M. Şevket Eygi

M. Şevket Eygi

Bazı Prensiplerim ve Görüşlerim

Bazı Prensiplerim ve Görüşlerim

BA­ZI pren­sip­le­ri­mi, hal­le­ri­mi, gö­rüş­le­ri­mi, fi­kir­le­ri­mi ve ku­ral­la­rı­mı önem sı­ra­sı­na gö­re de­ğil, rast­ge­le ya­za­rak arz edi­yo­rum:

1. Ben­de­ni­zi ta­nı­tır­ken ba­zen İs­lam­cı ya­zar di­yor­lar. İs­lam­cı de­ği­lim Müs­lü­ma­nım. 

2. İs­lam ile İs­lam­cı­lı­k’­la­rı öz­deş­leş­tir­mem.

3. Par­ça­nın bü­tün­le bir tu­tul­ma­sı­nı bü­yük bir man­tık çar­pık­lı­ğı ola­rak gö­rü­rüm. 

4. Her­han­gi bir tü­ke­tim ma­lı­nın aşı­rı rek­la­mı ya­pı­lır­sa onu al­mam. Rek­la­mın et­ki­si al­tın­da kal­ma­yı ken­di­me ya­kış­tır­mam.

5. Çok ucu­za sah­te şe­ker­li,  gli­koz­lu, mı­sır şu­rup­lu bal sa­tı­lı­yor­sa, bu fi­yat­la ha­lis bal sa­tı­la­ma­ya­cak­sa, ena­yi­lik edip onu ke­sin­lik­le al­mam.

6. Sta­tü ol­sun di­ye pa­ha­lı res­to­ran­lar­da ye­me­yi ken­di­mi in­kâr ve akıl­sız­lık ka­bul ede­rim.

7. Su­ri­ye, Öz­bek lo­kan­ta­la­rı­na gi­de­rim, te­miz ucuz ve ye­mek­le­ri lez­zet­li es­naf lo­kan­ta­la­rı­na da­…

8. Cep te­le­fo­nu ba­ğım­lı­sı de­ği­lim. Te­le­fo­num 10 li­ra et­mez.

9. Oku­ma­yı çok se­ve­rim. 

10. Din sö­mü­rü­cü­le­rin­den nef­ret ede­rim.

11. İki kim­lik­li Krip­to Dön­me­ler­den hoş­lan­mam.

12. Ke­di­le­ri çok se­ve­rim. Ke­di­le­re bak­ma­nın, on­la­ra iyi­lik et­me­nin be­re­ket se­be­bi ola­ca­ğı­na ina­nı­rım.

13. Bal­ko­nu­ma  ko­nan kum­ru­la­ra ve ser­çe­le­re ge­nel­lik­le kı­rık pi­rinç ik­ram ede­rim. (Pi­ya­sa­da­ki en ucuz kuş yi­ye­ce­ği odur.)

14. Çok ka­li­te­li çok iyi su iç­me­yi çok se­vi­yo­rum ama ar­tık böy­le su­lar bu­la­mı­yo­rum. İn­san­lar ha­va­yı ve su­yu bi­le kir­let­ti­ler.

15. Ka­li­te­li gi­yim ku­şam eş­ya­sı­nı, ayak­ka­bı­yı çok ucu­za alı­rım.

16. Gü­zel ko­ku­la­rı se­ve­rim.  İki se­ne ön­ce He­lal Gı­da Fu­arı­’n­da­ki En­do­nez­ya­lı­lar­dan ha­lis öd esan­sı al­mış­tım. 

17. Bü­yük zevk­le­rim­den bi­ri iyi dem­len­miş ka­li­te­li çay iç­mek­tir. Ya­nın­da gev­rek, pey­nir zey­tin olur­sa zev­ki kat­la­nır. Ya­rım do­ma­tes ve ya­rım el­ma olur­sa mü­kel­lef bir zi­ya­fet olur.

18. Ken­dim­de hiç­bir fa­zi­let, me­zi­yet gör­mem.

19. Ül­kem­de­ki ve dün­ya­da­ki kö­tü­lük­le­re alış­mam, on­la­rı ka­nık­sa­mam, de­vam­lı mu­ha­le­fet ede­rim.

20. Ho­par­lör­le­rin 100 de­si­bel şid­de­tin­de açı­la­rak Ezan okun­ma­sı­nı Eza­na ha­ka­ret ka­bul eder, böy­le ya­pan­la­rı ho­par­lör fe­ti­şis­ti ilan ede­rim.

21. Ba­şı açık na­maz kı­lan er­kek­le­ri, na­ma­zın sün­net ve âdâ­bı­na ria­yet et­me­dik­le­ri için kı­na­rım.

22. Sta­tü ola­rak al­gı­la­nan her şe­ye kar­şı­yım: Lüks ev­le­r… Lüks oto­mo­bil­le­r… Lüks gi­yim ku­şa­m… Lüks ye­mek­le­r… Lüks iç­ki­li otel­le­r…  Lüks cep te­le­fon­la­rı­… 

23. Bir gen­cin ce­bin­de gü­zel bir dol­ma­ka­lem ve gü­zel bir cep def­te­ri ol­ma­ma­sı­nı çok bü­yük bir ek­sik­lik ve ayıp ka­bul ede­rim.

24. Ca­mi ka­pı­la­rın­da ve­ya iç­le­rin­de bil­has­sa gö­rü­nür yer­le­re ko­nu­lan sü­pür­ge­le­re, pas­pas­la­ra kı­za­rım.

25. Ra­ma­zan­lar­da lüks iç­ki­li, fu­huş­lu otel­ler­de ve­ri­len pa­paz­lı pat­rik­li zan­goç­lu ha­ham­lı if­tar zi­ya­fet­le­rin­den hoş­lan­mam.

26. Ye­mek sof­ra­la­rın­da kıt­lık­tan çık­mış gi­bi, göz­le­ri­ni fal ta­şı gi­bi, ağız­la­rı­nı fa­raş gi­bi aça­rak de­li­ler gi­bi ye­mek yi­yen­le­ri ayıp­la­rım.

27. Çok ko­nu­şan ge­ve­ze ve zev­zek kim­se­ler­den hoş­lan­mam. Me­se­la bir gen­ce adı­nı sor­du­nuz. Ce­va­bın­da so­ya­dı­nı ve şeh­ri­ni de zikr eder­se­…

28. So­kak­ta, cad­de­de, açık­ta gü­len hat­tâ te­bes­süm eden ka­dın­la­rı içim­den kı­na­rım.

29. Açık­ta don­dur­ma ve ye­mek yi­yen­le­ri mü­rüv­vet­siz ka­bul ede­rim.

30. Aşı­rı ve de­vam­lı öv­gü ve poh­poh­lar­dan çok te­dir­gin olu­rum.

31. Ca­mi­ler­de­ki hut­be­ler­de ve va­az­lar­da ede­bi­yat, gra­mer, üs­lup ha­tâ­sı ya­pıl­ma­sı­nı hiç af­fet­mem. Bun­lar ben­de­ni­zi çok ra­hat­sız eder.

32. Din­de re­form, din­de ye­ni­lik, din­de de­ği­şim ya­pıl­ma­sı­nı is­te­yen light ve ılım­lı İs­lam­cı­lar­la, he­le Faz­lur­rah­man­cı­lar­la yıl­dı­zım ba­rı­şık de­ğil­dir.

33. Gıy­bet eden, kar­deş­li­ğe it­ti­ha­da te­sa­nüd ve vi­fa­ka ay­kı­rı iş­ler ve laf­lar eden bir kim­se­yi ger­çek Nur­cu ola­rak ka­bul et­mem. Ger­çek has Nur­cu­la­rı çok tak­dir ede­rim.

34. Ken­di­le­ri­ni dev ay­na­sın­da gö­ren, ruh­ban­la­rı­nı uçur­duk­ça uçu­ran,  nef­si­ni tez­ki­ye ve teb­ri­e eden, ölür­ken şey­him ye­ti­şir be­ni Cen­ne­te pos­ta­lar di­yen­ler­den hoş­lan­mam. Be­ni döv­me­ye­cek­le­ri­ni bil­sem on­la­rı uyar­mak is­te­rim.

35. Ho­li­gan­la­rı bir tür de­li ka­bul eder ve on­lar­dan uzak ol­ma­ya ça­lı­şı­rım.

36. Ha­ya­ta uy­gu­la­ya­bi­li­yor mu­yum aca­ba? Ken­di­mi de­re­ce iti­ba­rıy­la mü’­min­le­rin en so­nun­cu­su ka­bul et­me­ye ça­lı­şı­rım. Bu çok zor bir şey­dir.

37. Ku­r’­an-ı Ke­ri­m’­i ken­di re­’y ve he­va­sı ile yo­rum­la­ma­nın küf­re yol aça­ca­ğı­nı bi­li­rim. Böy­le ya­pan­la­rı kı­na­rım.

38. Efen­di­mi­zin (Sa­lat ve se­lam ol­sun ona)  mü­te­va­tir ve sa­hih ha­dis­le­ri­ni     gayr-i met­luv va­hiy ka­bul ede­rim ve Sün­ne­te ha­dîs­le­re kar­şı olan­la­rı bi­d’­at­çi, hat­tâ ba­zen mün­kir ola­rak gö­rü­rüm.

39. Mez­hep ve fı­kıh düş­man­lı­ğı­nın İs­la­m’­a bü­yük za­rar ver­di­ği­ne ina­nır, her Müs­lü­ma­nın hak mez­hep­ler­den bi­ri­ni (is­tis­nâ­î bir za­ru­ret ol­ma­dık­ça) bü­tü­nüy­le uy­gu­la­ma­sı­nı, ke­sin­lik­le tel­fik-i me­za­hib yap­ma­ma­sı­nı tav­si­ye ede­rim.

40. Şe­ri­ata, di­nin za­hi­ri­ne sım­sı­kı bağ­lı ha­ki­kî ve saf ta­sav­vu­fa ve ta­ri­kat­la­ra ta­raf­ta­rım.

41. Elim­den gel­se bü­tün Müs­lü­man li­se ve üni­ver­si­te genç­le­ri­ne Os­man­lı­ca öğ­ret­ti­ri­rim. Os­man­lı­ca ya­zıy­la oku­ma­yı öğ­ren­mek Müs­lü­man­la­ra şart­tır. Dön­me­ler is­ter­ler­se öğ­re­ne­bi­lir­ler.

42. İs­la­m’­a ve Üm­me­t’­e en bü­yük za­ra­rı ca­hil ve kö­tü Müs­lü­man­la­rın, din sö­mü­rü­cü­sü al­çak­la­rın, Müs­lü­man ari­vist­le­rin ver­di­ği­ni söy­ler ve ya­za­rım.

43. Es­ki­den mü­ca­hit­lik tas­la­yıp son­ra el­le­ri­ne im­kân ve fır­sat ge­çin­ce bo­zuk dü­ze­nin ha­ram rant­la­rı­na aç kö­pek­ler gi­bi sal­dı­ran mü­te­ah­hit­ler­den nef­ret ede­rim.

44. Ya­şı­ma hür­met eden­le­re çok te­şek­kür ede­rim. On­la­ra, siz de yaş­lan­dı­ğı­nız va­kit hür­met ede­ni­niz çok ol­sun de­rim.

45. Gıy­be­ti­mi ya­pan­la­ra da te­şek­kür ede­rim. Çün­kü on­lar ya ba­na se­vap­la­rı­nı ver­miş olu­yor, se­vap­la­rı bi­ter­se be­nim gü­nah­la­rı­mı yük­len­miş olu­yor.

46. İs­tan­bu­l’­u dert­ler ve sı­kın­tı­lar kum­ku­ma­sı ya­şan­maz dev bir şe­hir ha­li­ne ge­ti­ren rant­çı­la­ra gün­de en az bir ke­re bed­du­a ede­rim.

47. Zi­na­yı suç ol­mak­tan çı­kar­tan­la­ra ha­yır du­a et­mem.

48. Üze­rin­de TC baş­lık­lı res­mî ve­si­ka­lar­la ka­rı sa­tıl­ma­sı­na, seks kö­le­li­ği yap­tı­rıl­ma­sı­na, bun­dan KDV ve ge­lir ver­gi­si alın­ma­sı­na, bu pis ne­cis ge­li­rin dev­let büt­çe­si­ne ko­nul­ma­sı­na kar­şı­yım­dır. Bu­nu pro­tes­to et­me­yen Ke­ma­list ve İs­lam­cı Fe­mi­nist­le­re esef ede­rim. 

49. Sa­bah na­ma­zı­na ca­mi­ye ce­ma­ate gi­den­le­ri çok tak­dir eder, el­le­rin­den öpe­rim.

50. Ben gel­dim ye­ri­ne sa­de­ce gel­dim di­yen­le­re afe­rin de­rim.

51. Po­le­mik yap­mak­tan, ço­luk ço­cu­ğun ve ca­hil­le­rin mas­ka­ra­sı ol­mak­tan hiç hoş­lan­mam.

52. Pa­ra­lı ağ­la­yı­cı ol­mak is­te­mem. Ağ­la­ya­cak­sam sa­mi­mî ve pa­ra­sız ağ­la­rım.

53. Ca­mi­ler­de­ki yü­rü­yen kır­mı­zı ya­zı­la­rı, kır­mı­zı ışık­lı na­maz vak­ti lev­hala­rı­nı, av­lu­lar­da­ki WC Men Wo­men one li­ra afiş­le­ri­ni hiç sev­mem.

54. Bil­has­sa bü­yük ca­mi­ler­de gü­zel ko­ku­lu bu­hur ya­kıl­ma­ma­sı­nı bir ek­sik­lik ola­rak gö­rü­rüm. 

55. Fa­tih Ca­mi­i’­ne ge­ti­ri­len ce­na­ze­le­rin ce­ma­ati için­de gü­len, ki­mi­si kah­ka­ha atan, ya­hu epey­dir gö­rün­mü­yor­dun ne­re­ler­dey­din gi­bi laf­lar eden kim­se­le­rin bu­lun­ma­sı­na üzü­lü­rüm.

56. Âhir za­man­da ya­şa­dı­ğı­mı, dün­ya­nın bin tür­lü fit­ne fe­sat ve az­gın­lık­la dol­du­ğu­nu, du­ru­mun kö­tü ol­du­ğu­nu gö­rü­yo­rum.

57. Bu de­vir­de en bü­yük hiz­me­tin ve him­me­tin in­san­la­rın ima­nı­nın kur­ta­rıl­ma­sı ol­du­ğu­nu bi­li­rim.

58. Di­nin, di­nî fa­ali­yet­le­rin, di­nî hiz­met­le­rin po­li­ti­ka­nın üze­rin­de tu­tul­ma­sın­dan ya­na­yım.

Önceki ve Sonraki Yazılar
M. Şevket Eygi Arşivi