Kemal Belgin

Kemal Belgin

Şundan bundan ve kaleci Onur!

Şundan bundan ve kaleci Onur!

BAŞLIĞIN ikinci bölümünden başlayayım önce... Trabzonspor kalecisi Onur’u, maç sonrası eldivenlerini ve kazağını yere bırakıp, hem de teknik direktörü ve yönetici önünde, kutlamış ve örnek alınmasını istemiştim. Sanmıştım ki, bir profesyonel kendi seyircisi de olsa, bir hakemin saha içinde dövülmesini hazmedememiş ve müthiş bir sportmenlik gösterisinde bulunmuştu. Ama ne yazık ki, aynı Onur’un dün sabah ekranlardaki alt yazılarda özür dilediğini ve Trabzonspor’da oynamaya devam edeceğini açıkladığını okudum. Eh bu yaşta hâlâ kimin ne olduğunu anlayamamış olmaktan da utanç duymadım desem yalan olur. Ama hafızamı biraz yoklasaydım iyi de olurdu. Çünkü aynı Onur, önemli bir Avrupa Kupası maçı öncesi yurt dışından Trabzon’a postalanmış ve sonrasında aynı kulübün yönetimi onu affederek takıma koymuş ve kupadan elenmişti. Eh demek ki, tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş. Biz de İstanbul Saltanatına son veren Karadeniz’in bu futbol merkezindeki umutlarımızı hâlâ sıcak tutmakla yanlış mı yaptık acaba? Dost acı söyler... Bunu sakın aklınızdan çıkarmayınız!

Biraz da Galatasaray yazalım. Kasımpaşa karşısındaki farklı galibiyetten sonra satır karalamamıştık. Galatasaray’ın bu Hollandalı hoca ile oyun tekniği, oyun taktiği açısından pek fazla bir ivme kazanmadığını zaten yazmıştım. Ama aynı hoca ile sezon başından beri, özellikle de Mustafa Denizli döneminde  gösterdiği ciddi fizik düşüşü yavaş yavaş kapattığını da dile getirmiştim. Ama bu süreçte bu kazanç fazla da olamazdı zaten...  Selçuk’un diriliş göstermesi, Podolski’nin son maçta fırtına gibi esmesi de kimseyi kandırmasın derim... Yazlık takım gibi ötesi berisi açık oynayan Kasımpaşa karşısında oynamak, hücrelerinde ustalık barındıran oyuncular için büyük avantajdır. Neyse, kupa rövanşı kapıdadır. Sonra finali... Ligdeki sıralama da kupa olmazsa ciddi önem taşımaktadır. Yani Avrupa vizesi alıp, cezayı ikinci kupada çekmek Galatasaray’a acı değil kazanç sağlar...

Dipteki büyük mücadele gün gün ivme kazanıyor. Mersin İdmanyurdu hariç. Sivas, Eskişehir, Rize ve Gaziantep’ten ikisi gider gibi geliyor bana... Beşiktaş’ın kazanç hanesini zenginleştirmesine rağmen hâlâ diken üstünde duran Kayserispor’la, potaya ciddi şekilde giren Gaziantepspor’un da Fenerbahçe’ye karşı oynayacakları maçlardan bire bir bakarsınız şampiyonluk yarışının iyiden iyiye aydınlanmasına yol açabilir.

Son olarak... Adanaspor’u ve hocası Engin’i kutlarım. Lige geri döndüler. Şimdi akılcı bir transfer politikası ile kalıcı olmak gerekir. Koca Adana orası... Neden bir Akhisar, bir Konya, bir Osmanlıspor olmasınlar! Acaba şimdi sıra İzmir’den de bir takımla ligde buluşmaya mı geldi? Umutlu musun derseniz, çok değil... Sanki İzmir’de bir futbol kurnazlığı, bilgisi, stratejisi ve çağdaş düşüncesi eksik gibi geliyor bana...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Kemal Belgin Arşivi