Yiğit Bulut

Yiğit Bulut

Establishment!

Establishment!

Birkaç gündür aklımda şu soru var; yıllarca küresel arenalarda “Türkiye’nin sahibi gibi” dolaşanlar, “Türkiye” adı geçince “ancak biz karar veririz” edasıyla KÜRESEL LEŞ KARGALARI ile pazarlık edenler, “para bizde, güç bizde, silah belde, sahip biziz” diyen bu arkadaşların tamamı ve bunların akıl hocaları ve taşeronları şimdi neredeler? Sahi nerede onlar! Türkiye’ye “seçilmemiş SÜPER BAKAN atayanlar, bu arkadaşa emirlerini iletenler ve içeride medyalarıyla bağrına basanlar”! YANİ ESTABLİSHMENT! ŞİMDİ NEREDE BU “TOPLULUK”, NEREDE BU ARKADAŞLAR ! Aynen masaldaki gibi; bir anda “püf” oldular !

Sevgili dostlar, Türkiye’nin 1938-2003 arasında yaşadığı bütün sorunların temelinde tek bir gerçek var; “güçsüz hükümetler, kudretsiz Başbakanlar ve karşılarında GÜÇLÜ BİR YERLEŞİK DÜZEN-KÜRESEL SAHİPLERİ VE FETÖ GİBİ UŞAKLAR !

Daha açık yazayım; kendilerini “Establishment” olarak tanımlayanlar ve onların HALKIN SEÇTİKLERİNE “yönetimi” vermeme ısrarı ve attıkları adımlar... Aslında denklem çok zor değil; ülkeyi kendi tasarruflarında sananlar o kadar “dibe doğru kök” salmışlardı ki; bu yapının beslenmesi için ülkeyi yönetenlerin onlar kadar dibe doğru uzanmadan havada kalmaları gerekliydi ve 1946-2003 arasında da tam istedikleri gibi oldu...Establishment-Anglo-Sakson destekli “siyasi yapı” nasıl ortaya çıktı !

Sevgili dostlar, bu tespitler sonrası en kritik noktada soralım; Kendilerine “Establishment” diyen “SAHİP-TAŞERONLAR” topluluğu Başkanlık Sisteminin gelmesinden neden çok korkuyorlar?

Sevgili dostlar, sebep çok açık; seçilen kim olursa olsun, % 50’den fazla oyla başa gelecek ve sadece Türk Halkına karşı sorumlu olacak... Daha açık yazayım; seçilen kim olursa olsun, halkın yarısından fazlasının doğrudan desteğini alacak ve YERLEŞİK YAPI-SAHİPLERİ VE UŞAKLARI, ne kadar güçlü olursa olsun, BAŞKAN DAHA GÜÇLÜ ve daha derine ayak basma imkanına sahip olacak! “Establishment” olduklarını düşünenler böyle bir denklem içinde “at oynatacak” alan bulamayacaklar...KENDİLERİNİ “İÇ-DIŞ KÖKLERİ VE UŞAKLARI” İLE ESTABLİSHMENT SANANLAR HAVA ALACAK !

Bu noktada geçmişe dönün bakın; ortalama ömrü 1.5 yıl olan hükümetler ve güçsüz koalisyonların kudretsiz Başbakanlarına hükmeden GÜÇLÜ YERLEŞİK DÜZEN! Bizler “oy verdik, seçtik” ama sistemin ürettiği güçsüz hükümetler “bizim verdiğimiz oya” O DERİN YAPIYA rağmen asla sahip çıkamadılar!

Sonuç: Türkiye’nin özellikle 1946 sonrası nasıl soyulduğunu, nasıl “seçilmeyen İÇ-DIŞ odaklar ve uşakları” tarafından 2000’lere kadar yönetildiğini araştıran, analiz eden biri olarak diyorum ki; Türkiye’de sistemi kusursuz bir hale getirmek istiyorsak, Başkanlık Sistemi Türkiye’nin TEK ÇIKIŞI! Eyalet, bölünme ve daha birçok yalan propaganda, bu geçişin-kurtuluşun yolunu kesmek için “Establishment” kılıklılar ve onların beslemeleri tarafından ortaya atılıyor! Amaçları çok açık; eskisi gibi yönetsinler, paylaşsınlar, Halk ses çıkaramadan seyretsin!

Son söz: Sayın Erdoğan, her seçimde ve her makamda “aldığı oy oranı” ve güçlü karakteri ile “sistemin eksiklerini kapatıyor” ve YERLEŞİK DÜZEN’e karşı “DİK durabiliyor, Türkiye’ye ve Türk Halkına zaman kazandırıyor... Bize düşen bu kazanılan zamanda “sistemi” BAŞKAN kim olursa olsun, HALKIN SEÇTİĞİ kişinin güçlü olabileceği bir yapıya kavuşturmak...

Önemli not: Türkiye, 1946-2003 arasında 2.2 trilyon dolar, 1980-2003 arasında 1.5 trilyon dolar faiz ve anapara ödedi... Kime? O “Establishment” diye dolaşan “biz çok büyük işler yaptık” diyen arkadaşlara, yurtdışındaki sahiplerine ve FETÖ gibi Devlet’in her alanına sızan-holdingleşen uşaklarına... Bu çok derin bir analiz, detaylarını paylaşacağım... 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yiğit Bulut Arşivi