M. Şevket Eygi

M. Şevket Eygi

İçkili yerlerde iftar ziyafeti verilmesin

İçkili yerlerde iftar ziyafeti verilmesin

Beş veya yedi yıldızlı, içkili, fuhuşlu, tantanalı günah mahal ve mekanlarında; lüks, ihtişamlı, debdebeli, şaşaalı, gösterişli, gururlu, kibirli, israflı iftar ziyafetleri tertiplemek dindarlıkla bağdaşmaz. Misafirlerimize ikram edelim ama İslam ahlakının ve hikmetinin sınırlarını ve ölçülerini aşmayalım. İftarlarda israfa kaçmayalım. Benim iftarım senin iftarından daha lükstü akılsızlıklarını bırakalım. İftarlarda, akşam namazını çok geciktirmeyelim. Mümkünse, birkaç lokma ile orucu açtıktan sonra namazımızı cemaatle kılalım, tekrar sofraya oturalım. Misafirlerimize, diş kirası olarak içindeki bilgiler sahih olan faydalı küçük broşürler, kitapçıklar hediye edelim. İftar sofralarında ve diğer sofralarda israftan kaçınalım, tabaklarımızda çöpe atılacak yemek artığı bırakmayalım. İftar nutukları uzun olmasın, misafirlere usanç getirmesin. Müslümanlar birbirlerine tebessüm etsinler. Resulullah Efendimiz (Salat ve selam olsun ona) “Kardeşine gülümsemen bile bir sadakadır” (hayırdır) buyurmuşlardır.
 
Zenginlere Dair
ZENGİNLER kategorilere ayrılır. Müslüman zenginler, gayr-i müslim zenginler…
Gayr-ı müslim zenginlerin türleri: Katolik zengin, dindar Katolik zengin, Protestan zengin, püriten Protestan zengin… Kendi dinine göre dindar Musevî zengin, Siyonist zengin, dinsiz Yahudi zengin… Selanik Dönmesi zengin… Ateist zengin… İki dinli sahte Müslüman münafık zengin… Mecusî zengin…
 
Zenginliği sülaleden gelen medenî şehirli zengin… Sonradan görmüş türedi görgüsüz ne oldum delisi nevzuhur çılgın zengin.
Haysiyetli zengin, haysiyetsiz şımarık zengin…
Edepli zengin, edepsiz zengin…
 
Bu yazımda Müslüman zenginlerden bahs edeceğim.
 
1. Samimî dindar zengin. Bunlar ikiye ayrılır: İlmi kültürü yeterli olan zenginler; kültürsüz pusulasız yelkensiz dümensiz cahil zenginler.
 
2. Paranın, malın kendilerini azdırmadığı, şımartmadığı zenginler; azmış, şımarmış, küstahlaşmış, dengesini yitirmiş, facir fasık dökülen zenginler.
 
3.  Parasını, malını, sermayesini emanet ve sınav bilen şuurlu zenginler; para ve mal benim değil mi, canımın istediği her şeyi yaparım, her haltı yerim diyen deli dana zenginler.
 
4. Beş vakit namazı dosdoğru kılan musalli zenginler; zengin olmadan önce namaz kılarken, zenginleştikten sonra terk eden veya alaca bulaca kılanlar.
 
5. Cömert, hayırsever zenginler; cimri zenginler.
 
6. Zekatını Kur’ana, Sünnete, Şeriata, fıkha göre yerli yerinde, hakkeden kimselere vererek dosdoğru ödeyen zenginler; böyle ödemeyenler, zekatlarını zekat uğrularına kaptıran enayi ve salak zenginler.
 
7. Para tuttuktan sonra ellerini yıkayan asil zenginler; para delisi, mal manyağı olmuş, gözlerini hırs bürümüş, dini imanı madde olan çılgın zenginler.
 
8. İş yerinde, fabrikasında personelin, işçilerin yediği yemeği yiyen zenginler; personel türlü pilav yerken, kendisi karışık kebap, kuzu dolması, künefe yiyenler.
 
9. Mütevazı zenginler; gururlu, kibirli, kendini beğenmiş, fakirleri hor gören kaba ve kırıcı odun zenginler.
 
10. Sağ elinin yaptığı hayrı iyiliği sol eli bilmeyen zenginler; yaptığı iyiliklerin reklamını yapan, davulunu çalan cambaz riyakarlar.
 
11. Sofralarında zaman zaman temiz fakirleri de bulunduranlar; fakirleri dışlayıp hep zenginlerle, paralılarla, ensesi kalınlarla düşüp kalkanlar.
 
12. Biraz da sanattan bahs edeyim: Evinde, ofisinde hatlar, hilyeler, ilmî ve millî sanat eserleri, kök boyalı el dokuması yaygılar bulunduran zenginler; işyerleri ve evleri sanatsız olan kitch=rüküş zenginler.
 
13. Otomobil: Otomobili statü konusu olarak görüp yarım milyona lüks ve gösterişli araba alanlar ve bununla salakça öğünenler; çok pahalı olmayan, fakat sanat ve estetik boyutu olan orta bir araba ile yetinenler.
 
14. Oğullarını, kızlarını iyi insan, iyi Müslüman olarak ahlaklı, faziletli ve kültürlü yetiştirenler; çocuklarını şımarık, terbiyesiz, edepsiz, küstah, dinsiz, densiz, donsuz, haylaz, serseri, sosyetik yetiştirenler.
 
15. Her gün faydalı kitapları ve yazıları okuyanlar; kitap okumayanlar, yerinde sayanlar, başladıkları yerde otlayıp duranlar.
 
16. Bir mürşid-i kâmile, gerçek bir şeyhe bağlı olanlar, onların nasihatlerini ve direktiflerini dinleyenler; hiçbir bağlılığı ve rabıtası olmayan, serseri mayın gibi dolaşanlar yahut icazetsiz şeyh taslaklarının maskarası ve bendesi olanlar.
 
17. Hikmet ve sağduyu sahibi zenginler; hikmetsiz ve akılsızlar.
 
18. Nefs-i emmâresi ile yaptığı büyük cihadı kazanmış, en azından nefs-i levvâme derecesine çıkmış olanlar; nefs-i levvame çirkeflerinde bin günah, azgınlık, seyyiat içinde debelenenler.
 
19. Ticaretin alış verişin kendilerini Allahı anmaktan alıkoymadığı takvalı sâlih mazbut zenginler; kendini paraya, mala kaptırmış, aklı fikri derahim ve denanir hesabında olan dünya sarhoşu gafil zenginler.
 
20. Mal ile ibadet eden zenginler; malın kendilerini azdırdığı, günahlara batırdığı zenginler.
 
21. Zenginleştikçe daha dindar, daha ahlaklı ve faziletli, daha mütevazı olanlar; zenginleştikçe gururları artan, sapıtan, ayakları kayanlar.
 
22. Faizden, ribadan ateşten kaçar gibi kaçanlar; şeytanî fetvalarla faize ve ribaya batanlar.
 
23. Ölümünden sonra, kendisine sadaka-i câriye olacak hayırlar yapanlar; bunu düşünmeyip gaflet ile ömür geçiren, ölünce müflis olanlar.
 
24. İlme, irfana, kültüre, sanata gerçekten hizmet edenler; hizmet ile alakası olmayan aptalca yardımlar, yatırımlar yapanlar
 
25. Hayırlı zenginler, hayırsız zenginler.
 
26. Allahın rızasını kazanan zenginler; Allahın gazab ve azabını kazananlar.
 
27. Resulullah efendimizin (Salat ve selam olsun ona) şefaatine nail olanlar; bu ulu devleti yitirenler.
 
28. Ümmet ve İmamet şuuruna sahip uyanık zenginler; cemaat, hizip, fırka, tarikat holiganlığı yapan, hattâ fitneleri, darbeleri destekleyenler.
 
29. Din sömürücüsü haşarata ve eşkıyaya yüz vermeyen, para kaptırmayan firasetli zenginler; onların maskarası olup, kaz gibi yolunan, inek gibi sağılan ve bununla iftihar eden enayi ve salak zenginler.
 
NETİCE: Cenab-ı Hak zenginlerin, fakirlerin yardımcısı olsun… Onlara ve hepimize akl-ı selim, iz’an, firaset, hikmet, uyanıklık, ihlas, şuur nasip etsin… Şeriatın Sünnetin yolunda yürütsün… Ahlaklı, faziletli, meziyetli kılsın.
Ne mutlu o kimselere ki, Allah’ın verdiği para ve mal ile O’nun yüce rızasını, Resulünün şefaatini kazanır, inşaallah ebedî saadete nail olurlar.
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
M. Şevket Eygi Arşivi