Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

KADININ ETKİN ROLÜ

KADININ ETKİN ROLÜ


İslam kültüründe ana kavramı merkezi bir noktada ele alınır. Ana topluma bilgili ve bilinçli nesiller yetiştiren aktif bir kişidir. Müslüman anne çocuğunun birinci derecede eğitmenidir. Ana ve eğitmen olan kadının görevi şu başlıklar altında toplanır:
Çocukta iyi kötü kavramlarının gelişmesine yardımcı olmak
Çocuğa yaşadığı sorunlarla başa çıkma beceresi kazandırmak
Çocuğa hakkaniyet bilinci vermek
Çocuğa ailede ve çevrede uyulması gereken kuralları öğretmek ve onu İslami eğitimi noktasında desteklemek
Çocuğun geleceğe dair hedeflerinde destekleyici olmak
Ana evin kadını, eşinin yol arkadaşı ve çocuklarının eğitmenidir ve rollerini yerine getirirken sevgi, sabır, şefkat, adalet ve fedakârlık gibi değerlerin gelişmesine yardımcı olur. Fakat ne yazık ki günümüzde, modern kültürün taşıyıcılığını yapan medya üzerinden kadına kariyer yapmanın iş yaşamına atılmanın çocuğun bakımından daha önemli olduğu vurgulanıyor. Kadının birincil rolü olan annelik görevi pasifize edilirken çalışan kadın kimliği öne çıkarılıyor. Bu durum ailesel ve toplumsal bazda çeşitli sorunların ortaya çıkmasına neden oluyor. Medya aracılığıyla bizlere empoze edilen aile modelinde sabah çocuğunu bakıcıya bırakıp işine giden, eşi ile ilişkilerinde sevgiyi değil rekabeti öne çıkaran bir eş vardır. Ailenin ayrılmaz parçası olan kadın ve erkek birbirlerinden kopuk vaziyette tatillere çıkarlar, birbirlerinden kopuk bir hayat yaşarlar. Kadın ya da erkek vaktin çoğunu internet başında geçirir ve özgürleşiyoruz bahanesiyle aile değerlerimizle örtüşmeyecek şeylere göz yumarlar.
Doğru olan değil popüler olanın revaçta olduğu bir çağda yaşıyoruz. Yazılı ve görsel medya aracılığıyla popüler kılınan batı tipi aile modeli ne yazık ki bizim insanlarımıza rol model olarak sunuluyor. Sunulan bu modeller İslam toplumlarını da etkilediğinden bizi öteki mahalleden ayıran özellikler ortadan kalkmaya başladı. 
Aile toplumun çekirdeğidir. İslam toplumları yıkılan aile dinamiklerini yeniden güçlendirmeli ve aileyi merkezi bir noktaya çekmelidirler. Seküler kültürün esareti altında kimlik kaybına uğrayan İslam kadınını kendi kimliği ve kendi kültürüyle buluşturmalı ve ona hak ettiği değeri vermelidirler.
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi