Kemal Belgin

Kemal Belgin

Ne demiştim, ne oldu?

Ne demiştim, ne oldu?

Değerli okurlarım sanırım iyi hatırlayacaklardır... Neyi mi? Bu Tudor denen teknik adam sureti Galatasaray’a 3-5-2’yi oynatmaya başladığı günlerde ve de takımı kurarken yaptığı saçma sapan denemelerden dolayı, “Bir gün, hem de çok yakında birileri Galatasaray’ı dörtlük yaparsa beni hatırlayınız “ diye yazmış ve de bu görüşümün üzerinden çok geçmeden Başakşehirspor ki,  elindeki potansiyele göre genelde doğru kadrolar kuran ve doğru oyun düzenleri planlayan rakipten nasibini aldı. 
 
Maç öncesi kadrolar elime geldiğinde kafam yine allak bullak oldu. Hem Bruma, hem Rodriguez, hem de Yasin kadrodaydı. Buna karşılık hem Sneijder, hem Podolski yedeğe atılmışlardı. Oysa Galatasaray’ın birinci hedefi olan lig ikinciliği için bu maç hayati önem taşıyordu. Çünkü rakibi ile çekişiyordu. Baktım ki savunma da bir garip. Hani iki kenar bek de çakma idiler. Sonra oyun başladı. Bir de ne göreyim... Yasin denen teknik kapasitesi sıfır, oyun anlayışı arızalı futbolcu Eren’in arkasında oynuyor. Yani oyunun hücumda tezgahlandığı bölgede... Vah ki vah! Ben şu göbeğimle Yasin’den daha iyi orada görev yapabileceğimi iddia ederim. Hal böyle olunca da Galatasaray sadece savunabilecek idi... Onda da kenar bekleri çakma olduğundan bütün yük Muslera ile tandeme binecekti. Böylece Avcı’nın takımı öyle bir av yapacaktı ki, Emre’siyle, Visca’sıyla, Adebayor’uyla, Cengiz’iyle, Mossoro’suyla, vay ki vay! 
 
Daha 11. dakikada boş kale golü geldi.  Peki, kenar ne durumda idi? Hiiiç, uyuyordu. Devre biterken bir adet daha neredeyse boş kale gol geldi. Galatasaray içeriye maçı kaybetmiş olarak gidecekti. Peki, dönüşte bir umut olabilir miydi? İlla ki oyuncu değişikliği şart idi. Ama nerede o kafa o teknik adamda... Derken üçü de yedi... Ve de baktık ki teknik adam kolları sıvamış(!) Hiç utanmadan, sıkılmadan dünya çapındaki iki oyuncusu olan Sneijder ile Podolski’yi oyuna sokarak, “Hadi takımı kurtarın” gibi bir rezilliğe imza atıyordu. Çıkanlar mı? Çakma bek Semih ve Rodriguez... Yasin mi? Aşk olsun, o çıkar mı hiç? Sonra Selçuk geliyor kenara... Hani kaptana ayıp olmasın gibilerinden... Ve de maç Mustafa Pektepek’in Galatasaray adına utanç verici golüyle bitiyor. 
 
Şimdi acaba bu Tudor denen teknik adam sureti, Abdullah Avcı’dan ders aldı mı onu merak ederim. Devamla; bu Galatasaray, büyük bir aksilik veya Tudor efendi doğruyu yapamazsa Fenerbahçe’ye dörtlük olabilir. Yine devamla; Galatasaray bu hocayla devam ederse seneye küme düşmemek için oynar... Bu laflarımı bir kenara kaydediniz lütfen!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Kemal Belgin Arşivi