M. Şevket Eygi

M. Şevket Eygi

Emanetler ehline verilmelidir

Emanetler ehline verilmelidir

İslam’ın temel ve ana değerlerinden biri, emanetlerin ehliyetli ve liyakatli kimselere verilmesidir. Emanetler nelerdir? Başkanlıklar… Müdürlükler… Memuriyetler… Vazifeler… İşler… Hizmetler… Emanetler ehliyetli kimselere verilmezse İslam toplumu içinde fenalıklar, fitneler, fesatlar başlar, büyük yıkımlar, çöküntüler olur. Ümmet-i Muhammed (salât ve selâm olsun ona) emanetleri kendilerine vermek üzere ehliyetli, liyakatli, vasıflı, güçlü elemanlar yetiştirmelidir. Emanetlerin önem sırası: Subaylık… Öğretmenlik eğitim… Din hizmetleri imamlık vaizlik… İdarecilik… Hukuk ve yargı… Medya… Müslüman subaylar bilgi ve kültür, ahlak karakter, fazilet, vatanseverlik, vazife şuuru, başarı bakımından en önde olmalıdır. Öğretmenler, din vazifelileri ve diğer branş mensupları da… Ehliyetli eleman yetiştirirken şu veya bu cemaat veya tarikata mensup olmak göz önüne alınmayacak, Müslümanlığı öne alınacaktır. Sınav soruları çalınarak, ehliyetsizler kadrolaştırılarak, hilekarlık yapılarak hizmet olmaz, hezimet olur.
 
***
 
MAALESEF
 
ŞERİAT elden gitti mi?
 
-Çoktan gitti.
 
Din elden gitti mi?
 
-Gitti, gidiyor.
 
İmanlar tehlikede mi?
 
-Büyük tehlike altında…
 
Türkiye’de İslam ile küfür savaşı var mı?
 
-Bunda hiç şüphe yok.
 
Sahih (doğru) itikad darbeleniyor mu?
 
-Batıl ve sapık fırkalar Ehl-i Sünnete karşı amansız bir yıpratma ve çökertme savaşı açmıştır.
 
Dinin direği olan namaz büyük ölçüde yitirilmiş midir?
 
-Yitirilmiştir, halkın ancak yüzde onu veya on beşi namaz kılmaktadır. Büyük kütle bînamaz olmuştur.
 
Ramazan günlerinde İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de, nice büyük ve küçük şehirde cayır cayır açıkta oruç yeniyor?
 
-Maalesef yeniyor.
 
Müslüman kadın ve kızların büyük kısmı tesettüre riayet ediyor mu?
 
-Maalesef etmiyor. Başını örten kadınların bir kısmı, tesettüre uymayan aykırı elbiseler giyiyor.
 
-Halk ve gençlik ilmihalini biliyor mu?
 
-Az bir kısmı dışında, doğru dürüst ve yeterli miktarda bilmiyor.
 
Cuma ezanı okununca iş, ticaret, alış veriş duruyor ve Müslüman halk camilere giderek Allaha ibadet ediyor mu?
 
-Maalesef…
 
Mü’minler tek bir Ümmet oluşturuyor, Ümmet çatısı altında birlik ve beraberlik içinde yaşıyor mu?
 
-Maalesef… Ümmet lafta teoride kalmış, Müslümanlar, birbirinden kopuk bin parçaya ayrılmış, birlik berhava olmuş.
 
-Resulullah “Zamanındaki İmam’a biat ve itaat etmeden ölen kimse sanki cahiliyet ölümüyle ölmüş olur” buyuruyor. Günümüz mü’minleribiatli ve itaatli mi?
 
-İmam, Halife yok ki, biat etsinler. Zaten İmam’a biat ve itaat konusunu bilen kaç kişi çıkar?
 
Müslümanların güçlü İslam medreseleri, İslam mektepleri var mı?
 
-Maalesef yok.
 
ZekatlarKur’ana, Sünnete, Şeriata, fıkha uygun olarak veriliyor mu?
 
-Maalesef büyük kısmı verilmiyor.
 
Müslüman kesimde emr-i mâruf ve nehy-i münker farzı yeteri ve gereği kadar yapılıyor mu?
 
-Maalesef yapılmıyor, bu farz hemen hemen terk ve tatil edilmiştir.
 
Müslümanlar İslam, Kur’an, Sünnet ahlakı ile ahlaklı mı, yoksa bu ahlaktan uzak mı?
 
-Nadir istisnalar dışında maalesef uzaklar. İslam dünyasında büyük bir ahlak fesadı görülüyor.
 
-Bir buçuk milyarlık parçalanmış İslam dünyası dokuz milyonluk İsrail ile başa çıkabiliyor mu?
 
-Maalesef tam tersine, sayıca az İsrail İslam dünyasını parmaklarında oynatıyor.
 
Müslümanlar İslamaKur’ana Sünnete Şeriata uygun bir hayat sürebiliyor mu?
 
-Maalesef süremiyor. Sadece Endonezyanın özerk Aceh bölgesinde (o da yüzde yüz değil) islamî bir düzen var. 
 
-Türkiyede Yahudiler kendi tatil günleri olan cumartesi, Hıristiyanlar pazar günü hafta tatili yapıyorlar. Müslümanlar da cuma günü tatil yapabiliyor mu?
 
-Yapamıyor.
 
Masonlar, kendi localarında Mason âyini yapabiliyorlar da, Müslümanlar tekkelerde zikrullah yapabiliyor mu?
 
-Maalesef tekkeler halen yasaktır.
 
Türkiyede Müslümanlar çoğunluktalar, onların günde bir milyon bayi satışı olan büyük bir gazeteleri var mıdır? Yine bir milyon satan dergileri var mıdır? Günde en az beş milyon vatandaşın izlediği büyük bir tv kanalları var mıdır?
 
-Yoktur yokturyoktur. 
 
Türkiye Müslümanlarının, ülkesine on dokuz başbakan yetiştirmiş, İngiltere’deki Eton koleji ayarında güçlü bir okulları var mıdır?
 
-Yoktur.
 
Hıristiyan misyonerleri gece gündüz çalışırken, Türkiye Müslümanlarının “İslamî Tebliğ Davet İrşad” faaliyet ve hizmetleri yapan büyük bir kuruluşu var mıdır?
 
-Yoktur.
 
Haram olduğu Kitabile, Sünnet ile, icma ile sabit olan riba ve faiz Türkiyede yaygın mıdır?
 
-Maalesef çok yaygındır, her yeri sarmıştır.
 
Müslüman bir ülke olan Türkiye’nin uluslararası şeffaflık ve temizlik notu 100 üzerinden kaçtır?
 
-Maalesef 100 üzerinden 41’dir.
 
Türkiyenin bilen Müslümanları vazifelerini hakkıyla yapıyor mu?
 
-İstisnalar dışın yapmıyorlar. Yapmış olsalardı bu kadar bozukluk, fesat, dinsizlik, densizlik, ahlaksızlık olmazdı.
 
Diyanet İşleri Başkanlığı vazifelerini hakkıyla yapıyor mu?
 
-Bu sorunun cevabını, doğru söyleyeceğinize yemin ederek siz veriniz.
 
Resulullah efendimiz (Salat ve selam olsun ona) “Siz birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olmazsınız” buyuruyor. Müslümanlar birbirini seviyor mu?
 
-Maalesef yeteri kadar ve toptan birbirlerini sevmiyorlar.
 
Türkiye’de islamî kesimde din ve mukaddesat sömürüsü yapılıyor mu?
 
-Yapılmadığına dair yemin edebilecekseniz, siz, din sömürüsü yok diyebilirsiniz. Bendeniz diyemem.
 
Türkiyede işler, emanetler, başkanlıklar, vazifeler, hizmetler hep ehliyetli olanlara mı veriliyor?
 
-Alengirli soru!.. Manzaraya bakınız ve cevabı siz veriniz.
 
Türkiye Müslümanlarının geleceği parlak mıdır?
 
-Hali parlak olmayanın geleceği karanlık olur. Bunca tefrika fitne fesat cahillik gaflet teseyyüb açıkça işlenen büyük günah, riba zina yüksek bina ile mi?
 
***
 
Be adam, pek karamsar bir tablo çizdin. Bundan bir çıkış var mıdır?
 
Olmaz olur mu, elbette bir çıkıp kapısı ve yolu var. O da şunları yapmaktır:
 
* Kur’anın emirlerini yerine getirmek.
 
* Kur’anın yasak ve haram kıldığı kötülüklerden, günahlardan, çirkin şeylerden uzak durmak.
 
* Resulullahın (Salat ve selam olsun ona) Sünnetine yapışmak, onun yolundan gitmek.
 
* Şeriat Müslümanı olmak.
 
* Ahlaklı, faziletli, yüksek karakterli Müslüman olmak.
 
* Haram ve şüpheli şeyler kazanmamak, yememek.
 
* İttihad, birlik beraberlik, kardeşlik, tesanüd içinde olmak.
 
* Nefsiyle büyük cihad yapmak.
 
* Râsih, taqvalı, ihlaslı, muslih ulemanın, fukahanın, şeyhlerin, mürşidlerin nasihatlerini dinlemek, yerine getirmek.
 
* Kafirleri, münafıkları dost ve velî edinmemek.
 
* Fırka-ı NâciyeEhl-i Sünnet ve Cemaat Sevad-ı Âzam dairesi içinde bulunmak.
 
* Dinî konularda cahilce, terbiyesizce konuşmamak, tartışmamak.
 
* Laf değil, hal Müslümanı olmak.

Önceki ve Sonraki Yazılar
M. Şevket Eygi Arşivi