Kemal Belgin

Kemal Belgin

Haydi, Fatih şimdi konuş!

Haydi, Fatih şimdi konuş!

BAŞLIKTA Fatih dedim, çünkü o benim için hep Fatih.. Taaa futbolculuk yıllarından Sonra Galatasaray ve Milli Takım hocalığında da... Aramızda geçmiş onlarca “Sır konuşma” var. Ben de üstü kapalı geçeyim. Net biçimde satır satır açıklamam doğru olmaz. Ben gazeteciyim. Galatasaray’da oynarken kazanılmış bir Avrupa Kupası maçından sonra, Avusturya takımını İnönü’de yenmişlerdi, soyunma odası duşlarında geçen kısa bir diyaloğumuz vardır. Önemli sırdır açıklamam... Ben gazeteciyim çünkü. Haber kaynağımı yıpratmam... İsviçre’de ev sahibini yendiğimiz maçtan sadece 3 saat önce kamp yapılan otelin önünden 150 metre ilerideki köşe başına kadar kısa bir yürüyüş yaparak maçın stratejisini konuştuk. Ne mi idi Sır... Gazeteci sırrı... Bunlara benzer birçok anım vardır Terim hocamla...

Şimdi nereye mi geliyorum. Önce Terim hocamı açıkladığı yeni kadroda da malum beş futbolcuya yer vermediği için kutluyorum. Bunları oynatıp da kazanabilir de, oynatmadığı için kaybedebilir de... Ama söz konusu Milli Takım ise ve de 2016 yılında yaşıyorsak, prensipler, kadro bütünlüğünün sağlanması her şeyden önce gelir. Ancak yukarıdaki paragrafta yazdığım üzere Terim hocamın bazı net açıklamalar yapması da gerekir. Çünkü o gazeteci değil. Haber kaynağını, haberin elde ediliş biçimini, oluşumunu açıklayabilir. İkimizin işi apayrı... Tekrar edeyim, açıkladığı kadroda sadece Hakan Balta var, eski makas yiyenler içinden. Zaten bize ulaşan bilgilerde de Hakan Balta’nın arada kaynadığı şeklinde ayrıntılar vardı. Almanya’dan Ömer’i çağırmış örneğin... Bu konuda da Terim hocaya yüklenenler vardı, şimdi eller yukarı! 

Yarın Beşiktaş’ın Rize ile oynadığı maçın ayrıntılarını yine herkesten farklı biçimde bu sütunlarda dile getireceğim. Araya şu Terim hocanın açıkladığı Milli Takım’la ilgili zaman geçmeden iki satır yazayım dedim. Şayet Terim, bu dışarıda bırakılanları, özellikle de Arda’yı takıma çağırsa idi, bence, bu ülkedeki otoritesi, teknik direktörlük özelliklerinin hepsini kaybederdi. Hele hele kendini dev aynasında gören Rıdvan Dilmen’in gazetesinde yazdığı yazıya bakarsak, neyin ne olduğunu anlarız.

Tekrar ediyorum; Yensen de, yenilsen de yanındayım hocam... Tabii ki teknik hatalarını eskiden olduğu gibi en acımasız biçimde eleştirmeye de devam edeceğim. Ama dik durmak, hele hele olmadık yerlerden, makamlardan sızmalara rağmen, çok ama çok önemlidir. Öbür dünyaya göç etmeden övünebileceğimiz tek nitelik ve nicelik de budur zaten... Allah yardımcı olsun hocam! İyi şanslar aynı zaman...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Kemal Belgin Arşivi