Engin Ardıç

Engin Ardıç

Hem kışla hem ağaç

Hem kışla hem ağaç

O gürültüyü koparan Taksim projesinin en büyük yanlışı neydi bilir misiniz?
Taksim meydanı "çıplak" gösteriliyordu, temsili olarak ağaç konmamıştı. Taş zeminli kocaman bir boş alan, üç beş çalılık, üç beş de insan sureti.
Belki uygulamada böyle olmayacaktı ama "ağaçlar yokedilecek" gibi bir algı oluştu. İktidara gıcığı olanlar da bunu alabildiğine körüklediler çünkü dertleri ağaç mağaç değil hükümeti devirmekti.
Bazı arkadaşlar da kendi "entel mahallelerinden" korktukları için bu oyuna geliverdiler. Havaalanı yaptırmayacağız falan diyen "istemezük" takımı da ayrı.
Cumhurbaşkanının bu meseleye bu kadar önem vermesi ve döne döne gelmesi, "İnönü'nün yıktırdığı bir tarihi eseri yeniden yerine koyma" isteğidir.
Hem bu Vandallık, hem de saray dibine futbol stadı kondurmak gibi çirkinlikler, Naziler'in Dietrich Eckart Açıkhava Tiyatrosu'nu taklit etme gibi özentiler, yani tarih katliamı, ozaman da bu zaman da "cumhuriyetin kazanımları" diye pazarlanmıştır, kendini aydın sanan hemen herkes de bilir bilmez bunu yutmuştur.
Çünkü İsmet Paşa'ya toz kondurulamazdı!
Niçin, topçuların adı üstünde talim alanı olan karşıdaki bomboş ve kocaman "talimhane" o zamanlar ağaçlandırılmamıştır da imara açılmıştır? Hangi entel bunu sorgulamayı akıl edebiliyor?
Bazı kişiler de oraya yüz yıl önceki gibi topçu birlikleri yerleşecek sanıyorlar. Yeniden bir kışla yapılmayacak, o kışla binasının yalnızca "fasadı" yerine konulacaktır.
Kışla, İnönü Gezisi gibi yükseltilmeyecek, eski orijinal düzeyinde yani meydanla hemzemin olacaktır. (Oraya kondurulacak "Yüce Milli Şef" heykeline saygı sunmaya merdivenle "çıkılması" gerektiğinden gezinin zemini de meydana oranla yükseltilmişti...)
Biz çok akıllı olduğumuz için olay çıkarıyoruz, Almanlar çok aptal oldukları için Berlin'de komünistlerin 1950 yılında yıktığı imparatorluk sarayını yeniden yapıyorlar (geçen sene son gittiğimde ikinci katı çıkmışlardı)...
O saray da bu kışla da, aynı görüntüyle, aynı fasadla, fakat içi bu sefer kültür merkezi, konser salonu, sinema, çarşı, lokanta ve kahvehane olarak kullanılacaktır.
Eski fotoğraflara bakarsanız, kışlanın ortasında kocaman bir avlu görürsünüz, eski "Taksim stadı"...
İşte o orta bölüm, bolca ağaçlandırılabilir... Böylece, kışla binasının yapımında kesilecek ağaçlardan belki de daha fazlası orta avluya dikilir, küçük bir orman gibi olur. İsteyen vatandaş kışlanın nizamiyesinden girer, lokantalara falan takılıp pis kapitalistlere para kazandırmadan(!) hemen karşısındaki avlu kapısından çıkar ve kendini ormanın içinde bulur.
Taksim meydanının "asıl kendisine" de bol miktarda ağaç dikilir (yaya alanı olacağı, trafik yerin altından gideceği için), böylece eskisinden çok daha yeşil bir Taksim elde edilir!
İsteyen eşcinsel entel de, cebinde Fethullah'ın gazetesi, geceleri orada koli kesmeye devam edebilir tabii.
"Mesele ağaçsa", bu söylediklerim size makul gelecektir.
Yok eğer "mesele ağaç değilse" ve gene maraza çıkarırsanız, o zaman da üç yıl önce olduğu gibi sizinle gene İstanbul Emniyet Müdürü görüşecektir.
Gene tahribat yaparsanız AKP'ye de üç puan daha yazacaktır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Engin Ardıç Arşivi