Mehmet Ocaktan

Mehmet Ocaktan

Putin ve Trump’ın PYD sevgisi canımızı sıkacak

Putin ve Trump’ın PYD sevgisi canımızı sıkacak

Şu günlerde meydanlarda Almanya ve Hollanda özelinde başlayan ve giderek bütün Avrupa’yı kapsayan keskin bir söylem mücadelesi veriyoruz. Hemen her gün bir bakan ya da devlet yetkilisi “laleler” ve inekleri de işin içine katarak öfke dozu yüksek demeçler veriyorlar. Özellikle Hollanda hükümetinin Türk bakanlara karşı sergilediği akıl dışı tavırlar dikkate alındığında doğrusu gösterdiğimiz tepkinin son derece haklı gerekçeleri var.

Ancak biz Avrupa’ya ders vermeye çalışırken Suriye’de önemli gelişmeler oluyor ve sanki oradaki yeni denklemin dışında kalıyoruz. Zira Putin ve Trump, Türkiye’nin Suriye’deki kırmızı çizgilerini görünmez hale getirecek operasyonel işler yapıyorlar.

***

Bilindiği gibi Türkiye, güvenliğini doğrudan ilgilendiren PKK-PYD ekseninde bir oluşuma şiddetle karşı. Zaten Türkiye, Fırat Kalkanı operasyonunu da esas itibariyle sınırında oluşacak “terör koridoru”nu engellemek amacıyla başlatmıştı. Kısacası, Türkiye’nin Suriye’deki kırmızı çizgisi PKK-PYD koridoru...

Ancak görünen o ki Suriye’deki gelişmeler hiç de Türkiye’nin istediği istikamette ilerlemiyor.

Öyle ki Trump ve Putin Türkiye’ye inat, Suriye’de PYD-PKK kartını kullanmak için adeta yarış halindeler. Bir başka deyişle Putin ve Trump’ın PYD-YPG sevdası Türkiye açısından can sıkıcı bir hal almaya başladı.

Putin’le ilişkilerimiz üst düzeyde sürmesine rağmen Rusya PKK’yı terör örgütü olarak kabul etmediği gibi, Türkiye’ye inat PYD’ye Moskova’da büro açma izni vermekte bir beis görmüyor. Dahası, Suriye’de PYD ile dans etmeye devam ediyor. Anlaşılan o ki Rusya, Türkiye’nin bütün itirazlarına ve ricalarına rağmen YPG kartını tümüyle Amerika’ya kaptırmak niyetinde değil. Muhtemelen bundan sonraki süreçte de Putin, Türkiye ile dostluk ilişkilerini yedeğinde tutarak PYD-PKK güçlerine destek vermeye devam edecek. Nitekim Kuzey Irak’taki Rudaw haber sitesi, Rus zırhlı birliklerinin destek amacıyla PKK’nın Suriye kolu PYD’nin kontrolündeki Afrin’e ulaştığını gösteren görüntüleri yayınladı.

Amerika’ya gelince... Obama döneminde başlayan PYD-ABD ittifakı Trumpdöneminde daha da güçlü bir işbirliğine dönüşmüş bulunuyor.

Mesela IŞİD karşıtı koalisyonun sözcüsü Albay John Dorrian, Rakka’yı IŞİD’den geri almak için düzenlenecek operasyona omurgasını YPG’nin oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) kesin olarak katılacağını belirtti, Türkiye’nin olası rolünün ise görüşüldüğünü söyledi. Yani Trump yönetimi, Rakka operasyonunu kesinlikle YPG ile yapacağını, eğer Türkiye bu tabloyu kabul ederse katılabileceğini açıkça deklare etmiş bulunuyor. Oysa Ankara’nın bu konudaki tavrı son derece net: YPG’nin dahil olması durumunda operasyona destek vermeyecek.

Ancak Amerika’nın Türkiye’nin bu konudaki hassasiyetlerini dikkate almak gibi bir niyeti yok. O kadar yok ki, Trump yönetimi YPG’nin elinde bulunan Menbiç bölgesinde kurduğu kampta yüzlerce SDG’liyi eğitmeye başladı bile... Ve şu anda 500’ün üzerinde askeri uzman bu kamplarda eğitim veriyor.

Bilindiği gibi Washington, Ocak ayı sonunda SDG’ye “Rakka operasyonunda kullanılması için” zırhlı araç göndermişti. 22 Şubat’ta da  Reuters, SDG’ye yeni zırhlı araçların ve tanksavar füzelerinin gönderildiğini duyurmuş, sevkiyatın fotoğraflarını paylaşmıştı.

Bu arada, Trump’ın Türkiye’ye ikinci sınıf ülke muamelesini reva gören yeni bir yaptırımı dün yürürlüğe girdi. Trump’ın bizzat imzasıyla yürürlüğe giren yaptırıma göre, Türkiye’den ABD’ye doğrudan sefer yapan uçaklarda yolcular uçağa cep telefonundan büyük elektronik cihaz sokamayacaklar.

***

Görüldüğü gibi manzara ortada, Trump ve Putin ne kadarına izin verirse Türkiye, o kadar Suriye denkleminde olabilecek gibi gözüküyor.

İşin gerçeği, yanı başımızda cilvesi bol ve güçlü oyuncuların yer aldığı son derece sert bir diplomatik oyun sahneleniyor. Aslında bu tablo karşısında Türkiye’nin dış politikada elinin güçlü olabilmesi için en doğru seçenek Avrupa ile ilişkilerini zenginleştirmesidir. Ama onlarla da kavgalıyız, nasıl olacaksa...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Ocaktan Arşivi