Halil Mert

Halil Mert

FETÖ DARBESİNE, 28 ŞUBATÇI/ERGENEKONCU DESTEĞİ

FETÖ DARBESİNE, 28 ŞUBATÇI/ERGENEKONCU DESTEĞİ

07 Haziran 2015 Seçimleri öncesiydi..

Bayram ziyaretleri yapılıyordu.

Bir Emniyet Müdürü dedi ki; “Devlet yıkılsın, yeter ki Uzun Adam ve AKP gitsin!.” Bir anda bu düşmanlık karşısında şoka girmiştim.

Biz de 1990’lı yıllarda 28 Şubatçılara ve Nurlu Demirel’e çok kızgındık. Ama devlet dedin mi akan sular dururdu. Bunu söyleyen bir Emniyet Müdürüydü. Akabinde de bana; “Seçimlerden sonra tutuklanmayacağını nereden biliyorsun?” demişti. 

Evet, FETÖ Mensupları batıda CHP, doğuda HDP için çalışmışlardı genel seçimlerde.

Bu Emniyet Müdürü de akrabaları içinde, AKPARTİ’ye oy verenlere tavır almış, CHP için partili gibi çalışmıştı. Maksat neydi peki?

Kaos çıkarmaktı önce, akabinde de belki iç karışıklık..

 

15 Temmuz Darbesi başarısız olunca da FETÖ’cü memurların çoğu bir anda Milliyetçi ve Devletçi olmuşlardı. Çünkü renksiz, karaktersiz ve tedbir denen şahsiyetsizlikle adeta yoğrulmuşlardı.

“Devlet yıkılsın, yeter ki dinci, yobaz AKP gitsin!.” cümlesini biz 17-25 Aralık Süreci’nden çok önce duyuyorduk zaten.

Sözde Atatürkçü, aslında işbirlikçi ve faşist, sözde ilerici aslında halk düşmanı bazıları son dönemde “Erbakan iyi adammış!” diye AKPARTİ’den oy çalmaya çalışırken, Erbakan’ın partisi diye bilinen siyasi kadrolara da asla oy vermemişlerdi. Son seçimlerde FETÖ, SP ve BBP’ni yakınlaştırmıştı tekrar. Maksat; ülkede güçlü bir iktidar olmasın, koalisyonlar olsun, kargaşa olsun, bankalar hortumlansın. Bölücü terör güneyimizde gerekirse devlet kursun.

 

Darbe girişimini halk durdurdu.

 

Ergenekon davasından hapis yatan görevdeki bir yarbayın karısı, “Keşke AKP yerine HDP gelse..” derken, yarbayda Harp Akademisi’ni kazanan –muhtemelen FETÖ- ancak kapatılınca gidemeyen Yüzbaşı ile kanka.. Acaba O yarbay sorular çalınarak akademinin kazanıldığını bilmiyor mu? Kendilerine suçlu değilse kumpas kuranların FETÖ’cüler olduğunu bilmiyor mu? AKPARTİ’ye ve T. Erdoğan’a “Ulusalcılarla işbirliği yapıyor.” diye iftira atan FETÖ’cü yüzbaşı bu yakınlaşmadan ne umuyor ve bekliyor?

 

Gezi Eylemlerine bizzat katılan TSK mensubu bir kısım rütbeli personel, darbe gecesi yakınlarını “Dışarıya çıkmayın.” diye uyardı. Darbenin başarılı olması demek büyük düşmanları Cumhurbaşkanının gitmesi demekti.

TSK’nde hala 28 Şubatçı, Ergenekoncu, Balyozcu kesimler zihniyet olarak hâkimdir. Bunlar FETÖ’cülerin palazlanıp büyümesine göz yumdular ve destek oldular. FETÖ’cü kocaman Kolordu Komutanı, emirle Hadımköy Askeri cezaevinde yatan MİT tırlarını durduran hainleri, Sb/Astsb. Dayanışması deyip personele sırayla ziyaret ettiriyor. Düşünebiliyor musunuz? Personel, İstihbarat Şubeler el değiştirmiş. Kıta Komutanlarının tamamına yakını FETÖ’cü. Akademi soruları veriliyor. Hem de 1990’lardan beri. Askeri Lise Sınav Soruları 1986 yılından beri çalınıp, veriliyor. Neredeydi dincileri atan Komutanlar? BÇG insanları fişlerken neden bunları pas geçti acaba?

 

Ey Milletim…

Lütfen dikkatle oku!

Siviller de okusun…

Devleti yönetenler tekrar tekrar okusun..

 

Darbecilerle çatışan TSK mensupları ne yapıyor şu anda..

Vurulup şehit olan sadece Ömer Halisdemir kardeşimiz mi?

Kurmay Albay Sait ERTÜRK şehit..

Albay Davut ALA yedi mermi yemiş. Uzuvlarını kaybetmiş. Gazi.. Kışlalarını hain FETÖ’cü teröristlerden korumaya çalışırken vuruldular. Vuranlar nerede peki? Bir kısmı Yunanistan’a kaçan şerefsizlerin içinde.. Neden gündeme gelmez?

Köprüde vurulan, evet sivil olarak izinli olduğu için, halkı darbeci namussuzlara karşı bilinçlendiririm diye köprüye gidip orada vurulan Albay Mahmut PINARBAŞI..

Zırhlı Birliklerde 300 haini tutuklayan yiğit insanlar…

Ey hükümet, bunlar senin yanında tavır aldıkları için FETÖ ve Ergenekon mensuplarınca itiliyorlar.. Ne yapıyorsun? MSB’na TSK ve İhaneti bilmeyen sivil generaller atayarak çözdük mü problemi?

Sosyal medyada adının önüne TC yazan subaylar ne yaptı darbe gecesi peki?

Bir tane var mı, FETÖ İhaneti ile çarpışan?

Hayır!

Kim çarpıştı peki?

Şehid Sait ERTÜRK gibi imanlı vatan evlatları..

Ya Atatürkçü, laik, çağdaş, demokrat arkadaşlar..

Çağdaşça bekliyorlardı. Çağdaşlığın göstergesi ya rakı içmek, viski yudumlamak.. O geceyi de çoğu öyle geçirdi.

 

Adam diyor ki; “Biz darbeye emir, komuta içinde yapılmadığı için katılmadık.” 

Diyen kim?

Bu hükümetin General yaptığı, çağdaş ve demokrat paşa..

Yerim ben senin demokratlığını da çağdaşlığını da…

Bu ne demek Allah aşkına? Emir komuta içinde olsaydı darbe meşru mu olacaktı?

 

Adam asker.. Sınır ötesi harekâtı soruyorsun, “Bak ne güzel ordumuz ülkemizin güvenliği, halkımızın refahı için terörle ve düşmanlarımızla başarılı bir mücadelenin içinde.” diyoruz. Utanmaz üniforması ile “Bizim orada ne işimiz var?” diyor. Yahu bu ruha sahip bir subay olur mu? Alman Subay iki biradan sonra Hitler’in marşlarını söylemeye başlar. Ya bizim ki?.. Bizim ki bölücü terör örgütü militanı gibi cevap veriyor. Daha 100 yıl geçmemiş bölgeyi bizim devletimizden emperyalizm cetvelle böleli… Hani Atatürkçüydün? Nerede Misak-ı Milli sınırların…  

 

Milli ve yerli Unsurlar her türlü emperyalizme ve işbirliğine karşı dimdik durdular. Onlar Osman Gazi’nin rüyasına, Fatih’in İdealine, Abdulhamid Han’ın kavgasına ve duruşuna talipler. Bu darbe ile açığa çıktılar.. 28 Şubatçı İhanet kadroları bu insanlara bırakın geçmiş olsun demeyi, selam bile vermemektedir. Neden? Çünkü Yüce Milletimizle beraber oldular. Öncelikle bu insanlara gazilik ile ilgili gereği yapılmalıdır. Akabinde darbe sonrası süreç yeniden mercek altına alınmalıdır.

 

28 Şubat Darbesi dış destekli bir ihanet süreciydi.

Ergenekoncular genel manada Hükümet ve şahsında devlete kumpas peşindeydi. İşte AYIŞIĞI, YAKAMOZ, ELDİVEN, BALYOZ… Bu darbe planlarını kim ya da kimler yaptı? BALYOZ’un ses kaydı usulsüz yapılmış olabilir. Ama BALYOZ İHANETİ doğrudur. Tıpkı 27 Nisan 2007 E-Muhtırası gibi….

Bakınız, FETÖ Çetesi, İngiltere, ABD ve Batının yurdumuzda ve Medeniyet Coğrafyamızda kullanıp tasfiye ettiği eskimiş ve köhne yöntemlerin kadrolarını ki, yargılanan generallerin bir kısmını bunlar oluşturuyor mahkûm ederken yanında kendisine sorun oluşturup engel olabilecek iman ve inancı olan bir kısım subay ve astsubayları da tutuklatıp etkisiz hale getirdi.

 

FETÖ darbesine direnenler mi?

Dinci diye attıkları asker şahısların tamamına yakını tankların karşısında Milli iradenin yanında canı ile durdu. Atamadıkları askerler de kışlalarda mücadele verdi. Tabii bu genellemenin istisnaları elbette vardır. Ancak görülen o ki, darbelerin emir verenleri şimdi ülkemin, devletimin ve hükümetimin sıkıştırılmaya çalışıldığı bu süreçte tüm gayrimilli kesimlere “Beraber hareket edin!” demiş olabilirler. Gözlemlerimiz de bu yönde. Mantık basit; “DÜŞMANIMIN DÜŞMANI DOSTUMDUR.” diyor her iki ihanet de..

Ey Milletim. Şu ayrımların hiçbiri doğru değil. Laik-Dindar, Solcu-Sağcı, Atatürkçü-Muhafazakâr, Alevi-Sünni-Şii, A Tarikatı-B Cemaati, vs. vs. Asıl ayrım, yerli ve milli kesimlerle, işbirlikçi kesimler arasında…

Bir Subay, Emniyet Müdürü, Öğretmen, Öğretim Görevlisi, Doktor, Hâkim, Kaymakam ya da eşi, “Bunlar gitsin, HDP gelsin. Devlet yıkılsın gerekirse, ama bunlar gitsin.” diyebiliyorsa haini dışarıda arama. 

 

Askeri helikopteri yanlarında emperyalizmin dış planlayıcısı ile Yunanistan’a kaçıran adamları orduda büyütüp yetiştirip himaye ettiysek yazık hepimizin kalıbına.. Kendi halkının üzerine tank yürütüp, operasyondan yeni gelmiş yiğit polisleri şehit eden namussuzları komuta kademelerine getirdi isek, ihanet içimizde büyürken biz FETÖ denen papaza “Hocaefendi!” deyip hürmet ettiysek yazık bizim imanımıza da ferasetimize de.. 

Maalesef bunlar yaşandı..

Peki hala devam mı hatalarımıza?...

Asla!...

 

28 Şubatçıları da, onların Milletimize yaptığı zulmü de soygunu da unutmayacağız.

Dayattıkları zihniyeti ülkemize sokmayacağız.

28 Şubatçılar gibi düşünen sözde aydınlara, bizi batıya, düşmanlarımıza şikâyet edenlere, kendi Milletine ve değerlerine sırtını çevirenlere kesinlikle güvenmeyeceğiz.

28 Şubat’tan bu güne bize yaşatılan tüm kötülükleri bileceğiz. Emperyalistlere kulluk edenleri halkımızın nezdinde mahkûm edip, deşifre edeceğiz. 28 Şubat, Bayrak Mitingleri diye, orduyu göreve çağıranlar ki bazılarında ByLock çıktı, yani solcu, Atatürkçü görünümlü FETÖ’cüler.. Gezi Eylemleri ile Milletimizi köşeye sıkıştırmaya çalışanlar.. Muhtıra ve darbe heveslileri.. Ezan sesinden rahatsız olan sözde aydınlar, generaller, profesörler… Okul kapılarında kız evlatlarımızı ağlatanlar…

Şehit cenazesinde kara gözlükleri ile bulunup ta namazını kılmayan üniformalılar…

Şehidin anasını başında yazma var diye madalya törenine almayan hainler ve onların takipçileri…

Askerin yemin törenine askerin ailesini dinci görünümlü diye başörtülü diye sokmayanlar…

Din, Allah, “Nam-ı Celili Muhammediyi kainata yaymak.” deyip, İslam Ülkelerine ve mazlum diyarlara emperyalizmi, ajanlarını sokanlar..

Bizi namaz, niyaz diye ağlayarak aldatan hainler…

Milletimin alın teri, yetimin hakkı ile alınan mermileri o yetimin üzerine atanlar…

Binbir surat, hile ve desise ile bizi aldatan hainler, hesabımız devam ediyor sizinle. Evet, altı ay önce sınav komisyonlarında görevlendirilen Subaylarda ByLock çıkmasına gerek var mı? Haksız yere rapor tanzim eden doktorlarda ByLock çıkmasına gerek var mı? İstihbarat Şubelerde, personel şubelerde çalışanları sorguladınız mı? 

 

28 Şubatçılar, darbeden medet umarak halkı yanıltmaya çalışıyorlar. Siz FETÖ ile mücadele mi ettiniz? Tankları Sincan’da yürütürken mi? FETÖ haininin sevmediği, beddua seansları düzenlediği Merhum Erbakan’ın başarılı Hükümetini devirirken mi FETÖ ile mücadele ediyordunuz?

 

Milletim birlikten yana. Siyaset Millete rağmen yapılmaz. Milletle beraber ve istekleri doğrultusunda yapılır. Bu meyanda istikrar ve huzurdan yana tavır sergileyen Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız ve MHP Genel Başkanı Sayın Devlet BAHÇELİ yalnız bırakılmamalıdır. Başta teşkilatlar olmak üzere tüm halkımız destek olmalıdır.

 

Ey Milletim. Yükün ağır. Tüm ümmet seni bekler, senden bekler.

Türk, Kürt, Arap, Gürcü, Çerkez, Çeçen, Makedon, Boşnak, Pomak vd….

Sünni, Şii, Alevi, Tahtacı..

Hepiniz birsiniz. Birlik olun. Sizin birliğiniz tüm ümmete ve insanlığa soluk aldıracak…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Halil Mert Arşivi