Abdulkadir Özkan

Abdulkadir Özkan

Suriye’de Kürt devleti iddiası!

Suriye’de Kürt devleti iddiası!

Dış politikada bazı gerçekler bilindiği halde bilmezden gelmek işin gereği midir bilemem. Eğer böyle ise düşman oldukları bilinen ülkelerin dost ve müttefik olarak nitelendirilmesi de bu çerçevede içinde ifade edilebilir. Her bilinenin yüksek sesle dile getirilmesi gerekmeyebilir ama söylenenlere göre değil, bilinen gerçeğe göre ülkelerin dış politikalarını belirlemeleri gerekmez mi? Belki yönetici konumunda olanların her bildiklerini dile getirmeleri doğru olmayabilir ama söz konusu ülkede muhalefet partileri ve medyanın gerçekleri uygun lisanda dile getirmeleri gerekir. Yönetici konumunda olanlar ister istemez her bildiklerini söylediklerinde bazı ülke yöneticileri ile uluslararası platformlarda bir araya gelmeleri zorlaşabilir, hatta imkânsız olabilir. Ancak, her ülkenin halkı ülkesinin dost ve düşmanlarını bilmek durumundadır. Bu noktada dünkü gazetelerde yer alan iki haberi kısaca aktarmak istiyorum.
 
İlk haber medyada, “Suriye’de Kürt devleti iddiası” başlığı altında yer aldı. Başlığın hemen altında ise şu bilgi yer alıyordu:
“Suriye kaynaklı bir haber sitesi ABD’nin Irak ve Suriye’de bir Kürt devleti kurulması yönünde Kürt gruplarla anlaştığı iddia edildi.”
Haberin doğru olup olmadığı üzerinde duracak değilim. Ancak, ABD’nin baştan beri bölgemizdeki Kürtlere devlet sözü verdiği biliniyor. Bu durum, kimsenin de meçhulü değil. Şimdiye kadar sergilenen tavır bilindiği halde bilinmiyormuş gibi davranmaktan ibaret. Habere dikkat edildiği takdirde görülür ki, ABD’nin Irak ve Suriye’de Kürt devleti kurulması yönünde Kürt gruplarla anlaştığı ifadesi bile Irak’ta bir Kürt devleti kurulmuş olması hatırlandığında en azından haberin Irak bölümünün gerçekleştiğini söylemek yanlış olmaz. Suriye ile ilgili bölümünün bilinmesi ve görülmesi için ille de Kürt gruplardan bir açıklama yapılmasına gerek yoktur. Çünkü Suriye’de yaşananlara bakıldığında ABD’nin Suriye’de operasyonları PYD ile birlikte yürüttüğü, Türkiye’nin tüm karşı çıkmalarına rağmen Suriye’deki operasyonlarda ABD’nin (bunun yanına son zamanlarda Rusya da eklendi) terör örgütünü Türkiye’ye tercih ettiğini gizlemeye bile gerek duymadığı da ortada. Kısacası, bölgemizde Irak, İran, Suriye ve Türkiye’nin bir bölümünü içine alan bir Kürt devleti kurulmasını öngören projenin geçmişinin yüz yıl önceye dayandığını, hatta bu projeye uygun olarak İngilizler tarafından haritasının yeniden çizildiğini duymayan ve bilmeyen kalmadı. Haberde belirtildiği gibi Suriye’de bir Kürt devleti kurulması bir iddiadan baret değil. Gerçi, söz konusu haber Suriye’de faaliyet gösteren bazı Kürt partilerince reddedilmiş olsa da her fırsatta PYD’nin kantonlar oluşturmanın ve bu kantonları birleştirmenin peşinde olduğunun gizlisi de kalmış değil.
 
Bir başka gazetemizde yer alan haberde, “PYD ve PKK aynı örgüt dediler. ABD fena yakalandı. Türkiye’nin verdiği tüm belgelere rağmen terör örgütü PYD/YPG’nin PKK’nın uzantısı olduğunu reddeden ABD, yakayı ele verdi. ABD ordusunun hazırladığı Sincar raporunda, PKK ve YPG aynı örgüt olarak gösterildi” bilgilerine yer veriliyordu.
 
Hemen belirteyim ki, ortada bir yakalanma söz konusu değil. Çünkü ABD baştan beri YPG’yi terör örgütü olarak görmediğini söylerken sadece Türkiye’yi idare etmeye çalıyordu. yoksa, gerek PKK gerek YPG militanlarının elinde ABD silahlarının bulunduğu bilinmeyen bir husus değildi. Biliniyor olmakla birlikte bilmezden geliniyordu. Ayrıca medyamızda bu yönde sık sık bu durumu anlatan haberler yer alıyordu. Bunun da ötesinde bazı siyasilerde sınırımızın ötesinde bir Kürt devleti oluşturulması için çalışıldığına dikkat çekiyorlardı.
 
Sonuç olarak Suriye’de ABD ve Rusya’nın ortak bir hedefe birlikte yürüdüklerini, bu hedef Suriye’de bir Kürt devleti oluşturmak, bunun yanında bu ülkede kontrollerindeki alanları genişletmek olduğu biliniyor. Dolayısıyla ana hatları ile aktardığım haberler bilinmeyen değil, bilinenlerin tekrarından ibarettir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdulkadir Özkan Arşivi