­se, bun­la­ra “Bir bek­len­tim var.” di­yen eşe­ğin hi­ka­ye­si­ni an­la­ta­ca­ğım da, mü­ba­rek fık­ra ne nok­ta  nok­ta­lar­la; ne de kı­salt­ma­lar­la an­la­tı­la­bi­lir!..

Lis­te­ler­de gör­me­di­ğim üzül­dü­ğüm bir kaç isim var ama en çok Prof. Dr. Erol Gö­ka ve Cen­giz Ay­doğ­du­‘nun ad­la­rı­nı gö­re­me­yin­ce şa­şır­dım. Gö­ka ve Ay­doğ­du, si­ya­se­te mes­lek ola­rak gir­me­se­ler de, yaz­dık­la­rıy­la, ko­nuş­tuk­la­rıy­la, Tür­ki­ye­’nin bir dü­şün­sel se­vi­ye ka­zan­ma­sı­na kat­kı­da bu­lu­nan en­te­lek­tü­el­ler­dir. Bu tür en­te­lek­tü­el­le­rin si­ya­se­te gir­me­le­ri, as­lın­da bir lu­tuf­tur. Gö­ka ve Ay­doğ­du gi­bi en­te­lek­tü­el­ler lis­te­de yer al­ma­dı­ğı­na gö­re, de­mek ki Türk si­ya­se­ti he­nüz bu tür lu­tuf­la­rı an­la­ya­cak se­vi­ye­ye ulaş­ma­mış.  

Aday gös­te­ril­me­yen­le­re faz­la ta­kıl­ma­dan, aday­la­ra kuş­ba­kı­şı bir ba­ka­lım. 

Be­nim  için en bü­yük sür­pri­zi MHP yap­tı. Ek­me­led­din İh­sa­noğ­lu­‘nun se­çi­le­cek bir şe­kil­de aday gös­te­ril­me­si önem­liy­di. 1975 yı­lın­dan be­ri adı­na aşi­na ol­du­ğum ve da­ha son­ra da IR­CI­CA­’da­ki ba­şa­rı­lı ça­lış­ma­la­rın­dan do­la­yı ya­kın­dan ta­nı­dı­ğım bir kül­tür ada­mı­nın mec­li­se gi­re­cek ol­ma­sı, olum­lu bir şey­di. Si­nan Oga­n‘­ın aday gös­te­ril­me­me­si­ne şa­şır­dık ta­bi­i. Ogan, MHP’­nin şe­hir­li yüz­le­rin­den bi­riy­di. (Öz­can Ye­ni­çe­ri­‘nin lis­te­de ol­ma­ma­sı, MHP adı­na bir ka­zanç­tıtr.)

Dev­let Bey, ge­nel baş­kan­lık­ta ken­di­ne ra­kip olan Ümit Öz­dağ ve Ko­ray Ay­dı­n’­ı mec­li­se ta­şı­ya­cak bir şe­kil­de de­ğer­len­dir­me­si, Türk de­mok­ra­si ta­ri­hi açı­sın­dan önem­li­dir. Ra­kip­le­rin tuz­la buz edil­me­si­ne alı­şıl­dı­ğı bir or­tam­da, Dev­let be­yin bu er­dem­li ha­re­ke­ti, de­mok­ra­si­mi­ze ni­te­lik ve se­vi­ye ka­zan­dı­ra­cak­tır.

CHP, ka­tı­lım ya­rı ya­rı­ya da ol­sa, ön se­çim­le par­ti­li­le­ri­ne gü­ven­miş ve san­dık­tan çı­kan lis­te­ye, kon­ten­jan aday uy­gu­la­ma­sı ha­ri­cin­de pek mü­da­ha­le et­me­miş­tir. De­mok­ra­si ve par­ti içi de­mok­ra­si için bu önem­li bir aşa­ma­dır. Keş­ke di­eğr par­ti­ler de bu yo­lu ter­cih et­se­ler­di. CHP, bu se­çim­ler­de, bi­raz da­ha ken­di­si ol­ma gay­re­ti gös­ter­di. Aday pro­fi­li­ne bak­tı­ğı­mız­da, kes­kin ulu­sal­cı-ke­ma­list­ler ve sa­ğa kay­ma (İl­han Ke­si­ciha­riç. O da­mad-ı şeh­ri­ya­ri ola­rak De­mi­rel kon­ten­ja­nın­dan gir­di lis­te­ye.) opor­tü­nist­li­ği­ni abart­ma­dı­ğı gö­rü­lü­yor. (M. Be­ka­roğ­lu­‘nu sağ­dan say­ma­yın.) Umut Ora­n‘­ın lis­te dı­şı kal­ma­sı­na ger­çek­ten se­vin­dim; çün­kü bu ra­ka­daş çok oran­sız laf­lar edi­yor­du. Ta­bi­i Ka­mer Gen­ç‘­in de lis­te­de ol­ma­ma­sı­na her­kes gi­bi ben de se­vin­dim. 

AK Par­ti, ik­ti­dar ca­zi­be­siy­le, ni­te­lik­li in­san­lar top­la­ma­ya de­vam edi­yor. Mus­ta­fa İsen, Maz­har Bağ­lı, Er­tan Ay­dın, Ve­dat Bil­gin gi­bi ye­ni isim­le­rin; Sel­çuk Öz­dağ, Na­ci Bos­tan­cı gi­bi mev­cut ve­kil­le­rin se­çi­le­cek yer­ler­de ol­ma­sı, ül­ke için bir ka­zanç­tır. Fa­kat Ak Par­ti, “ye­te­nek av­cı­lı­ğı­“ gi­bi, “si­ya­set­çi av­cı­lı­ğı­“ yap­ma­sı ve ken­di­ni gös­ter­me­yen pek çok genç is­mi si­ya­se­te sok­ma­sı ge­re­kir­di; bu­nu yap­ma­dı­lar. (“Gen­ç” di­ye­rek ken­di­mi kur­tar­dım. Ken­dim için bir şey is­ti­yor­sam, na­mer­dim. Ben si­ya­se­te ya­za­rak kat­kı­da bu­lun­ma­yı ter­cih et­tim her za­man.)    

Keş­ke her par­ti 10-15 ka­dar “ob­jek­tif en­te­lek­tü­el” ka­rak­te­ri gös­te­ren ada­yı, se­çi­le­cek sı­ra­la­ra koy­say­dı da ye­ni mec­lis, kı­sır çe­kiş­me­ler ye­ri­ne, ni­te­lik­li tar­tış­ma­la­ra sah­ne ol­say­dı. 3-5 iyi adam­la bu ol­maz. Me­se­la Tür­ki­ye Gün­lü­ğü   der­gi­sin­den Mus­ta­fa Ça­lık bu dö­nem mec­lis­te ol­say­dı gü­zel ol­maz mıy­dı? 

“HDP aday­la­rı için bi­şi de­me­din ho­cam.” di­ye­cek­si­niz. On­lar için bi­şi de­me­ye ge­rek yok ki; bu mil­le­tin ökf­ke ba­raj pat­la­yıp san­dı­ğa yan­sı­ya­cak ve on­lar bu ba­ra­jın al­tın­da ka­la­cak­lar. “Mec­li­se gi­re­mez­ler­se, “Tür­ki­ye gö­rü­r”­müş. O gün­ler gel­sin; el mi  ya­man, bey mi ya­man gö­re­lim!... Bu mil­let böy­le ucuz teh­dit­le­re pa­buç bı­rak­maz. Akl-ı se­lim sı­nı­rı­nı zor­la­yıp “Ya­vuz Se­lim sı­nı­rı­“na da­ya­nan, so­nu­cu­na kat­la­nır. 

***

Yok... Is­rar et­me­yin; bi­şi bek­le­yen eşek fık­ra­sı­nı an­lat­mam.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Prof. Dr. Namık Açıkgöz Arşivi