Engin Ardıç

Engin Ardıç

Açmaz

Açmaz

Bu memlekette, referandumdan dört ay sonra bile, "başkanlık sisteminin" ne olduğunu, nasıl işleyeceğini bilmeyenler, anlamayanlar var.
Bazı muhalif yazarlar da, sistemin nasıl işleyeceğini domuz gibi bilmekle beraber, "bilmiyoruz, anlayamadık, akıl erdiremedik" diye kafa karıştırmaya gayret ediyorlar.
Çok basittir: Cumhurbaşkanı yürütmenin başı olacak, bakanlarını meclis dışından seçecek (meclis içinden seçerse o kişi ya bakanlığı ya milletvekilliğini tercih etmek durumunda kalacak)...
Başbakan yok.
Fakat buna rağmen "başbakan olmak isteyen" manyaklar da yok değil. Herhalde uzayda yaşıyorlar.
Gensoru yok. Hükümetin mecliste kurulması ya da düşürülmesi söz konusu değil. Meclisin hükümetin "işine karışması" da sözkonusu değil. Cumhurbaşkanı istediği bakanını istediği kadar değiştirir, meclis karışamaz.
Fakat "mecliste grup kuracağız" diye atıp tutanlar var. Henüz adı belli olmayan "Meral Hanım Partisi"nin ikinci adamı da bu heves içinde.
Yeni sistemde, mecliste grup kursan ne olur kurmasan ne olur kardeşlik?
Meclis yalnızca ve yalnızca kanun yapacak.
Kanunu da mecliste çoğunluğu elinde bulunduran parti yapacak yani, hep olduğu gibi.
Tut ki grup kurdun, grubunun kanun yapımına hiç ama hiçbir etkisi olmayacak.
İstediğin kadar bağır çağır, ister topluca ister münferit...
Grubun ister yirmi kişilik olsun, ister iki yüz kişilik...
Sen yoksun hemşerim yok, sayılmıyorsun... İşe ister Samsun'dan başla ister Çemişkezek'ten!

***

Bir diğer siyasi zavallılık, önce sistemi "gayrımeşru" bulup sonra da o sisteme uymaya çalışmaktır.
Hem kabul etmeyeceksin hem de kabul edeceksin... Bunun adı nedir?
Anayasa değişikliği halkın oy çokluğuyla onaylanmış olsa bile onu gayrımeşru bulacaksın, sonra da o anayasaya göre yapılacak seçime paşa paşa gireceksin...
Hem başkanlık sistemine karşı çıkacaksın, hem de o başkanlığa aday göstereceksin!
Tut ki kazandın... Yeni bir anayasa hazırlayıp (ya da eskisinin altını ısıtıp) gene bir referandum mu yapacaksın?
Mecliste 330 koltuğun olacak mı ki bunu başaracaksın?
Peki o arada başkan ne yapacak?
Hiçbir yetkisini kullanmayacak mı? Memleketi idare etmeyecek mi? Olup bitenleri seyir mi edecek? Bunun için mi kazanmak istiyorsun? Hiçbir şey yapmamak için mi? (Yoksa Fetöcüler'i serbest bırakmak için mi?)
Memleket bir "karanlık bölgeye" mi girecek? Başsız mı kalacak?
Başkanın imzalayacağı en önemsiz konuda da olsa bir tek kararname bile, "sistemi kabul ettiği" anlamına gelecektir.
Ondan sonra bu gayrımeşru iddialarına falan da kimse tükürmez.
Hadi gel çık bakalım izlediğin saçmasapan politikanın içinden!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Engin Ardıç Arşivi