Abdulkadir Özkan

Abdulkadir Özkan

Yalandan kim ölmüş!..

Yalandan kim ölmüş!..

SURİYE’DE çatışmaların durdurulması ve özellikle de sığınmacıların Suriye içinde toplanmasını sağlayacak adımların atılması için Türkiye yıllardan beri güvenli bölge oluşturulması hususunda ısrarcı. Buna rağmen özellikle ABD Türkiye’nin güvenli bölge oluşturulması konusundaki taleplerini sürekli geri çevirdi. Belli ki, ABD, Suriye’de güvenli bölge oluşturulmasına karşı ve bu düşünce Başkan Obama dâhil ABD’li tüm yetkililerce her fırsatta dillendiriliyor. Özellikle Obama’nın son yaptığı açıklamada güvenli bölgeye ideolojik olarak karşı olmadığını, ancak askeri olarak uygulanmasının zor olacağını söylemesi ister istemez insanın aklına, “Yalandan kim ölmüş” deyimini getiriyor. Çünkü güvenli bölge oluşturulması ABD ve koalisyon ortakları ile Rusya birlikte Suriye içinde bir uçuşa yasak bölge oluşturamıyorlarsa dünya barışını nasıl sağlayacaklar? Bir terör örgüt ile başa çıkamayanların böylesine çeşitli tarafları bulunan bir çatışma ortamında güvenli bölge oluşturmak mümkün olmaz anlamına gelen sözler eden Obama olunca ortaya tam bir samimiyetsizlik çıkıyor. Çünkü Obama söylediklerine kendisi inanıyorsa bırakın dünya jandarmalığına soyunmayı, dünya üzerinde belirleyici olmak iddiasından en ABD’nin vazgeçmesi gerekir. Başkan Obama’nın aynı açıklama içinde AB ülkelerini NATO içindeki sorumluluklarını yerine getirmeye, NATO’ya ise IŞİD’e karşı daha fazla çaba gösterme uyarısında bulunması olayın bir başka boyutunu gündeme getiriyordu. Bugün NATO içinde en belirleyici konumda ABD’nin olduğu, ABD’nin istemediği bir operasyon yapması ya da istediği bir operasyondan kaçınması mümkün olmadığı düşünülürse, Obama ya giderayak kafa karıştırmak için bir takım açıklamalar yapıyor ya da ABD derin devletinin dikte ettirdiklerini dillendiriyor olabilir. Ayrıca IŞİD’e karşı daha etkili olması çağrısında bulunduğu NATO’nun Afganistan’da ABD işgal gücü ile birlikte ne iş yaptığının cevabının verilmesi gerekir.

Bu noktada ABD Suriye’de bir güvenli bölge oluşturulmasının askeri bakımdan güçlüğüne gerçekten inanıyorsa Irak’ta uçuşa yasak bölge ilan edilerek Saddam’ın Irak’ın Kuzeyi ile bağını nasıl kestiklerini açıklanması gerekir. Yani, güvenli bölge için öncelikli konu uçuşa yasak bölge ilan etmek ve bu ilan edilen bölgeye yönelik her türlü saldırı ve ihlale anında karşılık verileceği açıklandığı takdirde güvenli bölge oluşturmanın ve bunu korumanın zor olmadığını birilerinin Obama’ya hatırlatması gerekir. Ama Suriye’nin kuzeyinde güvenli bölge oluşturmanın aslında bir zorluğu yokta ABD istemiyorsa meseleyi bir takım bahanelerle geçiştirmek doğru değildir. Bu tavır dünya üzerinde sadece Türkiye nazarında değil genelde güvensizlik oluşturur. Zaten saldırgan ve işgalci tavrı sebebiyle dünya üzerinde giderek itibar kaybeden ABD bu gidişle iyice sıfırı tüketecektir. Belki de dünya barışı için sömürgeci erin sıfırı tüketmesi hayırlı olacaktır. Derdim o değil de dünyanın gözünün içine baka baka söylenen gerçek dışı sözlere takılıyorum. Irak’ı işgal eden, Afganistan’da yıllardan beri kontrolü elinde tutan ABD’nin sıra Suriye’ye gelince bir terör örgütü ile başa çıkamaması, güvenli bölge oluşturmanın askeri olarak imkânsız olduğunu ileri sürmesi kendilerini akıllı, âlemi aptal yerine koymak değilse nedir?

Bu arada artık herkes biliyor ki NATO dünya üzerinde ABD çıkarlarını korumak gibi bir fonksiyon ifa ederken, söz konusu örgütün IŞİD ile mücadelede yeteri kadar çaba göstermediğinden Obama’nın şikâyet etmesi de ayrı bir garabet örneğidir. Tüm bu çelişki ve garabetler birlikte düşünüldüğünde özellikle IŞİD’e yönelik yok edici bir darbe vurulmasını ABD, koalisyon ortakları ve Rusya’nın istemediği sonucu ortaya çıkıyor. Bu sonuç ise IŞİD’in sömürgeciler tarafından amaçlarına ulaşmada taşeron olarak kullanıldığını akla getiriyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdulkadir Özkan Arşivi