Ahmed Gürkan

Ahmed Gürkan

Suriye Cihadının Ebu Bekir’i Şehid Abdülkadir Salih

Suriye Cihadının Ebu Bekir’i Şehid Abdülkadir Salih

Halep'in en zengin tüccarlarındandı.

25 milyon serveti vardı.

Halep'te sevilen, sayılan biriydi.

Türkmen'di. Türkçeyi anlayabiliyor ama birkaç kelime haricinde konuşamıyordu.

Koca Osmanlı yıkılıp araya sun'î hududlar girince sülalesi ikiye bölünmüş, bir kısmı Osmaniye'de, diğer kısmı ise Halep'te kalmıştı.

Suriyeli Hristiyan Arap Mişel Eflak’ın kurduğu, baba-oğul Esed’lerin devam ettirdiği Marksist Baas rejimine karşı başlayan meşru hak arama mücadelesi silahla bastırılıp katliama varan süreç başlayınca, ailesini, sevdiklerini muhafaza etmek için silaha sarılmıştı.

Kendi gibi on binlerce mazlumun bulunduğu Halep'te mücadelenin merkezine oturmuştu.

45 adamı ile başladığı direnişte etrafına 15 bine yakın mücahid toplanmış ve büyük bir ordu meydana getirmişti.

Arkadaşı TÜRKMEN-DER Başkanı Mehmet Ali Öztürk Bey’in ifadesiyle "Suriye Cihadının Ebu Bekir'i idi".

25 milyon lirasının tamamını cihad için harcadı.

Şehadetine yakın hiç parası kalmamıştı.

Hâlbuki o bu servetini alıp Halep’ten ayrılabilir ve istediği ülkede gayet lüks bir hayat yaşayabilirdi.

Ama o mücadele yolunu seçmişti.

Halep'i DAİŞ'ten ve rejimin askerlerinden temizlemişti.

Günümüzün Firavn'u kâfir Esed başına 200 milyon dolar ödül koydu.

Bir komutan olmasına rağmen cebhede hep en öndeydi.

Birçok kez ağır yaralanmıştı. Her seferinde şehadete biraz daha yaklaşıyordu.

Ve beklenen an geldi.

Esed'in istihbaratçılarının verdiği raporlar doğrultusunda havalanan jetler Abdülkadir Salih'in bulunduğu muhite tonlarca bomba yağdırdılar.

Türkmen Bey'i ağır yaralanmıştı.

Mücahidler üzgündü, lâkin diğerlerinde olduğu gibi Abdülkadir Salih'in yeniden ayağa kalkacağını ve en ön cephede cihada devam edeceğini umuyorlardı.

Salih ilk müdahalenin ardından, Türkiye'ye getirildi ve 18 Kasım 2013 tarihinde çok sevdiği anavatan Türkiye'de müştak olduğu şehadete erdi.

Bugün sağlam tek bir binanın dahi kalmadığı Halep'in bütün sokakları,  Şehid Türkmen Komutan Abdülkadir Salih'in mütebessim çehreli resimleriyle süslü...

Abdülkadir Salih çok sevdiği Türkiye'yle alakalı ise şunları söylemişti:

"Türkiye’ye müteşekkiriz. Bize en büyük desteği onlar veriyorlar. Ancak bu yeterli olmuyor; biz zaten Batı’dan bir şey beklemiyoruz. Müslüman olduğumuz ve İsrail’e düşman olduğumuz için ki bu düşmanlık Esed’in sözde düşmanlığına benzemez, Batı bize asla yardım etmeyecek. Önce Allah’a sonra Türkiye’ye güveniyoruz. Unutmayın! İnsan hasta olduğu zaman arkadaşları birkaç gün yardıma gelir, kardeşleri ise her gün!"

O kardeşler neredesiniz?

Abdülkadir Salih şimdi (zamanında) Halep'te medfun dedesi Süleyman Şah ile beraber...

Aziz Allah onların mücadelesini devam ettirebilmeyi ve bu şehidlere lâyık olabilmeyi nasip etsin.

Türkmen Dağı’nda, Halep’te, İdlib’te, Şam’da ve birçok yerde ağır bombardıman altında mücahede eden mücahidlere Rabbimiz yardım etsin.

Hazret-i Habil'den bugüne kadar bütün şehidlerimiz için el-Fatiha…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum
Ahmed Gürkan Arşivi