Yusuf Ziya Cömert

Yusuf Ziya Cömert

Yeni müfredata göre trollerin durumu

Yeni müfredata göre trollerin durumu

Bir gün babam, İstanbul İmam-Hatip’teyken, hocasına bir soru sormuş. Hangi dersti, hangi hocaydı unuttum.

Hocası, “Bu mevzu müfredatta yok” demiş.

Babam da, “Bizim hocalar talebe yetiştirmeye uğraşmıyorlar, müfredat yetiştirmeye uğraşıyorlar” diye söylenmiş.

Müfredat değişikliği haberleri bana babamın bu hatırasını hatırlattı.

Tedrisatta ‘tevhid’i sağlamak için bir müfredatın mevcut olması icap ediyor.

Müfredat kadar öğretmen de önemli. Öğretmen kifayetsizse, müfredat ne yapsın?

‘Yetersiz’ yerine ‘kifayetsiz’ deyişim sayısal yeterliliğin sorunu çözmeyeceğini, her bir öğretmenin iyi yetişmiş olmasının da aynı derecede önemli olduğunu ima için.

Eğitimimiz bugün ‘kifayetsizlik’in iki çeşidiyle de malul.

Müfredat değişikliğini duyunca, bazı gazeteler, ders kitaplarında buldukları bir takım dini bahislere hücum ettiler.

Etsinler. Biz de okuduk.

Sade onları okumakla kalmadık. Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz’ın basın toplantısını da takip ettik.

Bakan Yılmaz’ın dediklerinden şunu anladım.

Bazı değişiklikler var. Mesela 15 Temmuz darbesi müfredata alınmış.

Birtakım terör örgütleri ve onların kötülükleri de alınmış.

Tamam, ne var bunda?

İnkılap Tarihi derslerinin kapsamı genişletilmiş. Darbeler, bir takım siyasi ve yapısal değişiklikler müfredata ilave edilmiş.

Fen dersleri eğlenceli hale getirilmiş. Hayatla ilişkilendirilmeye çalışılmış.

Vatan, millet, ahlak, dürüstlük gibi değerler müfredatta ağırlık kazanmış.

***

Tabii bunlar nasıl işlendi bilmiyoruz.

İyi işlendiyse sorun yok. ‘İyi’ derken, bir ‘devlet’ ne kadar iyi işleyebilirse, o kadar iyi.

‘Devlet’ dediğimiz ‘aygıt’ biraz kendine yontar!

Benim gördüğüm, ‘paradigma’ değişikliği yok müfredatta.

“Efendim Atatürk’ü müfredattan çıkardılar.”

Bunun mümkün olduğunu zannetmiyorum. Yılmaz da ‘çıkarmadık’ diyor zaten.

‘Evrim?’

Biyoloji derslerinde zarurete binaen duruyor. Belki ‘nas’ gibi, ‘dogma’ gibi okutulmuyordur da, bilimsel gelişmenin bir safhası olarak yer alıyordur.

Seçmeli ‘Siyer’ kitabında karı-koca ilişkilerine biraz girilmiş.

Herhalde kitabı yazan vatandaş böyle şeylere meraklı!

Din bu işlere fazla karışmaz.

Herkes, kendi hanesindeki işleri bir şekilde yürütür. Dinin veya üçüncü şahısların müdahalesine ihtilaf halinde müracaat edilir.

İhtilaf halinde de kimse kimseyi dinlemez zaten!

En mutaassıp ailelerde bile, kadının dediğinin dedik olduğuna rastlamışsınızdır.

Tecrübeyle sabittir. Bir ailede, herkesin sözünün, isteğinin kıymeti vardır.

Küçük çocukların bile...

Kocaya itaat ibadet midir?

Yerine göre.

Yerine göre kocanın karısına itaati de ibadettir.

Kitapta ateistle evlenmenin doğru olmadığı yazılmış.

Dini kitapta böyle yazılması normal. Tersini yazmak anormal olurdu.

Flörtte aşırı gidilmemesi tavsiye edilmiş.

Bunlar, sadece inananlara hitap eden tavsiyeler. Sen inanmıyorsan rahatına bak. Kafana göre takıl!

Zaten ders seçmeli. Siyer dersini seçmeyiver.

Şu eleştiri yapılsaydı olurdu: Siyer, Peygamberimizin hayatıyla ilgilidir. Anlatılanlar ‘Siyer’ dersinin konuları değildir.

Bu tartışmalar, bizim her hangi bir meseleyi doğru dürüst tartışmaktan aciz olduğumuzdan başka bir şeyi göstermiyor.

***

Müfredat değişikliği diyorsun, bir kitaptan cımbızla üç beş cümle bulmuşsun, tartışıyorsun.

Yok mu akıllı bir eğitimcimiz, müfredatın ‘felsefe’sine baksın. Çocuklarımızın bu müfredatla iyi eğitilip eğitilemeyeceğini bize anlatsın?

Bu münakaşaların arasında, Karar’ın Ankara muhabiri Erol Metin’in bulduğu haber hoşuma gitti.

Anadolu İmam-Hatip Liselerinde okutulacak ‘İslam Ahlakı’ kitabında Ahirette, sanal dünyada yapıp ettiklerimizden de hesaba çekileceğimiz, kendi adımızı kullanmadığımız durumlarda bile söylediğimiz yalanlardan, attığımız iftiralardan mesul olduğumuz yazıyormuş.

Demek ki, sen sahte isim kullansan bile, Kiramen Katibin melekleri işlediğin haltları, çevirdiğin dolapları senin defterine yazıyor.

Böyle bir konu, yeni müfredatın katkısıysa harika!

Harika olmasına harika da...

Kendisinin, ya da patronunun menfaati için her iftirayı, her yalanı, her türlü çamur atmayı mubah sayan trollerin durumu ne olacak?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yusuf Ziya Cömert Arşivi