Batuhan Çolak

Batuhan Çolak

Boğaziçi’nden Mektup Var

Boğaziçi’nden Mektup Var

Boğaziçi Üniversitesi’nden gelen öğrenci kardeşimizin mektubunu noktasına virgülüne dokunmadan yayınlıyorum.

“Merhaba, Boğaziçi Üniversitesi öğrencisiyim ve sizinle okulumuzda gelişen bir durumu paylaşmak istiyorum. Üniversiteye kaydolduğum yıl çözüm sürecinden aldıkları cesaretle okulumuzun Kuzey Yerleşkesi’nde adeta Kandil Dağı havası estiren, terör örgütüne ait giysileri giymekten çekinmeyen bir güruh vardı. 

Oldukça aktiftiler ve şu an bile ODTÜ’deki arkadaşları ile organize bir bağ kurmayı bırakmış değiller. Ama Boğaziçi Üniversitesi’ni ODTÜ furyasına katmayı henüz başaramadılar. 

Seçimden sonra sosyal medyada aktif oldukları sayfalarda ben ve arkadaşlarım teröre tepki gösterdik ve buna benzer yorumlar yaptık.

“Terörü lanetliyoruz, üniversitemizde işgal istemiyoruz” gibi mesajlarımızdan dolayı bizi fişlediler, üzerimizde psikolojik baskı oluşturmaya başladılar. 

Okulda ve sosyal medyadaki PKK propagandalarına, bizi fişlemelerine rağmen duruşumuzdan taviz vermemeye çalıştık. 

Gücümüz yettiğince üniversitede terör örgütü üyelerince düzenlenen bütün örgüt propagandalarına karşı olduğumuzu belirttik, yetkilileri harekete geçirmeye çalıştık. Ancak sonuca ulaşamadık. Ne üniversite yönetimi bu etkinlikleri engelleyebildi ne de emniyet yetkilileri.

Üniversitedeki olayları basına taşıyabilmek için çok sayıda gazeteciyle iletişime geçtik, ancak kimse bizi ciddiye almadı, terör yandaşlarının okulda yaptıkları eylemlerin görüntülerini vermemize rağmen bize destek olan tek bir gazeteci çıkmadı.

Buna rağmen çabalamayı sosyal medya üzerinden sürdürdük, “Üniversitemizde PKK istemediğimizi” belirten sayfalar oluşturduk. Anladık ki bizim gibi mağdur olan ‘binlerce sessiz yığın’ var.

Sosyal medya üzerindeki bu duruşumuz az da olsa örgüt yandaşları üzerinde baskı oluşturdu. Muhtemelen kendilerine yakın akademisyenlerden aldıkları “Çok dikkat çekiyorsunuz, bizi zor durumda bırakmayın, açıktan propaganda yapmayın” gibi talimatlarla eylemlerini hafifleştirdiler, şekil de değiştirdiler. 

Daha düne kadar PKK etkinliği yaptıkları kulüpler üzerinden şeker ve kek dağıtarak sempatik görünüp “biz terör örgütü yanlısı değiliz” mesajı vermeye çalıştılar. 

Ancak bu durum da fazla sürmedi. Kısa bir süre sonra olaylar yeniden patlak verdi.

Sizin köşenizde yayınladığınız “Boğaziçi Üniversitesi’ndeki PKK kutlaması” ile durumun ne kadar vahim olduğu ortaya çıktı. Görüntülerin kamuoyuna yansıması üzerine daha önce sesini çıkarmayan, bu grupların üzerine gitmeyen okul yönetimi de harekete geçti. Kulübün faaliyetlerini 6 ay durdurduklarını açıkladı. Ancak bu çok tabii olarak basit bir önlemdi. Böylesi bir grubun, topluluğun faaliyetlerini 6 ay durdurmak, kamuoyunun tepkisini azaltmaktan başka bir işe yaramaz. 

6 ay boyunca el altından, 6 ay sonra da yine aynı kulüp üzerinden eylemlerini sürdürecekler.

Türkiye’nin en yüksek puanlı üniversitesine girmek için verdiğim çabayı size anlatamam. 

Üniversiteyi kazandıktan sonra ülkeme faydalı olabilmek için kurduğum hayaller alt üst olmuş durumda. Sizlerden ve devletimden yardım bekliyoruz.

Boğaziçi Üniversitesi’nde bile PKK bu kadar etkinse, diğer üniversitelerin halini düşünmek bile istemiyorum.

Lütfen sesimiz olun, yetkilileri ve görevlileri harekete geçirin.

Yoksa yarın çok geç olacak.”

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
Batuhan Çolak Arşivi